Kıyametin alametleri hakkında ayetler


Bu sebeple onu ne aşmaya muktedir oldular ne de onu delebildiler.
Kehf : 97

Zulkarneyn: Bu, Rabbimden bir rahmettir. Fakat Rabbimin vÂdi gelince, O, bunu yerle bir eder. Rabbimin vÂdi haktır, dedi.
Kehf : 98

Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc (sedleri) acıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;
Enbiy : 96

Ve gercek vaad (olum, kıyamet) yaklaşınca, birden, inkÂr edenlerin gozleri donakalır! «Yazıklar olsun bize! (derler), gercekten biz, bu durumdan habersizmişiz; hatta biz zalim kimselermişiz.»
Enbiy : 97

O soz başlarına geldiği (kıyamet yaklaştığı) zaman, onlara yerden bir dÂbbe (mahlûk) cıkarırız da, bu onlara insanların Âyetlerimize kesin bir iman getirmemiş olduklarını soyler.
Neml : 82

Suleyman'ın olumune hukmettiğimiz zaman, onun olduğunu, ancak değneğini yiyen bir ağac kurdu gosterdi. (Sonunda yere) yıkılınca anlaşıldı ki cinler gaybı bilselerdi, o kucuk duşurucu azap icinde kalmazlardı.
Sebe' : 14

Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şuphesiz sen, dosdoğru yoldasın.
Zuhruf : 43

Onlar, kıyamet gununun ansızın gelip catmasını mı bekliyorlar? Şuphesiz onun alÂmetleri belirmiştir. Kendilerine gelip catınca ibret almaları neye yarar!
Muhammed : 18

Kıyamet gunune yemin ederim.
KıyÂmet : 1

«Kıyamet gunu ne zamanmış?» diye sorar.
KıyÂmet : 6