Risale-i Nur’un tarz-ı beyanını goren, lÂkayt kalamaz



Risale-i Nur’a husn-u hizmet edenlerin hemen hemen bilÂistisna maişetinde vus’at ve bereket ve kalbinde meserret ve rahat gormelerinin binler hÂdiseleri dahi tesadufî olamaz.

ŞuÂlar, On Ucuncu Şu (Denizli Hapsi mektupları), mektup no: 51, s. 355

***

..ehemmiyetle celb-i dikkat ise Risale-i Nur’un parlak futuhatına ve duşmanlarına da hayretle kendini okutmasına yol acar. Hatta Eskişehir Mahkemesindeki cok muteredditleri ve mutehayyirleri ve muhtacları tenvir edip kurtardı, o zahmetimizi rahmete cevirdi. İnşaallah, bu defa daha geniş bir sahada, daha cok mahkemeler ve merkezlerde o kudsî hizmeti gorecek.

Evet, Risale-i Nur’un tarz-ı beyanını goren, lÂkayt kalamaz. Başka eserler gibi yalnız aklı ve kalbi değil, belki nefsi de ve hissiyatı da musahhar eder.

Sizin tahliyeniz bu hakikate zarar vermez; fakat benim beraetim, zarardır. Umum Âlem-i İslÂm’ı alÂkadar eden bir hakikatin hatırı icin, değil yalnız dunya hayatını, belki luzum olsa uhrevî hayatımı ve saadetimi dahi ehl-i imanın Risale-i Nur ile saadetleri icin feda etmeyi nefsim de kabul ediyor.

ŞuÂar, On Ucuncu Şu (Denizli Hapsi mektupları), mektup no: 52, s. 356

***

CenÂb-ı Hak bize ve Risale-i Nur’a taarruz edenlerin kalplerine iman, başlarına hakikati gorecek akıl ihsan etsin. Bizi bu zindanlardan, onları da felÂketlerden kurtarsın. Âmin.

ŞuÂlar, On Ucuncu Şu (Denizli Hapsi mektupları), mektup no: 53, s. 356
__________________