
Bediuzzaman Said Nursi Hazretleri'nin olaylara ve cağın sorunlarına bakış acısında, İslam kadına nasıl bir değer vermiş ise Ustad'ın verdiği değer de odur.
FITRATA GORE DEĞERLENDİRME
İkincisi, Bediuzzaman Said Nursi Hazretleri olaylara fıtrilik esasına gore bakar. Mesela kadın ile erkeğin mutlak eşitliği fıtrata uygun olmayan felsefi bir safsatadır. Kadının erkekten ustun yonleri olduğu gibi erkeğin de kadından ustun cihetleri vardır.
ŞEFKAT KAHRAMANLARI KADINLAR
Mesela Bediuzzaman Hazretleri kadını şefkat noktasından erkekten ustun gorur. Bu hususa şu şekilde işaret ediyor Bediuzzaman Hazretleri:
"Evet, bir valide veledini tehlikeden kurtarmak icin hicbir ucret istemeden ruhunu feda etmesi ve hakiki bir ihlas ile vazife-i fıtriyesi itibarıyla kendini evladına kurban etmesi gosteriyor ki, hanımlarda gayet yuksek bir kahramanlık var. Bu kahramanlığın inkişafı ile hem hayat-ı dunyeviyesini, hem hayat-ı ebediyesini onunla kurtarabilir."(1)
KADININ KULLANILMASINA KARŞIDIR
Ama kadının bir meta gibi ictimai alanın her koşesinde kullanılmasına da karşıdır. Bu hususa şu ibareleri ile işaret ediyor:
"Kadınlar yuvalarından cıkıp beşeri yoldan cıkarmış; yuvalarına donmeli"
اِذاَ تَاَنَّثَ الرِّجَالُ السُّفَهَاۤءُ بِالْهَوَسَاتِ اِذاً تَرَجَّلَ النِّسَاۤءُ النَّاشِزاَتُ بِالْوَقَاحَاتِ "Sefih erkekler hevesatına uyarak kadınlaştığında; naşize kadınlar da hayasızlıkla erkekleşir."
"Mimsiz medeniyet, taife-i nisayı yuvalardan ucurmuş, hurmetleri de kırmış, mebzul metaı yapmış."
"Rahmeten davet eder eski yuvalarına. Hurmetleri orada, rahatları evlerde, hayatı ailede. Temizlik ziynetleri."
"Haşmetleri husn-u hulk, lutf-u cemali ismet, husn-u kemali şefkat, eğlencesi evladı. Bunca esbab-ı ifsat, demir sebat kararı."(2)
KADINA VERİLEN HAKLAR
Ucuncusu, kadına verilen haklar İslam kaideleri ile celişmedikce onların savunulmasında bir sakınca olmaz. Burada olcu hem İslam hem de yukarıda izah ettiğimiz gibi fıtriliğe uygunluktur. Getirilen haklar bu iki temel hukum ile celişmiyorsa sorun yoktur. Yoksa feminist oğretisinin yapmacık ve fıtri olmayan talepleri kadın hakları kapsamına girmez.
KADIN VE ERKEK BİRBİRİNE MUHTACTIR
Dorduncusu, kadın ve erkek bir birlerine muhtac ve meyilli olarak yaratılmışlardır. Halbuki modern donemdeki doktrinler ve akımlar bu fıtri ilişki ve meyli yok saymaya calışıyorlar. Kadın ile erkek iki mustakil farklı cins değildirler. İkisi de insan, ikisi de birbirine meyilli ve muhtactırlar. Birbirlerini ikmal etme misyonları vardır. Ustad Hazretleri bu hakikate şu şekilde işaret ediyor:
"Tesettur, kadınlar icin fıtridir ve fıtratları iktiza ediyor. Cunku kadınlar hilkaten zayıf ve nazik olduklarından, kendilerini ve hayatından ziyade sevdiği yavrularını himaye edecek bir erkeğin himaye ve yardımına muhtac bulunduğundan, kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale maruz kalmamak icin fıtri bir meyli var."(...)
Son olarak, Ustad Hazretlerinin kadın taifesine bakışının ne olduğuna somut bir işaret olacak şu pasajı takdim edelim:
"Evet, insanın en birinci ustadı ve tesirli muallimi, onun validesidir. Bu munasebetle, ben kendi şahsımda kat'i ve daima hissettiğim bu manayı beyan ediyorum:"
"Ben bu seksen sene omrumde, seksen bin zatlardan ders aldığım halde, kasem ediyorum ki, en esaslı ve sarsılmaz ve her vakit bana dersini tazeler gibi, merhum validemden aldığım telkinat ve manevi derslerdir ki, o dersler fıtratımda, adeta maddi vucudumda cekirdekler hukmunde yerleşmiş. Sair derslerimin o cekirdekler uzerine bina edildiğini aynen goruyorum."(3)
(1) bk. Lem'alar, Yirmi Dorduncu Lem'a
(2) bk. Sozler, Lemaat
(3) bk. Lem'lar, Yirmi Dorduncu Lem'a
KAYNAK
__________________