İsrailoğulları hakkında ayetler

Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetlerimi hatırlayın, bana verdiğiniz sozu yerine getirin ki, ben de size vÂdettiklerimi vereyim. Yalnızca benden korkun.
Bakara : 40

Vaktiyle biz, İsrailoğullarından: Yalnızca Allah'a kulluk edeceksiniz, ana-babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz diye soz almış ve «İnsanlara guzel soz soyleyin, namazı kılın, zekÂtı verin» diye de emretmiştik. Sonunda azınız mustesna, yuz cevirerek donup gittiniz.
Bakara : 83

Suleyman'ın hukumranlığı hakkında onlar, şeytanların uydurup soylediklerine tÂbi oldular. Halbuki Suleyman buyu yapıp kÂfir olmadı. LÂkin şeytanlar kÂfir oldular. Cunku insanlara sihri ve Babil'de HÂrut ile MÂrut isimli iki meleğe indirileni oğretiyorlardı. Halbuki o iki melek, herkese: Biz ancak imtihan icin gonderildik, sakın yanlış inanıp da kÂfir olmayasınız, demeden hic kimseye (sihir ilmini) oğretmezlerdi. Onlar, o iki melekden, karı ile koca arasını acacak şeyleri oğreniyorlardı. Oysa buyuculer, Allah'ın izni olmadan hic kimseye zarar veremezler. Onlar, kendilerine fayda vereni değil de zarar vereni oğrenirler. Sihri satın alanların (ona inanıp para verenlerin) ahiretten nasibi olmadığını cok iyi bilmektedirler. Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kotudur! Keşke bunu anlasalardı!
Bakara : 102

Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi ve sizi (bir zamanlar) cumle Âleme ustun kılmış olduğumu hatırlayın.
Bakara : 122

İsrailoğullarına sor ki kendilerine nice apacık mucizeler verdik. Kim mucizeler kendisine geldikten sonra Allah'ın nimetini (Âyetlerini) değiştirirse bilsin ki Allah'ın azabı şiddetlidir.
Bakara : 211

Musa'dan sonra, Benî İsrail'den ileri gelen kimseleri gormedin mi? Kendilerine gonderilmiş bir peygambere: «Bize bir hukumdar gonder ki (onun komutasında) Allah yolunda savaşalım» demişlerdi. «Ya size savaş yazılır da savaşmazsanız?» dedi. «Yurtlarımızdan cıkarılmış, cocuklarımızdan uzaklaştırılmış olduğumuz halde Allah yolunda neden savaşmayalım?» dediler. Kendilerine savaş yazılınca, iclerinden pek azı haric, geri donup kactılar. Allah zalimleri iyi bilir.
Bakara : 246

Tevrat'ın indirilmesinden once, İsrail'in (Ya'kub'un) kendisine haram kıldıkları dışında, yiyeceğin her turlusu İsrailoğullarına helÂl idi. De ki: Eğer doğru sozlu iseniz, o zaman Tevrat'ı getirip onu okuyun.
Âl-i İmrÂn : 93

Andolsun ki Allah, İsrailoğullarından soz almıştı. (Kefil olarak) iclerinden on iki de başkan gondermiştik. Allah onlara şoyle demişti: Ben sizinle beraberim. Eğer namazı dosdoğru kılar, zekÂtı verir, peygamberlerime inanır, onları desteklerseniz ve Allah'a guzel borc verirseniz (ihtiyacı olanlara Allah rızası icin faizsiz borc verirseniz) andolsun ki sizin gunahlarınızı orterim ve sizi, zemininden ırmaklar akan cennetlere sokarım. Bundan sonra sizden kim inkÂr yolunu tutarsa doğru yoldan sapmış olur.
MÂide : 12

İşte bu yuzdendir ki İsrailoğulları'na şoyle yazmıştık: Kim, bir cana veya yeryuzunde bozgunculuk cıkarmaya karşılık olmaksızın (haksız yere) bir cana kıyarsa butun insanları oldurmuş gibi olur. Her kim bir canı kurtarırsa butun insanları kurtarmış gibi olur. Peygamberlerimiz onlara apacık deliller getirdiler; ama bundan sonra da onlardan coğu yine yeryuzunde aşırı gitmektedirler.
MÂide : 32

Andolsun ki İsrailoğullarının sağlam sozunu aldık ve onlara peygamberler gonderdik. Ne zaman bir peygamber onlara nefislerinin arzu etmediğini (ilÂhî hukumleri) getirdi ise bir kısmını yalanladılar, bir kısmını da oldurduler.
MÂide : 70

Andolsun ki «Allah, kesinlikle Meryem oğlu Mesîh'tir» diyenler kÂfir olmuşlardır. Halbuki Mesîh «Ey İsrailoğulları! Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk ediniz. Biliniz ki kim Allah'a ortak koşarsa muhakkak Allah ona cenneti haram kılar; artık onun yeri ateştir ve zalimler icin yardımcılar yoktur» demişti.
MÂide : 72

Allah o zaman şoyle diyecek: «Ey Meryem oğlu İsa! Sana ve annene (verdiğim) nimetimi hatırla! Hani seni mukaddes ruh (Cebrail) ile desteklemiştim; (bu sayede) sen beşikte iken de yetişkin cağında da insanlarla konuşuyordun. Sana kitabı (okuyup yazmayı), hikmeti, Tevrat ve İncil'i oğretmiştim. Benim iznimle camurdan, kuş şeklinde bir şey yapıyordun da ona ufluyordun, hemen benim iznimle o bir kuş oluyordu. Yine benim iznimle anadan doğma koru ve alacalıyı iyileştiriyordun. Oluleri benim iznimle (hayata) cıkarıyordun. Hani İsrailoğullarını (seni oldurmekten) engellemiştim; kendilerine apacık deliller (mucizeler) getirdiğin zaman iclerinden inkÂr edenler, «Bu, apacık bir sihirden başka bir şey değildir» demişlerdi.
MÂide : 110

Biz, Kitap'ta İsrailoğullarına: Sizler, yeryuzunde iki defa fesat cıkaracaksınız ve azgınlık derecesinde bir kibre kapılacaksınız, diye bildirdik.
İsr : 4

Andolsun biz, Musa'ya acık acık dokuz Âyet verdik. Haydi İsrailoğullarına sor. Musa onlara geldiğinde Firavun ona, «Ey Musa! dedi, senin buyulenmiş olduğunu sanıyorum!»
İsr : 101

Arkasından da İsrailoğullarına: «O topraklarda oturun! Ahiret vÂdi tahakkuk edince, hepinizi toplayıp bir araya getireceğiz» dedik.
İsr : 104

Benî İsrail bilginlerinin onu bilmesi, onlar icin bir delil değil midir?
Şuar : 197

Doğrusu bu Kur'an, İsrailoğullarına, hakkında ihtilÂf edegeldikleri şeylerin pek coğunu anlatmaktadır.
Neml : 76

Andolsun biz Musa'ya Kitap verdik, -(Resûlum!) sen ona kavuşacağından şuphe etme- ve onu İsrailoğullarına hidayet rehberi kıldık.
Secde : 23

Andolsun ki biz, İsrailoğullarına Kitap, hukum ve peygamberlik verdik. Onları guzel rızıklarla besledik ve onları dunyalara ustun kıldık.
CÂsiye : 16

Din konusunda onlara acık deliller verdik. Ama onlar kendilerine ilim geldikten sonra, aralarındaki cekememezlik yuzunden ayrılığa duştuler. Şuphesiz Rabbin, ayrılığa duştukleri şeyler hakkında kıyamet gunu aralarında hukum verecektir.
CÂsiye : 17

De ki: Hic duşundunuz mu; şayet bu, Allah katından ise ve siz onu inkÂr etmişseniz, İsrailoğullarından bir şahit de bunun benzerini gorup inandığı halde siz yine de buyukluk taslamışsanız (haksızlık etmiş olmaz mısınız)? Şuphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez.
AhkÂf : 10