Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
"Ona bir bicim verdiğimde ve ona ruhumdan ufurduğumde hemen ona secde ederek (yere) kapanın."
(HİCR SURESİ / 29)
Kullarından dilediklerine, melekleri emrinden olan ruh ile indirir: Benden başka ilah yoktur, şu halde benden korkup-sakının, diye uyarın."
(NAHL SURESİ / 2)
Sana ruh'tan sorarlar; de ki: "Ruh, Rabbimin emrindendir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir."
(İSRA SURESİ / 85)
Sonra onu 'duzeltip bir bicime soktu' ve ona ruhundan ufledi. Sizin icin de kulak, gozler ve gonuller var etti. Ne az şukrediyorsunuz?
(SECDE SURESİ / 9)
"Onu bir bicime sokup, ona ruhumdan uflediğim zaman siz onun icin hemen secdeye kapanın."
(SAD SURESİ / 72)
İmran'ın kızı Meryem'i de. Ki o kendi ırzını korumuştu. Boylece Biz ona ruhumuzdan ufledik. O da Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını tasdik etti. O, (Rabbine) gonulden bağlı olanlardandı.
(TAHRİM SURESİ / 12 )
Andolsun, biz Ademoğlunu yucelttik; onları karada ve denizde (ceşitli araclarla) taşıdık, temiz, guzel şeylerden rızıklandırdık ve yarattıklarımızın bir coğundan ustun kıldık.
(İSRA SURESİ / 70)
Boylece, aralarında bir sorgulama yapsınlar diye onları dirilttik (uyandırdık). İclerinden bir sozcu dedi ki: "Ne kadar kaldınız?" Dediler ki: "Bir gun veya gunun bir (kac saatlik) kısmı kadar kaldık." Dediler ki: "Ne kadar kaldığınızı Rabbiniz daha iyi bilir; şimdi birinizi bu paranızla şehre gonderin de, hangi yiyecek temizse baksın, size ondan bir rızık getirsin; ancak oldukca nazik davransın ve sakın sizi kimseye sezdirmesin."
(KEHF SURESİ / 19)
Onda 'boş bir soz' işitmezler; sadece selam (ı işitirler). Sabah akşam, onların rızıkları orda (bulunmakta)dır.
(MERYEM SURESİ / 62)
Size, rızık olarak verdiklerimizden temiz olanlarından yiyin, bu konuda azgınlık yapmayın, yoksa gazabım uzerinize kacınılmaz olarak iner: benim gazabım, kimin uzerine inerse, muhakkak o, tepetaklak duşmuştur.
(TAHA SURESİ / 81)
Onlardan bazı gruplara, kendilerini denemek icin yararlandırdığımız dunya hayatının susune gozunu dikme. Senin Rabbinin rızkı daha hayırlı ve daha sureklidir.
(TAHA SURESİ / 131)
Ehline (ummetine) namazı emret ve onda kararlı davran. Biz senden rızık istemiyoruz, biz sana rızık veriyoruz. Sonuc da takvanındır.
(TAHA SURESİ / 132)
Kendileri icin bir takım yararlara şahid olsunlar ve kendilerine rızık olarak verdiği (kurbanlık) hayvanlar uzerine belli gunlerde (kurban adarken) Allah'ın adını ansınlar. Artık bunlardan yiyin ve zorluk ceken yoksulu da doyurun.
(HAC SURESİ / 28)
Biz her ummet icin bir "Mensek" kıldık, O'nun kendilerine rızık olarak verdiği (kurbanlık) hayvanlar uzerine Allah'ın adını ansınlar diye. İşte sizin ilahınız bir tek ilahtır, artık yalnızca O'na teslim olun. Sen alcak gonullu olanlara mujde ver.
(HAC SURESİ / 34)
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalpleri urperir; kendilerine isabet eden musibetlere sabredenler, namazı dosdoğru kılanlar ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir.
(HAC SURESİ / 35)
Buna gore, iman edip salih amellerde bulunanlar, onlar icin bir bağışlanma (mağfiret) ve ustun bir rızık vardır.
(HAC SURESİ / 50)
Allah yolunda hicret edip oldurulen veya olenlere gelince muhakkak Allah, onları guzel bir rızıkla rızıklandıracaktır. Şuphesiz Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
(HAC SURESİ / 58)
Yoksa sen onlardan harac mı istiyorsun? İşte Rabbinin haracı (dunya ve ahiret armağanı) daha hayırlıdır. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
(MU'MİNUN SURESİ / 72)
Kotu kadınlar, kotu erkeklere; kotu erkekler, kotu kadınlara; iyi ve temiz erkekler, iyi ve temiz kadınlara (yaraşır). Bunlar, onların demekte olduklarından uzaktırlar. Bunlar icin bir bağışlanma ve kerim (ustun) bir rızık vardır.
(NUR SURESİ / 26)
Cunku Allah, yaptıklarının en guzeliyle karşılık verecek ve onlara kendi fazlından arttıracaktır. Allah, dilediğini hesapsız rızıklandırır.
(NUR SURESİ / 38)
Ya da halkı surekli yaratmakta olan, sonra onu iade edecek olan ve sizi gokten ve yerden rızıklandıran mı? Allah ile beraber başka bir ilah mı? De ki: "Eğer doğru soyluyor iseniz, kesin-kanıt (burhan)ınızı getiriniz."
(NEML SURESİ / 64)
İşte onlar; sabretmeleri dolayısıyla ecirleri iki defa verilir ve onlar kotuluğu iyilikle uzaklaştırıp kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
(KASAS SURESİ / 54)
Dediler ki: "Eğer seninle birlikte hidayete uyacak olursak, yerimizden (yurdumuzdan ve konumumuzdan) cekilip-kopartılırız." Oysa biz onları, kendi katımızdan bir rızık olarak her şeyin urununun aktarılıp toplandığı, guvenli bir harem'de yerleşik kılmadık mı? Fakat onların coğu bilmiyorlar.
(KASAS SURESİ / 57)
Dun, onun yerinde olmayı dileyenler, sabahladıklarında: "Vay, demek ki Allah, kullarından dilediğinin rızkını genişletip-yaymakta ve kısıp-daraltmaktadır. Eğer Allah, bize lutfetmiş olmasaydı, bizi de şuphesiz batırırdı. Vay, demek gercekten inkÂr edenler felah bulamaz" demeye başladılar.
(KASAS SURESİ / 82)
"Siz yalnızca Allah'tan başka birtakım putlara tapıyor ve bir takım yalanlar uyduruyorsunuz. Gercek şu ki, sizin Allah'tan başka taptıklarınız, size rızık vermeye guc yetiremezler; oyleyse rızkı Allah'ın katında arayın, O'na kulluk edin ve O'na şukredin. Siz O'na donduruleceksiniz."
(ANKEBUT SURESİ / 17)
Kendi rızkını taşıyamayan nice canlı vardır ki onu ve sizi Allah rızıklandırır. O, işitendir, bilendir.
(ANKEBUT SURESİ / 60)
Allah, kullarından dilediğine rızkı yayıp-genişletir, (ve) kısar da. Şuphesiz Allah, her şeyi bilendir.
(ANKEBUT SURESİ / 62)
Geceleyin ve gunduzun uyumanız ile O'nun fazlından (geciminizi temin icin rızkınızı) aramanız, O'nun ayetlerindendir. Şuphesiz işitebilen bir kavim icin gercekten ayetler vardır.
(RUM SURESİ / 23)
Size kendi nefislerinizden bir ornek verdi: "Size rızık olarak verdiğimiz şeylerde, sağ ellerinizin malik olduklarınızdan, sizinle eşit olup kendi kendinizden korktuğunuz gibi kendilerinden de korktuğunuz (veya cekinip saygı duyduğunuz) ortaklar var mıdır? "İşte biz, aklını kullanabilen bir kavim icin ayetleri boyle birer birer acıklarız.
(RUM SURESİ / 28)
Gormuyorlar mı ki, Allah, dilediğine rızkı yayıp-genişletir ve kısar da. Şuphesiz bunda, iman eden bir kavim icin gercekten ayetler vardır.
(RUM SURESİ / 37)
Allah; sizi yarattı, sonra size rızık verdi, sonra sizi oldurmekte, daha sonra sizi diriltmektedir. Ortaklarınızdan bunlardan herhangi birini yapacak var mı? O, şirk koştuklarından munezzeh ve yucedir.
(RUM SURESİ / 40)
Onların yanları (gece namazına kalkmak icin) yataklarından uzaklaşır. Rablerine korku ve umutla dua ederler ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
(SECDE SURESİ / 16)
Ama sizden kim Allah'a ve Resûlu'ne gonulden -itaat eder ve salih bir amelde bulunursa, ona ecrini iki kat veririz. Ve biz ona ustun bir rızık da hazırlamışızdır.
(AHZAB SURESİ / 31)
(Cunku O) İman edip salih amellerde bulunanları odullendirecek. İşte mağfiret ve ustun rızık onlarındır.
(SEBE' SURESİ / 4)
Andolsun, Sebe' (halkı)nın oturduğu yerlerde de bir ayet vardır. (Evleri) Sağdan ve soldan iki bahceliydi. (Onlara demiştik ki

(SEBE' SURESİ / 15)
De ki: "Sizi goklerden ve yerden rızıklandıran kim?" De ki: " Allah, gercekten ya biz, ya da siz her halde bir hidayet uzerindeyiz veya apacık bir sapıklıkta."
(SEBE' SURESİ / 24)
De ki: "Şuphesiz benim Rabbim rızkı dilediğine genişletir-yayar ve kısar da. Ancak insanların coğu bilmiyorlar."
(SEBE' SURESİ / 36)
De ki: "Şuphesiz benim Rabbim, kullarından rızkı dilediğine genişletip-yayar ve ona kısar da. Her neyi infak ederseniz, O (Allah), yerine bir başkasını verir; O, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
(SEBE' SURESİ / 39)
Ey insanlar, Allah'ın uzerinizdeki nimetini anın. Gokten ve yerden sizi rızıklandıran Allah'ın dışında bir başka yaratıcı var mı? O'ndan başka ilah yoktur. Oyleyse nasıl olur da cevriliyorsunuz?
(FATIR SURESİ / 3)
Gercekten Allah'ın Kitabını okuyanlar, namazı dosdoğru kılanlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve acık infak edenler; kesin olarak zarara uğramayacak bir ticareti umabilirler.
(FATIR SURESİ / 29)
Ve onlara: "Size Allah'ın rızık olarak verdiklerinden infak edin" denildiği zaman, o inkÂr edenler iman edenlere dediler ki: " Allah'ın, eğer dilemiş olsaydı yedireceği kimseyi biz mi yedirecek mişiz? Gercekten siz, apacık bir şaşkınlık icindesiniz."
(YASİN SURESİ / 47)
İşte onlar; onlar icin bilinen bir rızık vardır.
(SAFFAT SURESİ / 41)
Şuphesiz bu, Bizim rızkımızdır, bitip tukenmesi de yok.
(SAD SURESİ / 54)
Onlar bilmiyorlar mı ki, gercekten Allah, dilediğine rızkı genişletip-yayar ve (dilediğine) kısar da. Şuphesiz bunda, iman eden bir kavim icin gercekten ayetler vardır.
(ZUMER SURESİ / 52)
O, size ayetlerini gosteriyor ve sizin icin gokten rızık indiriyor. İcten (Allah'a) yonelenden başkası oğut alıp-duşunmez.
(MU'MİN SURESİ / 13)
"Kim bir kotuluk işlerse, kendi mislinden başkasıyla ceza gormez; kim de -erkek olsun, dişi olsun- bir mu'min olarak salih bir amelde bulunursa, işte onlar, icinde hesapsız olarak rızıklandırılmak uzere cennete girerler."
(MU'MİN SURESİ / 40)
Allah, yeryuzunu sizin icin bir karar, gokyuzunu bir bina kıldı; sizi suretlendirdi, suretinizi de en guzel (bir bicim ve incelikte) kıldı ve size guzel-temiz şeylerden rızık verdi. İşte sizin Rabbiniz Allah budur. Alemlerin Rabbi Allah ne yucedir.
(MU'MİN SURESİ / 64)
Orda (yerde) onun ustunde sarsılmaz dağlar var etti, onda bereketler yarattı ve isteyip-arayanlar icin eşit olmak uzere ordaki rızıkları dort gunde takdir etti.
(FUSSİLET SURESİ / 10)
Goklerin ve yerin anahtarları O'nundur. O, dilediğine rızkı genişletip-yayar ve kısar da. Cunku O, her şeyi bilendir.
(ŞURA SURESİ / 12)
Allah, kullarına karşı lutuf sahibidir; dilediğini rızıklandırır. O, kuvvetlidir, azizdir.
(ŞURA SURESİ / 19)
Eğer Allah, kulları icin rızkı (sınırsızca) geniş tutup-yaysaydı, gercekten yeryuzunde azarlardı. Ancak O, dilediği miktar ile indirir. Cunku O, kullarından haberi olandır, gorendir.
(ŞURA SURESİ / 27)
Rablerine icabet edenler, namazı dosdoğru kılanlar, işleri kendi aralarında şura ile olanlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak edenler,
(ŞURA SURESİ / 38)
Gece ile gunduzun ardarda gelişinde (veya aykırılığında), Allah'ın gokten rızık indirip olumunden sonra yeryuzunu diriltmesinde ve ruzgarları (belli bir duzen icinde) yonetmesinde aklını kullanan bir kavim icin ayetler vardır.
(CASİYE SURESİ / 5)
Andolsun, biz İsrailoğullarına Kitap, hukum ve peygamberlik verdik, onları temiz ve guzel şeylerle rızıklandırdık ve onları alemlere ustun kıldık.
(CASİYE SURESİ / 16)
Kullara rızık olmak uzere. Ve onunla (o suyla) olu bir şehri dirilttik. İşte (olumden sonra) diriliş de boyledir.
(KAF SURESİ / 11)
Gokte rızkınız vardır ve size va'dolunmakta olan da.
(ZARİYAT SURESİ / 22)
Ben, onlardan bir rızık istemiyorum ve onların beni doyurup-beslemelerini de istemiyorum.
(ZARİYAT SURESİ / 57)
Hic şuphesiz, rızık veren O, metin kuvvet sahibi olan Allah'tır.
(ZARİYAT SURESİ / 58)
Ve rızkınızı (Kur'an'dan yararlanma nimetini bırakıp onu) mutlaka yalan saymaktan ibaret mi kılıyorsunuz?
(VAKIA SURESİ / 82)
Bu durumda rahatlık, guzel rızık ve nimetlerle donatılmış cennet (onundur).
(VAKIA SURESİ / 89)
Oysa onlar (kendilerini tumuyle Allah'a ve İslam'a teslim etmeyenler) bir ticaret ya da bir eğlence gordukleri zaman, (hemen) ona sokun ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Allah'ın katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
(CUM'A SURESİ / 11)
Sizden birinize olum gelip de: "Rabbim, beni yakın bir sureye (ecele) kadar geciktirsen ben de boylece sadaka versem ve salihlerden olsam" demezden once, size rızık olarak verdiklerimizden infak edin.
(MUNAFİKUN SURESİ / 10)
Ve onu hesaba katmadığı bir yonden rızıklandırır. Kim de Allah'a tevekkul ederse, O, ona yeter. Elbette Allah, kendi emrini yerine getirip-gercekleştirendir. Allah, her şey icin bir olcu kılmıştır.
(TALAK SURESİ / 3)
Geniş-imkanları olan, nafakayı geniş imkanlarına gore versin. Rızkı kısıtlı tutulan da, artık Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla versin. Allah, hic bir nefse ona verdiğinden başkasıyla yukumluluk koymaz. Allah, bir gucluğun ardından bir kolaylığı kılıp-verecektir.
(TALAK SURESİ / 7)
İman edip salih amellerde bulunanları karanlıklardan nura cıkarması icin Allah'ın apacık ayetlerini size okuyan bir elci de (gonderdik). Kim iman edip salih bir amelde bulunursa, (Allah) onu icinde suresiz kalıcılar olmak uzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Allah, gercekten ona ne guzel bir rızık vermiştir.
(TALAK SURESİ / 11)
Sizin icin, yeryuzune boyun eğdiren O'dur. Şu halde onun omuzlarında yuruyun ve O'nun rızkından yiyin. Sonunda gidiş O'nadır.
(MULK SURESİ / 15)
Eğer O, rızkını tutsa (vermese), rızkınızı verecek olan kimmiş? Hayır; onlar, bir azgınlık ve nefret icinde inatla direniyorlar.
(MULK SURESİ / 21)
Eğer onlar (insanlar ve cinler), yol uzerinde 'dosdoğru bir istikamet tuttursalardı', mutlaka Biz onlara bol miktarda su icirir (tukenmez bir rızık ve nimet verir)dik.
(CİN SURESİ / 16)
Ama ne zaman onu deneyerek, rızkını kıssa, hemen: "Rabbim bana ihanet etti" der.
(FECR SURESİ / 16 )