Şu halde onların soylediklerine karşı sabırlı ol, guneşin doğuşundan ve batışından once Rabbini hamd ile tesbih et (yucelt). Gecenin bir bolumunde ve gunduzun uclarında da tesbihte bulun ki hoşnut olabilesin. (20/130)
Sabır ve namazla yardım dileyin. Bu, şuphesiz, huşû duyanların dışındakiler icin ağır (bir yuk)dır. (2/45)
Şu halde, guzel bir sabır (gostererek) sabret. (70/5)
Oyleyse, Rabbinin hukmune sabır goster. Onlardan gunahkar veya nankor olana itaat etme. (76/24)
Ey iman edenler, sabırla ve namazla yardım dileyin. Gercekten Allah, sabredenlerle beraberdir. (2/153)
Yuzlerinizi doğuya ve batıya cevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gunune, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kolelere (ozgurlukleri icin) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gosterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve muttaki olanlar da bunlardır. (2/177)
Andolsun, biz sizi biraz korku, aclık ve bir parca mallardan, canlardan ve urunlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gosterenleri mujdele. (2/155)
Talut, orduyla birlikte ayrıldığında dedi ki: "Doğrusu Allah sizi bir ırmakla imtihan edecektir. Kim bundan icerse, artık o benden değildir ve kim de -eliyle bir avuc alanlar haric- onu tadmazsa bendendir. Kucuk bir kısmı haric (hepsi sudan) icti. O, kendisiyle beraber iman edenlerle (ırmağı) gecince onlar (geride kalanlar): "Bugun bizim Calut'a ve ordusuna karşı (koyacak) gucumuz yok" dediler. (O zaman) Muhakkak Allah'a kavuşacaklarını umanlar (şoyle) dediler: "Nice kucuk topluluk, daha cok olan bir topluluğa Allah'ın izniyle galib gelmiştir; Allah sabredenlerle beraberdir." (2/249)
Onlar, Calut ve ordusuna karşı meydana (savaşa) cıktıklarında, dediler ki: "Rabbimiz, uzerimize sabır yağdır, adımlarımızı sabit kıl (kaydırma) ve kÂfirler topluluğuna karşı bize yardım et." (2/250)
Sabredenler, doğru olanlar, gonulden boyun eğenler, infak edenler ve 'seher vakitlerinde' bağışlanma dileyenlerdir. (3/17)
Size bir iyilik dokununca tasalanırlar, size bir kotuluk isabet ettiğindeyse buna sevinirler. Eğer siz sabreder ve sakınırsanız, onların 'hileli duzenleri' size hicbir zarar veremez. Şuphesiz, Allah, yapmakta olduklarını kuşatandır. (3/120)
Ey iman edenler, sabredin ve sabırda yarışın, (sınırlarda) nobetleşin. Allah'tan korkun. Umulur ki kurtulursunuz. (3/200)
Evet, eğer sabrederseniz, sakınırsanız ve onlar da aniden ustunuze cullanıverirlerse, Rabbiniz size meleklerden nişanlı beş bin kişiyle yardım ulaştıracaktır. (3/125)
Oysa sen, yalnızca, bize geldiğinde Rabbimizin ayetlerine inanmamızdan başka bir nedenle bizden intikam almıyorsun. "Rabbimiz, ustumuze sabır yağdır ve bizi Musluman olarak oldur." (7/126)
Şimdi, Allah sizden (yukunuzu) hafifletti ve sizde bir za'f olduğunu bildi. Sizden yuz sabırlı (kişi) bulunursa, (onların) iki yuzunu bozguna uğratır; eğer sizden bin (kişi) olursa, Allah'ın izniyle (onların) iki binini yener. Allah, sabredenlerle beraberdir. (8/66)
Ve uzerine yalandan kan (surulmuş) olan gomleğini getirdiler. "Hayır" dedi. Nefsiniz, sizi yanıltıp (boyle) bir işe suruklemiş. Bundan sonra (bana duşen) guzel bir sabırdır. Sizin bu duzup-uydurduklarınıza karşı (kendisinden) yardım istenecek olan Allah'tır." (12/18)
(Şehre donup durumu babalarına aktarınca o "Hayır" dedi. "Nefsiniz sizi yanıltıp (boyle) bir işe suruklemiş. Bundan sonra (bana duşen) guzel bir sabırdır. Umulur ki Allah (pek yakın bir gelecekte) onların tumunu bana getirir. Cunku O, bilenin, hukum ve hikmet sahibi olanın kendisidir." (12/83)
Dedi ki: "İşte bu, benimle senin aranda ayrılma (zamanı)mız. Sana, uzerinde sabır gostermeye guc yetiremeyeceğin bir yorumu haber vereceğim. (18/78)
Duvar ise, şehirde iki oksuz cocuğundu, altında onlara ait bir define vardı; babaları salih biriydi. Rabbin diledi ki, onlar erginlik cağına erişsinler ve kendi definelerini cıkarsınlar; (bu,) Rabbinden bir rahmettir. Bunları ben, kendi işim (ozel goruşum) olarak yapmadım. İşte, senin sabır gostermeye guc yetiremediğin şeylerin yorumu." (18/82)
Yoksa siz, Allah, icinizden cihad edenleri belirtip-ayırdetmeden ve sabredenleri de belirtip-ayırdetmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? (3/142)
Nice peygamberle birlikte bircok Rabbani (bilgin)ler savaşa girdiler de, Allah yolunda kendilerine isabet eden (gucluk ve mihnet)den dolayı ne gevşeklik gosterdiler, ne boyun eğdiler. Allah, sabredenleri sever. (3/146)
Andolsun, mallarınızla ve canlarınızla imtihan edileceksiniz ve sizden once kendilerine kitap verilenlerden ve şirk koşmakta olanlardan elbette cok eziyet verici (sozler) işiteceksiniz. Eğer sabreder ve sakınırsanız (bu) emirlere olan azimdendir. (3/186)
Sabır ile ilgili Kur'an'da gecen ayetler
Ayetler, Dualar, Hadisler0 Mesaj
●55 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Ayetler, Dualar, Hadisler
- Sabır ile ilgili Kur'an'da gecen ayetler
-
13-09-2019, 13:47:39