7275 - İbnu Omer radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselÂm ile birlikte idim. Ensardan bir zat gelerek AleyhissalÂtu vesselÂm'a selam verdi. Sonra da: "Ey Allah'ın Resulu! Mu'minlerin hangisi en faziletlidir?" diye sordu. AleyhissalÂtu vesselÂm: "Huyca en iyisidir!" buyurdular. Adam: "Mu'minlerin hangisi en akıllıdır?" diye sordu. AleyhissalÂtu vesselÂm: "Olumu en cok hatırlayandır ve olumden sonra en iyi hazırlığı yapandır. İşte bunlar en akıllı kimselerdir" buyurdular."

7276 - Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalÂtu vesselam buyurdular ki: "Birinizin eceli bir yerde olduğu zaman ihtiyac onu oraya sıcratır. Sonra kalan omrunun sonuna varınca aziz ve celil olan Allah onun ruhunu orada alır. Kıyamet gunu, o yer: "Ey Rabbim! İşte bu, bana emanet ettiğin (cesed)dir!" der."

7277 - Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalÂtu vesselam buyurdular ki: "Olu kabre konulur. Salih kişi, kabrinde korkusuz ve endişesiz oturtulur. Sonra kendisine: "Hangi dinde idin?" denilir. "İslÂm dinindeydim" der. "Şu adam nedir?" denilir. "O, Allah'ın Resulu Muhammed'dir, bize Allah indinden acık deliller getirdi, biz de onu tasdik ettik" der. Ona: "Allah'ı gordun mu?" denilir. O: "Allah'ı gormek hic kimseye mumkun ve muvafık değildir" der. Bu safhadan sonra cehenneme doğru bir delik acılır. Oraya bakar, ateş alevlerinin birbirini kırıp yok etmeye calıştığını gorur. Kendisine: "Allah'ın seni koruduğu ateşe bak!" denilir. Sonra ona cennet cihetinden bir delik acılır ve onun guzelliklerine ve icinde bulunan (nimet)lere bakar. Kendisine: "İşte senin makamın!" denilir ve yine ona: "Sen bunlar hususunda yakîn (kesin iman) sahibi idin. Bu iman uzere oldun, bu iman uzere yeniden diriltileceksin inşaallah!" denilir.

Kotu adam da kabrinde korku ve endişe ile oturtulur. Kendisine: "Hangi dinde idin?" diye sorulur. "Bilmiyorum" diye cevap verir. Kendisine: "Bu adam kimdir?" denilir. Halkı dinledim, bir şeyler soyluyorlardı, onu ben de soyledim" der. Ona cennet cihetinden bir delik acılır. Cennetin guzelliklerine, icinde bulunan nimetlerine bakar. Ona: "Allah'ın senden uzaklaştırdığı şu cennete bak!" denilir. Sonra ona cehenneme doğru bir delik acılır. Oraya bakar. Alevlerin birbirini yeyip yoketmekte olduğunu gorur. Ona: "İşte makamın burasıdır. Sen cehennemin varlığı hususunda şekk (ve inkÂr) icerisinde idin, bu şekk uzere oldun ve bu şekk uzere diriltileceksin inşaallah!" denilir."

7278 - Hz. CÂbir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalÂtu vesselÂm buyurdular ki: "(Mu'min) olu, kabre girdimi, guneş batışındaki haliyle ona temsil edilir. Bunun uzerine olu oturup ellerini gozlerine surer ve: "Beni bırakınız namaz kılayım" der."

7279 - Ebu Sa'îd radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalÂtu vesselÂm buyurdular ki: "Sûrun iki sahibinin ellerinde iki boynuz bulunur. Ne zaman (uflemekle) emrolunacaklarını dikkatle gozleyip duşunurler."

7280 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Yahudilerden bir adam Medine carşısında: "Hz. Musa'yı insanlar uzerine secen ZÂt'a yemin olsun!"demişti. Ensardan bir zÂt elini kaldırıp herife bir tokat indirdi.

"Demek boyle dersin ha! Ustelik Resulullah aleyhissalatu vesselÂm aramızda olduğu halde!" dedi. Durum Resulullah aleyhissalÂtu vesselÂm'a anlatıldı. AleyhissalÂtu vesselÂm: "Aziz ve celil olan Allah buyurmuştur ki: "Sura ufurulur ve Allah'ın dilediklerinden başka goklerde kim var, yerde kim varsa duşup olur. Sonra bir daha sura uflenir ve onlar kabirlerinden kalkıp bakışırlar" (Zumer 58). Ben, başını ilk kaldıran olacağım. Ben, arşın ayaklarından birini tutan Hz. Musa aleyhisselÂm ile karşılaşırım. Bilemem, o başını benden oncemi kaldırdı, yoksa o, Allah'ın carpılıp yıkılmaktan istisna tuttuklarından mıdır? Kim de: Ben Yunus İbnu Metta'dan daha hayırlıyım (ustunum) derse şuphesiz yalan soylemiş olur."

7281 - Ebu Musa el-Eş'ari radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselÂm buyurdular ki: "Kıyamet gunu, insanlar uc defa AIlah'a arzolunacaklar. İki arza mucadele ve mazeretlerden ibarettir. Ucuncu arzaya (sunuşa) gelince, (insanların işlediği amellerin yazılı olduğu defterler o zaman ellere ucacaklar (yani hızla verilecektir). Artık defteri kimisi sağ eliyle tutacak ve kimisi sol eliyle tutacaktır."

7282 - Hz. Hafsa radıyallahu anha anlatıyor: "Resulullah aleyhissalÂtu vesselÂm buyurdular ki: "Ben Bedir ve Hudeybiye'ye katılanlardan hic kimsenin cehenneme girmemesini umid ederim" buyurdular. Ben: "Ey AIlah'ın Resulu! Allah Teala hazretleri: "Sizden cehenneme varmayacak hic kimse yoktur. Bu senin Rabbin katında kesinleşmiş bir hukumdur" (Meryem 71), buyurmadı mı?" dedim. Bunun uzerine AleyhissalÂtu vesselÂm: "(Ey Hafsa!) Sen Allah'ın: "Sonra biz, Allah'tan korkup (O'na karşı gelmekten) sakınanları kurtarır, zalimleri de toptan orada bırakırız" (Meryem 72) buyurduğunu işitmedin mi?" buyurdu."

7283 - Rifa'a el-Cuhenî radıyallahu anh anlatıyor: "Biz Resulullah aleyhissalÂtu vesselÂm'la birlikte bir seferden donmuştuk. Buyurdular ki:

"Muhammed'in nefsi elinde olan ZÂt-ı ZulcelÂl'e yemin olsun! İman edib, sonra doğru yoldan ayrılmayan hicbir kul yoktur ki cennete sokulmasın. Siz ve iyi (dindar) nesliniz cennetteki meskenlere yerleşmedikce (diğer ummetlerin mu'minleri olan) cennetliklerin cennete girmemelerini de umit ederim ve Rabbim ummetimden yetmişbin kişiyi hesapsız olarak cennete dahil etmeyi bana kesin vaadetti"

7284 - İbnu AbbÂs radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselÂm buyurdular ki: "Biz, ummetlerin sonuncusuyuz ve hesabı ilk gorulecek olanlarız. Orada: "Ummî ummet ve peygamberi nerededir?" denilir. Bilesiniz, biz sonuncu olan ilkleriz (yani dunyaya gelişte sonuncuyuz, Kıyamet gunu hesabı verip cennete girmede ilkleriz."

7285 - Ebu Burde babasından anlatıyor: "Resulullah aleyhissalÂtu vesselÂm buyurdular ki: "Kıyamet gunu, Aziz ve celil olan Allah, mahlukÂtı topladı mı Ummet-i Muhammed'e secde etmeleri icin izin verilir. Onlar Allah'a uzun bir secde yaparlar. Sonra: "Başlarınızı (secdeden) kaldırın. Biz sayınız kadar (kÂfirleri) ateşten, kurtuluş icin fidyeleriniz yaptık" buyurulacaktır."



OLUMU TEMENNİ

956 - Hz. Enes (radıyalahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalÂtu vesselÂm) şoyle buyurdular:

"Sizden hic kimse, maruz kaldığı bir zarar sebebiyle olumu temenni etmesin. Mutlaka bunu yapmak mecburiyetini hissederse, bari şoyle soylesin: "Rabbim, hakkımda hayat hayırlı ise yaşat, olum hayırlı ise Canımı al!"

Buharî, Merd 19, Da'avat 30; Muslim, Zikr 10, (2680); Tirmizî, CenÂiz 3, (971); Ebu Davud, CenÂiz 13, (3108, 3109); NesÂî, CenÂiz 1, (4, 3).

957 - Kays İbnu Ebî HÂzım anlayıtor: "HabbÂb İbnu Eret (radıyalahu anh)'in yanına girmiştim. Karnından yedi yeri dağlatmıştı. Bana:

"Eğer Resûlullah (aleyhissalÂtu vesselÂm) olumu taleb etmekten bizi men etmeseydi mutlaka onu taleb ederdim" dedi.

NesÂî, CenÂiz 2, (4, 4); Buharî, Merd 19, Da'ÂvÂt 30, Rikak 7, Temennî 6; Muslim Zikr 12, (2681).