Gercek adı Balamir Tavasoğlu olan Hakan Balamir, 1 Ocak 1945 İstanbul doğumludur. Subay olan babasının değişen gorev yerleri nedeniyle cocukluğu cok farklı şehirlerde gecmiştir. Belki de onu bu kadar farklı kılan şey; bircok farklı kultur arasında yetişmiş olmasıdır. “Ses” dergisinin actığı yarışmada dereceye giremese de “Bir Aşk Bir Olum” filminde oynaması icin teklif geldi ve bu 1972 yapımı filmle sinema kariyeri başlamış oldu. Daha sonraki surecte Yeşilcam’ın en farklı jonlerinden birisi olarak cok orijinal bir portre cizdi. Peki neydi onu orijinal kılan sebepler?
1. Yakışıklı jonler ile cirkin krallar arasında bir yerdeydi, kartpostal jonu olmadığı icin Ses dergisinin actığı yarışmada dereceye giremedi ama yine de film teklifi aldı.
2. Şekil jon olmaması bir yana, o donem yalnızca karakter oyuncularında olan uzun sakallarıyla esas oğlan oynayarak farklı bir imaj cizmiştir.
3. Klasik aşırı erdemli jon tarzından farklı olarak o biraz iyi biraz kotudur, bizim gibi yani.
4. O donemde daha ziyade yabancı aktorlerde gorduğumuz, aşırı mimik kullanmadan, aynı ifadeyle birden fazla duyguyu yaşatabilme yeteneğine sahiptir.
5. Bu ozgun yeteneklerini 1974’teki “Yunus Emre” ve 1985’teki “14 Numara” filmlerinde kazandığı iki Altın Portakal Odulu’yle de tescillemiştir.
6. Cok iyi oyuncu olduğu soylense de aslında “rol kesmek” yerine direkt o karaktere burunen bir metot oyuncusudur.
7. Yuzu cicek bozuğu olduğu icin sakallarını kamuflaj nedeniyle bıraktığı soylenir ama sakalsız filmleri de yok değildir.
8. Hakan Balamir ayrıca “Sinema Oyuncuları Derneği”ni kurup bir sure başkanlığını yuruterek sendikal orgutlenme konusunda da sinemaya katkıda bulunmuştur.
9. Unlu olduktan cok sonra bile oyunculuk eğitimi gormek icin Londra’ya gidip 3 yıl orada kalacak kadar işine kıymet veren bir aktordu.
10. Ve oynadığı bircok filmin unlu edebiyat eserlerimizden uyarlanması nedeniyle kendisi edebiyat uyarlamalarının jonu olarak da anılır.
kaynak
1. Yakışıklı jonler ile cirkin krallar arasında bir yerdeydi, kartpostal jonu olmadığı icin Ses dergisinin actığı yarışmada dereceye giremedi ama yine de film teklifi aldı.
2. Şekil jon olmaması bir yana, o donem yalnızca karakter oyuncularında olan uzun sakallarıyla esas oğlan oynayarak farklı bir imaj cizmiştir.
3. Klasik aşırı erdemli jon tarzından farklı olarak o biraz iyi biraz kotudur, bizim gibi yani.
4. O donemde daha ziyade yabancı aktorlerde gorduğumuz, aşırı mimik kullanmadan, aynı ifadeyle birden fazla duyguyu yaşatabilme yeteneğine sahiptir.
5. Bu ozgun yeteneklerini 1974’teki “Yunus Emre” ve 1985’teki “14 Numara” filmlerinde kazandığı iki Altın Portakal Odulu’yle de tescillemiştir.
6. Cok iyi oyuncu olduğu soylense de aslında “rol kesmek” yerine direkt o karaktere burunen bir metot oyuncusudur.
7. Yuzu cicek bozuğu olduğu icin sakallarını kamuflaj nedeniyle bıraktığı soylenir ama sakalsız filmleri de yok değildir.
8. Hakan Balamir ayrıca “Sinema Oyuncuları Derneği”ni kurup bir sure başkanlığını yuruterek sendikal orgutlenme konusunda da sinemaya katkıda bulunmuştur.
9. Unlu olduktan cok sonra bile oyunculuk eğitimi gormek icin Londra’ya gidip 3 yıl orada kalacak kadar işine kıymet veren bir aktordu.
10. Ve oynadığı bircok filmin unlu edebiyat eserlerimizden uyarlanması nedeniyle kendisi edebiyat uyarlamalarının jonu olarak da anılır.
kaynak
__________________