5774 - İbnu Abbas radıyallahu anhumĂ‚ anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m yemin teklif ettiği bir kimseye şoyle soyledi:
"Haydi! Kendinden başka ilah olmayan Allah'a kasem ederek o kimsenin yani iddia sahibinin sende hicbir şeyi olmadığına yemin et!"
Ebu Davud, Akdiye 24, (3620).
5775 - İbnu Omer radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselĂ‚m'ın yaptığı yeminlerin coğu şoyleydi: "Kalpleri ceviren zĂ‚ta yemin olsun, hayır!"
Buhari, Eyman 3, Kader 14, Tevhid 11; Muvatta, Nuzûr 14; Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 16, (3263); Tirmizi, Nuzûr 12, (1540);Nesai, Eyman 2, (7, 2, 3).
5776 - Ebu Sa'îd radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m yeminde mubalağa edince: "Hayır! Ebu'l-KĂ‚sım'ın nefsini elinde tutan ZĂ‚t-ı ZulcelĂ‚l'e yemin olsun ki..." derdi."
Ebu Davud, EymĂ‚n 12, (3264); İbnu MĂ‚ce, KefĂ‚rĂ‚t 1, (2090).
5777 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Yemin ettiği zaman Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'ın yemini: "Hayır! Allah'a istiğfar ederim ki..."şeklindeydi."
Ebu DÂvud, EymÂn 12, (3265).
5778 - Katile Bintu Sayfi -ki Cuheyne'den bir kadındır- radıyallahu anhĂ‚ anlatıyor: "Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a bir yahudi uğradı ve:
"Siz muslumanlar Allah'a benzerler koşuyor ve şirke duşuyorsunuz ve diyorsunuz ki: "Allah istedi ben de istedim." Yine diyorsunuz ki: "KĂ‚'be'ye yemin olsun!"
Bunun uzerine Resulullah aleyhissalatu vesselam ashĂ‚ba, yemin etmek istedikleri zaman "KĂ‚'be'nin Rabbına kasem olsun!" demelerini ve "Allah istedi sonra da ben istedim" demelerini emretti."
NesÂi, Eyman 9, (7, 6).
KENDİSİYLE YEMİN EDİLMESİ YASAK OLANLAR
5779 - İbnu Omer radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissaIĂ‚tu vesselĂ‚m, Hz. Omer radıyallahu anh'ın, babasını zikrederek yemin ettiğini işitmişti:
"Allah TeĂ‚la hazretleri, sizleri babanızı zikrederek yemin etmekten nehyetti. Oyleyse kim yemin edecekse Allah'a yemin etsin veya sussun" buyurdu."
BuhĂ‚rî, EymĂ‚n 4; Muslim, EymĂ‚n 1, (1646); Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 5, (3250); Tirmizi, EymĂ‚n 8, (1534); NesĂ‚î, Eyman 5, (7, 4, 5).
5780 - Bureyde radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Kim yemin eder ve "... İslĂ‚m'dan beri olayım!" derse, eğer sozunde yalancı ise, dediği gibi olur, yalancı değil de gerceği soylemişse İslĂ‚m'a sĂ‚lim olarak donemeyecektir."
Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 9, (3258); NesĂ‚î, EymĂ‚n 8. (7,6).
5781 - Bureyde radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Kim emanetle yemin ederse bizden degildir!"
Ebu DÂvud, EymÂn 6, (3253).
5782 - İbrahim Nehai merhum anlatıyor: "Biz cocukken, (buyuklerimiz) bizi şehadet ve ahd ile yemin etmekten menederlerdi."
BuhÂri, Eyman 10.
5783 - Bureyde radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Kim yemin eder ve "... İslĂ‚m'dan beri olayım!" derse, eğer sozunde yalancı ise, dediği gibi olur, yalancı değil de gerceği soylemişse İslĂ‚m'a sĂ‚lim olarak donemeyecektir."
Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 9, (3258); NesĂ‚î, EymĂ‚n 8. (7,6).
YALAN YEMİN
5784 - İmrĂ‚n İbnu Husayn radıyallahu anhumĂ‚ anlatıyor: "Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Kim, (mahkeme gereği, yapması icabeden) bir yeminde yalan yere yemin ederse bu yemini sebebiyle cehennemdeki yerini hazırlamış olur."
Ebu DÂvud, EymÂn 1, (3242).
5785 - İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m: "Kim musluman bir kimsenin malı hakkında yalan yere yemin ederse, (Kıyamet gunu) Allah'la karşılaştığında O'nu kendisine karşı gadablanmış bulur!" buyurdular. Sonra Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m bu sozlerini tasdik eden ayetleri Allah TeĂ‚la'nın kitabından okudular: "(Ahir zaman peygamberine iman hususunda) Allah'a verdikleri ahdi ve ettikleri yemini, az bir dunya malı karşılığında değiştirenlere gelince, onların ahirette hicbir nasîbi yoktur. Kıyamet gununde Allah onlara ne bir hitapta bulunur, ne rahmetiyle nazar eder ve ne de onları temize cıkarır. Onların hakkı pek acı bir azabtır" (Âl-i İmrĂ‚n 77).
BuhĂ‚ri, EymĂ‚n 17; Muslim, İman 234, (138); Ebu DĂ‚vud, Eyman 2, (3243); Tirmizî, Tefsîr, Âl-i İmrĂ‚n, (2999).
5786 - İyĂ‚s İbnu Sa'lebe el-HĂ‚risî radıyallahu anh anlatıyor:
"Resulullah aleyhissalatu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Kim musluman bir kimsenin hakkını, yemini ile ele gecirirse artık onun icin cehennem vacib olmuştur. Allah TeĂ‚la ona cenneti de mutlaka haram kılmıştır."
"Ey Allah'ın Resulu! Az bir şey olsa da mı?" diye sormuşlardı.
"Misvak ağacından bir cubuk bile olsa!" cevabını verdi."
Muslîm, İmĂ‚n 218, (137); Muvatta, Akdiye 11, (2, 727); NesĂ‚î, KadĂ‚ 29, (8, 246).
YEMİNİN YERİ
5787 - Hz. CĂ‚bir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Şu minberimin yanında kim gunaha sebep olan bir yemin ederse, hatta bu, yeşil bir misvak cubuğu icin dahi olsa, mutlaka cehennemdeki yerini hazırlamış olur."
Muvatta, Akdiye 10, (2, 727);. Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 3, (3246); İbnu Mace, AhkĂ‚m 9, (2325).
YEMİNDE İSTİSNA
5788 - İbnu Omer radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Kim yemin eder ve "inşaallah!" derse istisna yapmış olur. Dilerse rucu eder, dilerse hĂ‚nis olması mevzubahis olmadan terkeder."
Muvatta, Eyman 10, (2, 477); Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 11, (3261, 3262); Tirmizî, EymĂ‚n 7, (1531); NesĂ‚î, Eyman 18, 39, (7, 12, 25); İbnu MĂ‚ce, KefĂ‚rat 6, (2105-2106).
5789 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Suleyman aleyhisselÂm (bir gun):
"Bugun, kesinlikle doksan kadınıma uğrayacağım. Hepsi de Allah yolunca cihad edecek bir yiğit doğuracak!" dedi. Arkadaşı (veya melek) ona:
İnşaallah de bari!" uyarısında bulundu. Ama Hz. Suleyman inşaallah demedi.
Soylediği gibi, o gun, butun hanımlarına uğradı. Kadınlardan sadece biri hĂ‚mile kaldı. O da yarım insan doğurdu."
Resulullah aleyhissalÂtu vesselam sozune devamla:
"Nefsimi elinde tutan ZĂ‚t'a yemin olsun! Eğer Suleyman aleyhisseİĂ‚m inşaallah!" demiş olsaydı hepsi de Allah yolunda atlı olarak cihad eden cocuklara sahip olacaktı" buyurdu."
BuhÂri; Enbiya 40, EymÂn 3; Muslim, EymÂn 23; (1654); NesÂi, EymÂn 39, 40, (7, 25).
YEMİNİ BOZMAK
5790 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Kim bir şey hususunda yemin eder, sonra da hilafını daha hayırlı gorurse, derhal kefĂ‚ret vererek yemininden vazgecsin ve yemin ettiği husustan daha hayırlı olanı yapsın."
Muslim, EymĂ‚n 12, (1650); Muvatta, EymĂ‚n 11, (2, 478); Tirmizî; EymĂ‚n 6; (1530).
5791 - Hz. Ebu Musa radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Ben, Allah'a yemin ederek soyluyorum: İnşaallah, herhangi bir şeye yemin edince, yeminimin aksini yapmayı daha hayırlı gorecek olsam, yeminimi kefaretler, hayırlı gorduğum şeyi yaparım."
BuhĂ‚rî; EymĂ‚n 14; Muslim, Eyman 10, (1649); Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 17, (3276); NesĂ‚i, EymĂ‚n 15, (7, 910), Sayd 33, (7, 206).
5792 - Hz. Aişe radıyallahu anhĂ‚ anlatıyor: "Hz. Ebu Bekr radıyallahu anh, aziz ve celil olan Rabbimiz yemin kefaretini indirinceye kadar yaptığı yeminlerinde hic hĂ‚nis olmadı. Ayet inince dedi ki: "Artık; bir yemin edip, sonra aksini yapmanın daha hayırlı olduğunu gorecek olsam, (yeminim yerini bulsun diye direnmem) derhal daha hayırlı gorduğum hususu yapar, yeminim icin de kefĂ‚ret oderim."
Buhari, EymĂ‚n 1. NİYYET
5793 - Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Yemin, yemin isteyenin niyetine goredir."
Bir diğer rivayette: "Senin yeminin arkadaşının seni kendisiyle tasdik ettiği şeye goredir" denmiştir.
Muslim, EymÂn 21, (1653); Ebu DÂvud, EymÂn 8, (3255); Tirmizi, AhkÂm 19, (1354).
LAĞV
5794 - Hz. Aişe anlatıyor: "Şu ayet kişinin kullandığı "Vallahi hayır!", "Billahi evet!" gibi sozler sebebiyle nazil olmuştur. (MeĂ‚len): "Allah yeminlerinizde kasıtsız olarak yanılmanızdan dolayı sizi mes'ul tutmaz, fakat ettiğiniz yeminleri bozmanızdan dolayı sizi mesul tutar. Bozulan bir yeminin kefareti ise.."' (Maide 89).
BuhÂri, EymÂn 14; Muvatta, EymÂn 9, (2, 477); Ebu Davud, Eyman 28, (3254).
TEVRİYE
5795 - Suveyd İbnu Hanzala radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gitmek uzere yola cıkmıştık. Beraberimizde VĂ‚il İbnu Hucr radıyallahu anh da vardı. Yolda onu, bir duşmanı yakaladı. Herkesi yemin etmeye zorladılar. Ben, "o, kardeşimdir" diye yemin ettim. Bunun uzerine onu serbest bıraktılar. Resulullah'a gelince olup biteni anlattım. "(Onumuzu kesen) grup herkesi yemine zorladı, ben de onun kardeşim olduğuna yemin ettim" dedim.
"Doğru soylemişsin, musluman muslumanın kardeşidir!" buyurdular."
Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 8, (3256); İbnu MĂ‚ce, KefĂ‚rĂ‚t 14, (2119).
İHLAS
5796 - İbnu Abbas radıyallahu anhumĂ‚ anlatıyor: "İki kişi Resûlullah aleyhissĂ‚latu vesselĂ‚m'ın huzurunda murĂ‚faa olundular. Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m muddeiden (davacıdan) beyyine (delil, şahid) talep etti. Adamın beyyinesi yoktu. Bunun uzerine davalıdan yemin talep etti. O, kendisinden başka ilah bulunmayan Allah'a kasem etti. Resûlullah aleyhissĂ‚latu vesselĂ‚m:
"Hayır, sen (iddia edileni) yaptın. VelĂ‚kin Lailahe illallah sozundeki ihlas sebebiyle mağfiret olundun" buyurdu."
Ebu DÂvud, EymÂn 16, (3275).
LICÂC
5797 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissĂ‚latu vesselĂ‚m: "Biz one gececek sonuncularız!" buyurdular. Keza:
"Birinizin ailesine karşı yaptığı yemininde inadlaşması, Allah nazarında Rab TealĂ‚'nın farz kıldığı kefareti odemesinden daha ağır bir gunahtır!" buyurdu."
BuhĂ‚rî, Eyman 1; Muslim, EymĂ‚n 26, (1655).
KEFARET
5798 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissĂ‚latu vesselĂ‚m buyurdular ki:
"Sizden kim yemin eder ve yemininde: "LĂ‚t ve Uzza'ya kasem olsun!" derse hemen "LailĂ‚he illallah!" desin. Kim de arkadaşına: "Gel seninle kumar oynayalım" derse hemen (birşeyler) tasadduk etsin!"
BuhĂ‚ri, EymĂ‚n 5, Tefsir, Necm, Edeb 74, İsti'zĂ‚n 52; Muslim, EymĂ‚n 5, (1647); Ebu DĂ‚vud, EymĂ‚n 4, (3247); Tirmizi, Nuzur 17, (1545); NesĂ‚î, EymĂ‚n 11, (7, 7).
5799 - Sa'd İbnu Ebi VakkĂ‚s radıyallahu anh anlatıyor: "Bir grup kimse, bazı şeyleri tezekkur ediyorduk. Ben o sırada cahiliyeden yakın zamanda cıkmıştım. "LĂ‚t ve Uzza'ya kasem olsun!" diyerek yemin ediverdim. Arkadaşlarım bana: "Soylediğin şey ne fena! Cirkin bir soz ettin!" dediler. Ben hemen AleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gelip durumu anlattım.
"Allah'tan başka ilah yoktur, o tektir, şeriksizdir. Arz ve semĂ‚nın mulku O'na aittir. Butun hamdler de O'nadır, O her şeye kĂ‚dirdir!" de! Sol tarafına uc kere ufle. Taşlanmış şeytandan Allah'a sığın, sonra bir daha (bu ceşit yemine) donme!" buyurdular."
NesÂi, EymÂn 12, (7, 7-8).
HZ.PEYGAMBER NASIL YEMİN EDERDİ?
6606 - Rifa'a İbnu Arabe el-Cuheni radıyallahu anh anlatıyor: "Allah huzurunda şehadet ederim ki, Resulullah aleyhissalatu vesselam'ın, and ictiği zaman kullandığı yemini şoyle idi: "Nefsimi kudret elinde tutan Zat-ı Zulcelal'e yemin ederim."
İSLAMDAN BAŞKA BİR DİNLE YEMİN ETMEK CAİZ DEĞİL
6607 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam bir kimsenin: "Ben, oyleyse yahudi olayım!" diye yemin ettiğini işitmişti. Şoyle buyurdular: "Yahudilik ona vacib oldu!".
ALLAH ADINA YEMİN EDİLİNCE RAZI OL
6608 - İbni Omer radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, bir adamın kendi babası uzerine yemin ettiğini işitmişti, derhal mudahale ederek: "Babalarınız uzerine yemin etmeyin. Kim Allah uzerine yemin ederse doğru soylesin. Allah uzerine kendisi icin yemin edilen de razı olsun (soylenene inansın, tasdik etsin). Allah uzerine edilen yemine razı olmayan (soyleneni tasdik etmeyen) kimse, Allah'a yakın (bir kul) değildir" buyurdular."
YEMİN GUNAHA GİRMEK VEYA PİŞMAN OLMAKTIR
6609 - Abdullah İbnu Omer radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Yemin (sonuc ve netice itibariyle) ya gunaha girmektir yahut da pişman olmaktır."
KEFARETİNİ ODEYİP YEMİNİ BOZ
6610 - Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim sıla-i rahmi koparma veya uygun olmayan (benzeri bir şey) hususunda yemin ederse, bu yeminden (meşru olan kurtuluşu) onun gereğini yerine getirmemektir."
YEMİN KEFARETİNDE KAC KİŞİ DOYURULUR?
6611 - İbnu Abbas radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam (yerine getirmediği yemini icin) kefaret olarak bir sa' miktarı kuru hurma tasadduk etti. İnsanlara da boyle yapmalarını soyledi. Bunu bulamayana "yarım sa' buğday" takdir etti."
YEMİN EDENİ KURTARIN
6612 - Safvan İbnu Abdirrahman el-Kureşi anlatıyor: "Fetih gunu babamı Aleyhissalatu vesselam'ın yanına getirdim ve: "Ey Allah'ın Resulu! Babama hicretten birpay ayır!" dedim. Resulullah: "Artık hicret kalmadı" buyurdular. Ben de gidip (Resulullah'ın hatırını hic kırmadığı sevgili amcası) Abbas radıyallahu anh'ın yanına gittim, "Beni tanıdın mı?" dedim.
"Evet!" deyince, arzumu ona actım, babama hicretten bir nasip ayırması icin Resulullah nezdinde şefaatte bulunmasını rica ettim. Kabul etti ve Abbas, uzerinde cubbesi olmaksızın gomlekli olarak evinden cıktı (huzur-u nebeviye gelip: ) "Ey Allah'ın Resulu! Falancayı ve onunla aramızdaki (dostluğu) biliyorsun. O, size hicret uzere biat etmesi (ve boylece muhacir olma sevabından bir pay alması) icin, babasını getirdi" dedi. Bunun uzerine Aleyhissalatu vesselam: "Artık hicret yok!" buyurdular. Abbas hazretleri: "(Bu adamın babası ile hicret şartıyla biat etmesi icin) senin uzerine yemin ettim" dedi. Aleyhissalatu vesselam elini uzatıp adamın elini meshetti ve: "Amcamı yemininden kurtardım, hicret yoktur!" buyurdular."
"ALLAH'IN DİLEDİĞİ SONRA SENİN DİLEDİĞİN" DEMEK
6613 - İbnu Abbas radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Biriniz yemin edince sakın: "Allah'ın dilediği ve senin dilediğin" demesin. Lakin şoyle desin: "Allah'ın dilediği sonra senin dilediğin."
6614 - Huzeyfe İbnu'l-Yeman radıyallahu anh anlatıyor: "Muslumanlardan bir adam r'uyasında ehl-i kitaptan birine rastlamış, o da kendisine: "Siz (muslumanlar) bir de Allah'a ortak koşmasanız ne iyi insanlarsınız. Ama şoyle diyerek (şirke duşuyorsunuz): "Allah'ın dilediği ve Muhammed'in dilediği."
Ruya sahibi bu gorduğunu gelip Resulullah'a anlattı. Aleyhissalatu vesselam da: "Vallahi ben sizin boyle soylediğinizi bilmiyordum. (Oyleyse bundan boyle) şoyle soyleyin: "Allah'ın dilediği, sonra Muhammed'in dilediği" buyurdular."
NEZRİNE UY
6615 - İbnu Abbas radıyallahu anhuma anlatıyor: "Bir adam Resulullah aleyhissalatu vesselam'a gelerek: "Ey Allah'ın Resulu! Ben Buvane nam mevkide bir deve kurban etmeye nezrettim" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "İcinde cahiliyeden kalma bir şey var mı?" dedi. Adam: "Hayır!" deyince Resul-i Ekrem efendimiz: "Nezrini yerine getir!" buyurdu."
6616 - Meymune Bintu Kerdem el-Yesariyye radıyallahu anha'nın anlattığına gore: "Babasının terkisinde iken, babası Resulullah aleyhissalatu vesselam'la karşılaşır ve der ki: "Ben, Buvane nam mevkide deve kurban etmek uzere nezrettim." Aleyhissalatu vesselam: "Orada put var mı?" diye sorar. Babas: "Hayır!" der. Aleyhissalatu vesselam: "Oyleyse nezrini yerine getir!" emreder."
NEZİR BORCU İLE OLEN
6617 - Hz. Cabir İbnu Abdillah radıyallahu anhuma anlatıyor: "Bir kadın, Resulullah aleyhissalatu vesselam'a gelerek: "Annem oldu, uzerinde oruc nezri vardı, onu yerine getirmeden vefat etti" dedi. Resulullah aleyhissalatu vesselam: "Velisi ona bedel oruc tutsun!" buyurdular."
Yemin kelimesi ve kendisiyle yemin edilenler
Ayetler, Dualar, Hadisler0 Mesaj
●62 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaţam & Danýţman
- Eđitim Öđretim Genel Konular - Sorular
- Ayetler, Dualar, Hadisler
- Yemin kelimesi ve kendisiyle yemin edilenler
-
13-09-2019, 13:37:59