“MinhÂcu’s-Sunne” bu risaleye lÂyık gorulmuştur.

Mesele-i İmamet bir mesele-i fer’iye olduğu halde, ziyade ehemmiyet verildiğinden, bir mesÂil-i imaniye sırasına girip, ilm-i kelÂmda ve usuluddinde medar-ı nazar olduğu 1 cihetle Kur’Ân’a ve imana ait hizmet-i esasiyemize munasebeti bulunduğundan, cuz’î bahsedildi.

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ

لَقَدْ جَاۤءَكُمْ رَسُولٌ مِنْ اَنْفُسِكُمْ عَزِيزٌ عَلَيْهِ مَا عَنِتُّمْ حَرِيصٌ عَلَيْكُمْ بِالْمُؤْمِنِينَ رَؤُفٌ رَحِيمٌ - فَاِنْ تَوَلَّوْا فَقُلْ حَسْبِىَ اللهُ لاَۤ اِلٰهَ اِلاَّ هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ 2

قُلْ لاَۤ اَسْئَلُكُمْ عَلَيْهِ اَجْرًا اِلاَّ الْمَوَدَّةَ فِى الْقُرْبىٰ 3

Şu Âyet-i azîmenin cok hakaik-i azîmesinden bir iki hakikatine İki Makam ile işaret edeceğiz.

__________________