3706 - Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselam) buyurdular ki: "Erkek, kadının dort uzvu arasına coker ve kadına mubĂ‚şeret ederse gusul vacib olur.''
Bir rivĂ‚yette de şu ziyade var: ". . . İnzal olmasa bile. ''
Ebu DĂ‚vud'un rivayetinde dort uzvu kelimesinden sonra ". . .hitana (sunnet mahalli) hitanı kavuşturursa, gusul vacib olur" denmiştir.
3707 - İmam MĂ‚lik'in Hz. Aişe'den kaydettiği bir rivayette: "HitĂ‚n, hitanı gecince gusul vacib olur, ben ve Resulullah boyle yaptık ve yıkandık '' denmiştir.
Buhari, Gusl 28; Muslim, Hayz 87, (348); Muvatta, TahĂ‚ret 71, (1, 45, 46); Ebu Davud, Taharet 84, (216); NesĂ‚i, TahĂ‚ret 129, (1, 110, 111); İbnu MĂ‚ce, TahĂ‚ret 111, (610).
3708 - Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) EnsĂ‚r'dan birine adam gondererek, yanına cağırttı. . EnsĂ‚ri, başından sular damlaya damlaya geldi. Aleyhissalatu vesselam:
"Herhalde sana acele ettirdik?'' buyurdu. EnsÂri:
"Evet ey Allah'ın resulu!'' deyince:
"Acele ettirilir veya inzal olmazsan gusletmen gerekmez. Sadece abdest gerekir'' buyurdular.''
3709 - Muslim'in bir diğer rivayetinde: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselam): "Suyu (yıkanmayı), su (meninin gelmesi) gerektirir" buyurdu '' denmiştir.
3710 - Nesai'nin Ebu Eyyub (radıyallahu anh)'den kaydettiği bir rivayette de Resulullah: "Su, sudan dolayıdır" buyurmuştur.
BuhÂri, Vudu 34, Muslim Hayz 81-83, (343-345); Ebu DÂvud, TahÂret 84, (217); NesÂi, TahÂret 132, (1, 115).
3711 - Ubey İbnu Ka'b (radıyallahu anh) anlatıyor: "Su, sudan gerekir" hukmu İslam'ın bidayetinde bir ruhsattı. Sonra bundan nehyedildi.'' Ubeyy ilaveten der ki: "Su, sudan gerekir" hukmu ihtilĂ‚m hakkında muteberdir.''
Ebu DÂvud, TahÂret 84, (214, 215); Tirmizi, TahÂret 81, (110, 111).
3712 - Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Resulullah'a, "bir kimse elbisesinde ıslaklık bulsa, ancak ihtilam olduğunu hatırlamasa (yıkanması gerekir mi?)'' diye sorulmuştu.
"Evet, yıkanmalıdır!" diye cevap verdi. Sonra, ihtilam olduğunu gorup de, yaşlık goremeyen kimseden soruldu:
"Ona gusul gerekmez" dedi. Ummu Suleym (radıyallahu anhĂ‚) sordu:
"Bunu kadın gorecek olursa, kadına gusul gerekir mi?'' Buna da:
"Evet! Kadınlar, erkeklerin emsalleridir!'' diye cevap verdi.''
Ebu DÂvud, TahÂret 95, (236); Tirmizi, TahÂret 82, (113).
3713 - Yine Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Ummu Suleym (radıyallahu anhĂ‚) Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselam)'a "Ruyasında, erkeğin gorduğunu goren kadın hakkında sorarak, gusul gerekip gerekmiyeceğini oğrenmek istedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Evet! suyu gorurse!" cevabını verdi. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) (Ummu Suleym''e yonelip
"Allah hayrını versin (neler soyluyorsun)? '' diye ayıpladı. Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) (Aişe'ye yonelerek):
"Ey Aişe, bırak onu, (dilediğini sorsun!) Oyle olmasa (cocuklarda anne tarafına) benzerlik olur mu? Kadının suyu erkeğin suyuna ustun gelirse, cocuk dayılarına benzer; erkeğin suyu kadınınkine ustun gelirse, cocuk amcalarına benzer '' buyurdular.''
MusIim, Hayz 33, (314); Muvatta, TahÂret 84, (1, 51); Ebu DÂvud, TahÂret 96, (237); NesÂi, TahÂret, 131, (1,112, 113).
3714 - Muslim'in bir diğer rivayetinde şu ziyade var: ". . .Erkeğin suyu koyu ve beyazdır. Kadının suyu sarı ve akışkandır. Bunlardan hangisi ustun olur veya one gecerse, benzerlik hĂ‚sıl olur."
Muslim, Hayz 30, (311); Buhari, MenĂ‚kıbu'l-EnsĂ‚r 49.
3715 - Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "ResuIuIIah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) buyurdular ki: "Her bir kılın dibinde cunubluk vardır. Sacları yıkayın, deriyi paklayın.''
Ebu DÂvud, Taharet 98, (248); Tirmizi, TahÂret 78, (106).
3716 - Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) buyurdular ki: "Kim, yıkamadan tek bir sac kılının dibini kuru bırakırsa, ateşte nice nice azablara ducar olacaktır."
Hz. Ali (radıyallahu anh) der ki: "Bu(nu işitmem) sebebiyle başıma duşman oldum. Bu sebeple başıma duşman oldum, Bu sebeple başıma duşman oldum.'' Nitekim Hz. Ali saclarını keserdi.''
Ebu DÂvud, Taharet 98, (249).
3717 - Hz. SevbĂ‚n (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m)'a cenĂ‚betten temizlenmek hususunda sorulmuştu. Buyurdular ki: "Erkek ise, sacını acsın ve su kılların dibine varıncaya kadar yıkasın. Kadın ise, sacını(n orgusunu) acmamasının ona bir zararı yok. Başına elleriyle uc kere su avuclayıp doksun.''
Ebu DÂvud, TahÂret 100, (255).
3718 - Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) cenabetten gusledince once ellerini yıkamaktan başlardı, sonra namaz abdesti gibi abdest alırdı. Sonra parmaklarını suya batırır, onIarla sac diplerini hilallerdi. Deriyi ıslattığı kanaati hĂ‚sıl olunca tepesinden uc kere su dokerdi. Sonra da bedeninin geri kalan kısımlarını yıkardı. En sonra da ayakIarını yıkardı.''
3719 - Bir diğer rivayette: ".Suya sokmazdan once ellerini yıkayarak başlardı'' denmiştir.
3720 - Bir başka rivayette: "Sağ elini yıkayarak başlar, onun uzerine su doker, sonra sağ eliyle vucudundaki ezĂ‚'nın uzerine su doker, sol eliyle de onu yıkardı. '' denmiştir. Bu Sahiheyn'in lafzıdır.
3721 - Ebu DĂ‚vud'un bir rivayetinde şoyle gelmiştir: "Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) der ki: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m), başı uzerine uc kere su dokerdi: Biz ise, ormelerimiz sebebiyle beş kere dokerdik."
3722 - Sahiheyn'in bir rivayetinde şoyle denir: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m), cenabetten yıkandığı zaman (sut sağılan şab gibi) bir kab(ta su) isterdi. Onu eliyle tutar, başının sağ tarafını yıkayarak başlar, sonra da sol kısmını yıkardı. Sonra iki avucuyla su alır, onlarla başına dokerdi."
3723 - Buhari'nin diğer bir rivayetinde (Hz. Aişe) şoyle demiştir: "(Resulullah'ın zevcelerinden) birimiz cenĂ‚bet olduğu vakit, eliyle uc kere başının uzerine su doker, sonra eliyle uc kere sağ tarafına su doker, diğer eliyle de sol tarafın dokerdi."
Buhari, Gusl 1,15,19; Muslim, Hayz 35, (316); Muvatta, TahÂret 67, (1, 44), 80, (1,45); Ebu DÂvud, TahÂret 98, (240, 241, 242, 243, 244),100, (253); NesÂi, TahÂret 152, 153, 155, 156, 157, (1, 132-135); Tirmizi, TahÂret 76, ( 104).
3724 - Hz. Meymune (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) cenabetten yıkanırken ben O'na perde oldum, (şoyle yıkanmıştı):
Once ellerini yıkadı. Sonra sağ eliyle (kaptan) solu uzerine su dokerek fercini ve (meniden) bulaşanları yıkadı. Sonra elini duvara -veya yere- surdu. Sonra namaz abdesti gibi abdest aldı, ancak ayaklarını yıkamayı terketti. Sonra uzerine su doktu. Sonra ayaklarını cekip yıkadı. Aleyhissalatu vesselam'ın cenabetten guslu işte boyledir."
Buhari, Gusl 1, 5, 7, 8, 10, 11, 16, 18, 21; Muslim, Hayz 4, (317); Ebu DÂvud, TahÂret 98, (245); Tirmizi, TahÂret 76, (103); NesÂi, TahÂret 161, (1, 137), Gusl 15, (1, 204), 22, (1, 208).
3725 - İbnu Omer (radıyallahu anhumĂ‚) anlatıyor: "(Babam) Omer (radıyallahu anh) Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m)'a cenĂ‚betten nasıl yıkanacağını sordu. Aleyhissalatu vesselam dedi ki:
"(Kişi) sağ eli uzerine su dokerek başlar, iki veya uc kere doker (ve ovalayıp yıkar). Sonra sağ elini kaba sokar (avucladığı suyu) ferci uzerine boşaltır, bu sırada sol eli ferci uzerindedir. Dokulen su ile oralarındaki (meni bulaşığı)nı temizleninceye kadar yıkar. Sonra isterse elini toprağa koyar, sonra sol eli uzerine, temizleninceye kadar su doker. Sonra uc kere ellerini yıkar. İstinşakta bulunur (burnuna su cekip yıkar). Mazmaza yapar (ağzına su alıp yıkar). Yuzunu ve kollarını ucer kere yıkar. Başına sıra gelince meshetmez, suyu doker (ve bedeninin geri kalan kısmını yıkar).''
NesÂi Gusl 18, (1, 205, 206).
3726 - Ummu Seleme (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "(Bir gun) ey AIlah'ın Resulu! dedim. Ben cok orgusu olan bir kadınım. Hayız ve cenabetten yıkanırken orguleri cozeyim mi?''
"Hayır! buyurdular, başının uzerine, ellerinle uc kere su avuclayıp dokmen, sonra da bedenine su dokup yıkanman sana yeterlidir.''
Muslim, Hayz 58, (330); Ebu DÂvud, TahÂret 100, (251, 252); Tirmizi, TahÂret 77, (105); NesÂi, TahÂret 150, (1, 131).
3727 - Ubeyd İbnu Umayr el-Leysi anlatıyor: "Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) ye, Abdullah İbnu Omer'in, kadınlara yıkandıkları zaman orgulerini acmalarını emrettiği haberi ulaşmıştı, şoyle dedi:
"İbnu Omer 'e hayret doğrusu! Kadınlara başlarını cozmelerini emrediyormuş, bir de traş olmalarını emretmiyor mu? Ben ve Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) aynı kaptan (beraberce) yıkanırdık. Ben, başıma uc kere su dokmekten başka birşey yapmazdım (da Resulullah mudahale edip "orgulerini de coz '' demezdi)."
Muslim, Hayz 59, (331).
3728 - KatĂ‚de rahimehullah anlatıyor: "Hz. Enes (radıyallahu anh)'in bize anlattığına gore, Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m)'ın tek bir gusulle, butun hanımlarını dolaştığı olmuştur."
Buhari, Gusl 12, 24, Nikah 4, 102; Ebu DÂvud, TahÂret 75, (218); Tirmizi, TahÂret 106,
(140); NesÂi, TahÂret 170 (1,143).
3729 - Ebu RĂ‚fi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m), birgun butun hanımlarına uğradı. Her birisinin yanında ayrı ayrı yıkandı. Kendisine:
"Ey Allah'ın Resulu dedim, en sonunda bir kere yıkansanız olmaz mı?"
"(Olmasına olur, ancak) boyle yapmak daha temiz, daha hoş ve daha paktır!" buyurdular."
Ebu DÂvud, TahÂret 86, (219).
3730 - Ebu Sa'idi'l-Hudri (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) buyurdular ki: "Biriniz ehline temas eder, sonra tekrar etmek dilerse ikisi arasında abdest alsın.''
Muslim, Hayz 27, (308); Ebu DÂvud, TahÂret 86, (220); Tirmizi, TahÂret 107, (141); Nesai, TahÂret 107, (1,142).
3731 - Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) yıkanır, (sabahtan once) iki rek'at namazla sabah namazını kılardı. Gusulden sonra Aleyhissalatu vesselam'ın bir de abdest aldığını zannetmiyorum.'' Tirmizi, TahĂ‚ret 79, (107); NesĂ‚i, TahĂ‚ret 162, (1,137); Ebu DĂ‚vud, TahĂ‚ret 99, (250).
3732 - Yine Hz. Aişe anlatıyor: "Ben ve Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m), farak denen tek bir kaptan beraber guslederdik.'' Sufyan der ki: "Bir farak uc sa'dır.''
3733 - Ebu Seleme'nin yaptığı diğer bir rivayette şoyle gelmiştir: "Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) 'nin yanına girmiştim. Yanımda Hz. Aişe'nin sut kardeşi vardı. Kendisine, Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) 'in cenĂ‚betten nasıl yıkandığını sorduk. Bir sa' miktarında bir kap getirtti ve onunla yıkandı. Aişe ile aramızda bir perde vardı. (Yıkanırken) uzerine uc kere su doktu ve dedi ki:
"Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m)'ın zevceleri, sacları kulak memesi civarında olması işin saclarının başlarını alırlardı.''
Buhari, Gusl 2; MusIim, Hayz 41, 42, (319, 320); Muvatta, TahÂret 68, (1, 44, 45); Ebu DÂvud, TahÂret 97, (238); Nesai, TahÂret 144, (1, 127).
3734 - Muhammed el-BĂ‚kır rahimehullah anlatıyor: "Hz. Cabir (radıyallahu anh)'in yanında idik. Yanında gusulden soran bir grup insan vardı. Şoyle cevap verdi:
"Bir sa ' su sana yeter!'' Bir adam:
"Bana kÂfi gelmez!'' diye itiraz etti. Hz. CÂbir:
"Ama, sacı senden daha cok ve senden daha hayırlı olan zĂ‚ta yetiyordu!'' dedi. Onun burada kasdettiği "hayırlı zĂ‚t '' Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) idi."
Buhari, Gusl 3, 4; NesĂ‚i, TahĂ‚ret 144, (1,128). (İbnu Hacer, bu rivayetin Muslim'de bulunmadığını soyler).
3735 - Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Ben ve Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) sarıdan mĂ‚mul bir kaptan su alarak yıkanırdık.''
NesÂi, TahÂret, 47, (9 8, 99).
3736 - Ya 'la İbnu Umeyye (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) acıkta (izarsız) yıkanan bir adam gormuştu. Derhal minbere cıkarak, Allah'a hamd ve senĂ‚da bulunduktan sonra:
"Allah diridir ve ayıpları ortucudur, hayayı ve ortunmeyi sever. Oyleyse biriniz yıkanınca ortunsun'' buyurdu.''
Ebu DÂvud, HamÂm 2; NesÂi, Gusl 7, (1, 200).
3737 - Ebu's-Semh (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) 'a hizmet ediyordum. Yıkanmak isteyince:
"Bana enseni don!'' derdi. Ben de ensemi donerdim. Boylece ona perde olurdum.''
NesÂi, TahÂret 143, (1, 126).
3738 - Ummu Hani Bintu Ebi TĂ‚lib (radıyallahu anh) anlatıyor: "(Mekke 'nin) Fethi gununde Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselam)'ın yanına gittim. O'nu yıkanır buldum. Kızı FĂ‚tıma da bir giyecekle O'na perde yapıyordu."
Muslim Hayz 70, (336).
3739 - İbnu AbbĂ‚s (radıyallahu anhumĂ‚) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) yıkanmıştı. (Kurulanması icin) bir havlu getirildi. Onunla kurulanmayıp:
"Su(yun) ıslaklığı ile boyle (daha iyi)!'' buyurdular.''
NesÂi, Taharet 162, (1, 138).
3740 - İbnu Omer (radıyallahu anhumĂ‚) anlatıyor: "Namaz elli vakitti cenĂ‚betten gusul de yedi defa idi. Elbiseden sidiğin yıkanması da yedi defa idi. Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) (azaltmasını Cenab-ı Hak'tan) taleb ede ede namaz beş'e, cenabetten gusul bire, elbiseden sidiğin temizlenmesi bir kereye indirildi.''
Ebu DÂvud, TahÂret 98, (247).
3741 - Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Bazen Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) cenabetten yıkanır, sonra (uşumuş olarak gelip) bana sokulup benim ısıtmamı isterdi, ben de O'nu bağrıma bastırıp ısıtıyordum. Bundan dolayı ben ayrıca yıkanmıyordum."
3742 - Yine Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Resulullah cenabetten yıkanırken başını hıtmi (denen otla) yıkardı. Bununla yetinir, (hıtmili su) uzerine ayrıca su dokmezdi."
Ebu Davud, TahÂret 101, (256).
3743 - Yine Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Biz Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m)'ın beraberinde ihramlı ve ihramsız her iki durumda da buIunduk. Bu esnada saclarımız yapıştırılmış bulunduğu halde yıkanırdık.''
Ebu DÂvud, TahÂret 100, (254).
3744 - Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m), cunub olmadıkca her halimizde bize Kur'an okutup ta'lim ederdi."
3745 - NesĂ‚i'nin bir başka rivayetinde şoyle gelmiştir: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) heladan cıkınca Kur'an okutur, bizimle et yerdi. Cenabet halinden başka hicbir şey O'nunla Kur'an arasına perde olmazdı.''
Ebu DÂvud, TahÂret 91, (229); Tirmizi, TahÂret 111, (146); Nesai, TahÂret 171, (1, 144).
3746 - İbnu AbbĂ‚s (radıyallahu anhumĂ‚)'dan rivayet edildiğine gore O cunub kimsenin Kur'an okumasında bir beis gormezdi."
Rezin tahric etmiştir. Buhari bab başlığında muallak olarak kaydetmiştir. BuhĂ‚ri, (Hayz 7).
3747 - Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselam), cunubken uyumak istediği takdirde fercini yıkar ve namaz abdestiyle abdest alırdı.''
3748 - Muslim'in bir rivayetinde: ". .Yemek veya uyumak istediği zaman namaz abdestiyle abdest alırdı '' denmiştir.
3749 - Muslim'in, Abdullah İbnu Ebi Kays 'tan yaptığı diğer bir rivĂ‚yette Abdullah der ki: "Hz. Aişe (radıyallahu anhĂ‚) 'ya Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m)'ın vitir namazından sordum. '' Hadisi zikreder. Hadiste şu ibare de var:
"Hz. Aişe'ye: "Resulullah cunubken ne yapardı, uyumadan once yıkanır mıydı? Veya yıkanmadan once uyur muydu?'' diye sordum. Bana şu cevabı verdi: "Bunların hepsini yapardı. Bazan yıkanır ve sonra uyur, bazan abdest alır ve uyurdu." Bunu işitince:
"Bu meselede genişlik koyan Allah'a hamdolsun!" dedim..."
3750 - Ebu DĂ‚vud 'un rivĂ‚yetinde, Gudayf İbnu'I-HĂ‚ris der ki: "Hz. Aişe (radıyallahu an hĂ‚)'ye sordum:
"Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m) cenabetten gecenin başında mı yıkanırdı sonunda mı?"
"Bazan başında, bazan da sonunda yıkanırdı." dedi. Ben:
"Allahuekber! Bu meselede genişlik veren Allah 'a hamdolsun!'' dedim ve tekrar sordum.
"Vitir namazını gecenin evvelinde mi kılardı, Ă‚hirinde mi?''
"Bazan evvelinde bazan Ă‚hirinde kılardı '' dedi. Ben:
"Allahuekber! Bu meselede genişlik veren Allah'a hamdolsun!'' dedim ve tekrar sordum:
"Resulullah (aleyhlssalĂ‚tu vesselĂ‚m) Kur'Ă‚n'ı acıktan mı okurdu sessiz mi okurdu?"
"Bazan acıktan okur bazan da sessiz okurdu'' dedi. Ben:
"Allahuekber! dedim. Bu meselede kolaylık koyan Allah'a hamdolsun!''
3751 - Tirmizi ve Ebu DĂ‚vud 'un bir rivayetinde de şoyle gelmiştir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), cunubken uyur ve hic suya dokunmazdı."
Tirmizi der ki: "Hz. Aişe'den, Aleyhissalatu vesselam'ın uyumazdan once abdest aldığı da rivayet edilmiştir ve bu rivayet en sahih olanıdır."
3752 - Nesai'nin bir rivayetinde: "Resulullah aleyhissalatu vesselam yemek veya icmek istediği zaman ellerini yıkar sonra yer icerdi" denmiştir.
Buhari, Gusl 27, 25; Muslim, Hayz 21, (305, 307); Muvatta, Taharet 77, (1, 47, 48); Ebu DÂvud, TahÂret 88, 90 (222, 223, 224, 226, 228); SalÂt 343, (1437); Tirmizi, TahÂret 87, (118, 119); NesÂi, TahÂret 163, 164, 165, 166 (1,138-139), Gusl 4, 5, (1, 199).
3753 - İbnu Omer (radıyallahu anhumĂ‚) anlatıyor: "Omer İbnu'l-Hattab (radıyallahu anh), geceleyin Cunub olduğunu, (ne yapması gerektiğini) sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Abdest al, uzvunu yıka, sonra uyu!" buyurdular. "
Buhari, Gusl 27, 25; Muslim Hayz 25, (306); Muvatta, TahÂret 76 (1, 47); Ebu DÂvud, TahÂret 87, (221); NesÂi, TahÂret 167, (1,140) ; Tirmizi, TahÂret 88, (120). Bu metin Sahiheyn'e aittir.
3754 - Nafi rahimehullah anlatıyor: "İbnu Omer radıyallahu anhumĂ‚, cunubken uyumak veya yemek istediği zaman, yuzunu ve dirseklerine kadar ellerini yıkar, başını mesheder, sonra yer veya uyurdu.''
Muvatta, Taharet 78, (1, 48).
3755 - Ebu Hureyre (radıyallahu anh)'nin anlattığına gore: "Resulullah (aleyhissalatu vesselĂ‚m) Medine sokaklarından birinde kendisine rastlamıştır. Ebu Hureyre bu sırada cunup olduğu icin, Aleyhissalatu vesselam'ın nazarından sıvışarak gidip yıkanır gelir. Gelince Aleyhissalatu vesselam:
"Ey Ebu Hureyre neredeydin?'' diye sorar.
"Ben cunubtum, pis pis sizinle oturmak istemedim'' cevabında bulunur. Aleyhissalatu vesselam:
"SubhÂnallah! (bilmez misin ki) musluman pis olmaz!" ferman eder.
Buhari, Gusl 23, 24; Muslim, Hayz 115, (371); Ebu DÂvud, TahÂret 97, (231); Tirmizi, TahÂret 89, (121); NesÂi, TahÂret 172, (1, 145, 146).
3756 - Huzeyfe İbnu'I-YemĂ‚n (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m)'la bir gun karşılaştığımızda cunub idim, hemen yolumu cevirip gidip yıkandım. Bilahare gelince:
(Boyle sizi gorunce alelacele sıvışmamın sebebi) cunub olmam idi!' dedim. AleyhissalĂ‚tu vesselam:
"Musluman (cenabetle) pis olmaz ki!'' buyurdular.''
3757 - NesĂ‚i 'nin rivayetinde hadis şoyledir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselĂ‚m), Ashabından bir erkekle karşılaşınca onu mesheder ve ona dua ediverirdi. Bir gun erken vakitte AleyhissalĂ‚tu vesselam'ı (sokakta) gordum. Hemen yolumu ondan cevirdim. (Eve gidip yıkandıktan sonra) guneş yukselince yanına geldim. Bana:
"(Sabahleyin) seni gormuştum, hemen yolunu benden cevirdin!'' buyurdular. Ben de acıkladım:
"Cunku ben cunubtum (bu halde) bana dokunmanızdan korktum.''
"Şurası muhakkak ki dedi AleyhissalĂ‚tu vesselam, mu'min necis olmaz!''
Muslim, Hayz 116, (372); Ebu DÂvud, Taharet 92, (230); NesÂi, TahÂret 172, (1, 145).
3758 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor. "Namaza kalkılıp saflar duzlenmişti ki Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m geldi, namazgĂ‚hına gecti. O anda cunub olduğunu hatırları. Bize: "Yerinizde durun!" deyip, hemen ayrılıp yıkanmaya gitti. Gusledip donunce başından henuz su damlıyordu. Tekbir getirdi, namaza durdu, beraber namaz kıldık..."
3759 - Ebu Bekre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m, sabah namazını kıldırmak uzere (mescide) girmişti. Eliyle "Yerinizde durun!" diye işaret buyurdu (ve cıktı). Sonra başından su damladığı halde geri geldi ve cemaate namazlarını kıldırdı." 3760 - Bir rivayette: "...Namazıa tamamlayınca: "Ben de bir insanım. (İlk geldiğimde) cunubtum" buyurdu" denmiştir.
Buhari, Gusl 17, Ezan 24, 25; Muslim, Mesacid 157, (605); Muvatta, Taharet 79, (1, 48); Ebu Davud, Taharet 94, (234, 235); Nesai, İmamet 14, (2, 81, 82).
3761 - Suleyman İbnu Yesar rahimehullah anlatıyor: "Hz. Omer radıyallahu anh halka sabah namazını kıldırdı ve arkadan Curuf nam mevkideki arazisine gitti. Orada, elbisesinde meni bulaşığı gordu.
"Biz dedi, yağlı yeyince, damarlarımız gevşedi (bu yuzden ihtilam olduk)."
Derhal yıkandı ve elbisesinde gorduğu meni bulaşığını da yıkadı. Sonra, namazını iade etti."
3762 - Bir başka rivayette "meni" kalimesinden sonra şu ibare yer alır: "Halkın işini uzerime alalıdan beri ihtilam olmaya başladım" dedi. Derhal yıkanıp elbisesinde gorduğu bulaşığı yıkadı. Sonra kuşlukta guneş tam olarak yukselince namazını kıldı."
Muvatta, Taharet 80, 81, 82, (1, 49).
HAYIZLI VE NİFASLI KADINLARIN YIKANMASI
3763 - Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Ensardan bir kadın, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a hayızdan nasıl yıkanacağını sordu. Bunun uzerine, Aleyhissalatu vesselam da nasıl yıkanacaksa oyle emretti ve dedi ki:
"Miske bulanmış bir (bez, pamuk vs.) parcası al. Onunla temizlen!"
"Onunla nasıl temizleneceğim?" diye kadın tekrar sordu. Resûlullah:
"Onunla temizlen!" buyurdu. Kadın tekrar etti: "Nasıl?"
Resûlullah:
"SubhĂ‚nallah! temizlen!" dedi. (Baktım ki anlamıyor kadını kendime cektim ve: "O parcayı, kan bulaşığına tatbik et" dedim.."
Buhari, Hayz 13, 14, İ'tisam 24; Muslim, Hayz 60, 61, (332); Ebu Davud, Taharet 122, (314, 315, 316); Nesai, Taharet 159, (1, 135 - 137).
3764 - Diğer bir rivayette: "...misklenmiş bir parca al, uc kere yıka!" buyurdu. Sonra Aleyhissalatu vesselam utanarak yuzunu cevirdi" denmiştir.
Bu Sahiheyn'in metnidir.
3765 - Muslim'in diğer bir rivayetinde metin şoyledir: "Esma -ki Bintu Şekel'dir- radıyallahu anha, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a, hayızdan nasıl yıkanacağını sormuştu. Şoyle cevap verdi:
"Sizden biri, suyunu ve sidresini alır, sonra temizlenir, ve temizliğini de guzel yapar. Sonra başına suyu doker, başını şiddetli şekilde eliyle ovalar, ta ki su sacın diplerine kadar ulaşsın. Sonra uzerine su doker. Sonra misklenmiş bir (bez) parcası alır, onunla temizlenir!"
EsmĂ‚: "Onunla nasıl temizlenir?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Subhanallah! Onunla temizlen!" dedi. Hz. Aişe radıyallahu anha -sanki sozunu gizlemek isteyerek (fısıldayarak)- kadına: "Onu kan bulaşığına tatbik et" dedi. Esma der ki: "Cenabetten yıkanma hususunda da sordum. Bana: "Su al, temizlen ve temizliği guzel kıl veya temizliği mubalağalı yap, sonra başına su dok ve onu ovala, ta su diplerine varıncaya kadar. Sonra uzerine su dok!" dedi. Aişe radıyallahu anha devamla der ki: "Ensar kadınları ne iyi kadınlardı, haya onların dinlerini oğrenmelerine mani olmadı."
Muslim, Hayız 61, (332).
3766 - Umeyye İbnu Ebi's-Salt, Beni Gıfarlı -isminde zikrettiği- bir kadından nakleder ki, kadın şoyle demiştir: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m, beni devesinin doşune serilen ortunun uzerine bindirdi." Kadın devamla der ki: "Allah'a yemin olsun, sabahleyin indi ve deveyi ıhtırdı. Ben de terkiden indim... Ortude benden bulaşan kan vardı. Bu benim ilk hayız kanım idi. Gorunce deveye doğru sıcradım ve utandım.. Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m bendeki bu hali farkedip, kanı da gorunce:
"Neyin var? Belki de hayız oldun?" buyurdular. Ben "Evet!" dedid. Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m: "Oyleyse (hayız gorenlerin tedbirlerine başvurarak) kendine cekiduzen ver. Sonra da bir su kabı al, icerisine tuz at. Sonra ortuye değen kanı yıka, sonra bineğine don!" ferman buyurdular.
Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m Hayber'i fethettiği zaman ganimetten bize de bağışta bulundu.
(Umeyye Bintu Ebi's-Salt) der ki: "(Gıfarlı sahabiyye), suyuna tuz katmadan hayız kanını yıkamazdı. Olduğu zaman cenazesinin yıkanacağı suya da tuz atılmasını vasiyet etmiştir."
Ebu Davud, Taharet 122, (313).
CUMA VE BAYRAM GUSLU
3767 - Ebu Sa'id radıyallahu ahn anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Cuma guslu her muhtelime (buluğa erene) vacibtir. Misvaklanması, bulduğu takdirde koku surunmesi de oyle:"
Buhari, Cuma 2, 3, 12, Ezan 161; Şehadat 18; Muslim, Cuma 5, (846); Muvatta, Cuma 4, (1, 102); Ebu Davud, Taharet 129, (341); Nesai, Cuma 6, 8, (3, 92 - 93).
3768 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh derdi ki: "Cuma gunu gusletmek, her muhtelim'e (buluğa ermiş kimseye) tıpkı cenabet guslu gibi vacibtir."
Muvatta, Cuma 2, (1, 101).
3769 - Bera İbnu Azib radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Muslumanların cuma gunu yıkanmaları, uzerlerine hak olmuştur. Her biri ailesinin kokusundan surunsun. (Koku) bulamazsa, su onun surunme maddesi olsun. Yani hem yıkansın hem koku surunsun, koku yoksa, artık, su (yıkanma) ile yetinsin."
Tirmizi, Salat 381, (525).
3770 - Ubeydullah İbnu's-Sebbak rahimehullah'tan gelen bir rivayette, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m cumalardan birinde şoyle buyurmuştur: "Ey muslumanlar! Bu oyle bir gundur ki, Allah TeĂ‚la Hazretleri onu (sizlere) bayram kılmıştır, oyleyse yıkanın. Kimin yanında bir tiyb (surunme maddesi) varsa ondan surunmesinde bir zarar yoktur. Size misvakı da tavsiye ediyorum."
Muvatta, Taharet 113, (1, 65 - 66); İbnu Mace, İkametu's-Salat 83, (1098). (İbnu Mace'de rivayet mevsuldur).
3771 - İbnu Omer ve Ebu Hureyre radıyallahu anhum anlatıyor: "Cuma gunu, Omer İbnu'l-Hattab hutbe verirken, Osman İbnu Affan mescide girdi. Omer radıyallahu anh minberden ona seslendi: "Vaktin farkında mısın, (niye cumaya geciktin!)"
Hz. Osman:
"Bugun meşguliyetim vardı. Eve gelir gelmez ezanı işittim. Abdest almanın dışında bir oyalanmam da olmadı!" acıklamasında bulundu.
Hz. Omer radıyallahu anh:
"Keza abdest(le yetinmen de bir eksiklik). Biliyorsun, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m bize yıkanmayı da emretmişti."
3772 - Ebu Hureyre'nin bir hadisinde: "(Hz. Omer, Hz. Osman'a "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'ın: "Biriniz cumaya giderken yıkansın" dediğini duymadın mı?" demiştir.
Buhari, Cuma 4; Muslim, Cuma 3, (845); Muvatta, Cuma 3, (1, 101, 102); Ebu Davud, Taharet 129, (340); Tirmizi, Salat 255, (493).
3773 - İkrime rahimehullah anlatıyor: "Iraklılardan bir grup kimse İbnu Abbas radıyallahu anh'a gelerek: "Cuma gunu gusletmek vacib midir ne dersin" diye sordu. İbnu Abbas şu acıklamayı yaptı: "(Farz değil), ancak temizliğe cok uygundur ve gusleden icin pek hayırlıdır. Yıkanmayan uzerine de vacib değildir. Ben size guslun nasıl başladığını anlatayım: "İnsanlar meşakkatli işler yapıyorlar ve yunlu elbiseler giyiyorlardı. Calışmaları coğunlukla sırtlarında yuk taşımak şeklinde oluyordu. Mescidleri dardı ve tavan alcaktı, yani arîş (denen uzeri hurma dallarıyla ortulmuş cardak) şeklindeydi. Sıcak bir gunde Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m (minbere) cıktı. Cemaat yun elbiselerin icinde terlemişti. (Terleri sebebiyle) onlardan cıkan kokular ortalığı sardı ve herkesi rahatsız etti. Koku Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a da uzanınca: "Ey insanlar, bu gun gelince yıkanın. Ayrıca herkes, bulabildiği en guzel kokuyu surunsun!" buyurdular."
İbnu Abbas acıklamasına devam etti: "Bilahare Cenab-ı Hakk'ın lutfu yetişti (bolluk arttı), herkes yunluden başka elbiseler giydiler, calışmaları hafifledi, mescidleri genişletildi. Birbirlerini rahatsız eden terlerin bir kısmı ortadan kalktı."
3774 - Sahiheyn'in TĂ‚vus'tan kaydettikleri rivayette, TĂ‚vus der ki: İbnu Abbas radıyallahu anhuma'ya sordum: "Halk, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'ın: "Cuma gunu yıkanın, başlarınızı da yıkayın, cunub olmasanız dahi!. Ayrıca koku da surunun!" buyurduğunu soyluyorlar, (ne dersiniz, doğru mudur?)"
İbnu Abbas şu cevabı verdi: "Guslu emretmesi doğrudur. Kokuya gelince, o hususta bir şey bilmiyorum!"
Ebu Davud, Taharet 130, (353); Buhari, Cuma 6; Muslim, Cuma 8, (848).

Ebu Bekr der ki: "Bu hadisi (Hz. Aişe'den) onun azadlı bir cariyesi rivayet etmiştir."
VUCUDDA SU DEĞMEDİK KURU YER
6155 - İbnu AbbĂ‚s radıyallahu anhĂ‚ anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m cunublukten yıkanmıştı. Gusulden sonra bir parca yerin kuru kaldığını farketti. Bunun uzerine perceminden (akıttığı su ile) orayı ıslattı."
İshĂ‚k, rivayetinde: "O kuru yerin uzerine sacını sıktı" demiştir."
6156 - Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Bir adam, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gelerek: "Ben cenabetten yıkanmış, sonra da sabah namazını kılmıştım, sonradan, bedenimde tırnak kadar bir yere suyun değmemiş olduğunu farkettim (ne yapayım?)" dedi. AleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m: "Eğer, orayı (ıslak) elinle meshetseydin bu sana yeterliydi" buyurdular." 3775 - Semure İbnu Cundeb radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Cuma gunu kim abdest alırsa bununla (o, sunneti yerine getirmiş, fazilete ermiş) olur ve (sunneti yapmış olma) nimetine erer. Ama cuma gunu kim de guslederse (bilsin ki) gusul daha faziletlidir."
Ebu Davud, Taharet 130, (354); Tirmizi, Salat 357, (497); Nesai, Cuma 9, (3, 94).
3776 - Yahya İbnu Said rahimehullah anlatıyor: "Bana ulaştığına gore, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m şoyle buyurmuştur: "Sizler, gunluk iş takımınızdan haric bir de cuma takımınız olsa ne kaybedersiniz?"
Muvatta, Cuma 17, (1, 110); Ebu Davud, Salat 219, (1078); İbnu Mace, İkametu's-Salat 83, (1095).
3777 - NĂ‚fi' rahimehullah der ki: "İbnu Omer radıyallahu anhuma ihramlı olmadıkca yağlanıp kokulanmadan cumaya gitmezdi."
Muvatta, Cuma 17, (1, 110).
3778 - İbnu Omer radıyallahu anhuma'nın, Fıtır bayramında, musallaya gitmezden once yıkandığı rivayet edilmiştir.
Muvatta, Iydeyn 2, (1, 177).
3779 - Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Her musluman yedi gunde bir kere yıkanmalıdır, bu gun de cuma gunu olmalıdır."
Nesai, Cuma 8, (3, 93).
OLUNUN YIKANMASI VE OLU YIKAYANIN YIKANMASI
3780 - Ummu Atiyye el-Ensariye radıyallahu anhĂ‚ anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m, kızı (Zeyneb radıyallahu anha) vefat ettiği zaman yanımıza girdi ve: "Onu sidreli su ile uc veya beş veya -gerek gorurseniz- daha fazla yıkayın. Sonuncu yıkamaya kafûr koyun. Yıkama işini bitirdiniz mi bana haber verin!" buyurdu. İşimiz bitince Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'ı cağırdık. Bize kendi izarını verdi ve: "Ona, once bunu sarın!" dedi."
Buhari, Cenaiz 12, 8, 9, 10, 11, 13 - 17; Muslim, Cenaiz 36, (939); Muvatta, Cenaiz 2, (1, 222); Ebu Davud, Cenaiz 33, (3142 - 3146); Tirmizi, Cenaiz 15, (990); Nesai, Cenaiz 28, 30 - 36, (4, 28 - 32).
3781 - Bir diğer rivayette: "Onu uc, beş, yedi ve daha fazla olmak uzere tek olarak yıkayın. Sağ tarafından ve abdest uzuvlarından yıkamaya başlayın" buyurdu" denmiştir. aynı rivayette Ummu Atiyye radıyallahu anha: "Yıkayan kadınlar, Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'ın kızının başına uc orgu yaptılar. (Şoyle ki): Once sacının orgulerini bozdular sonra yıkadılar, en sonda tekrar uc orgu yaptılar."
Sufyan der ki: "Orgunun ikisi yanda biri alnında idi."
Buhari, Cenaiz 12, 8, 9, 10, 11, 13 - 17; Muslim, Cenaiz 36, (939); Muvatta, Cenaiz 2, (1, 222); Ebu Davud, Cenaiz 33, (3142 - 3146); Tirmizi, Cenaiz 15, (990); Nesai, Cenaiz 28, 30 - 36, (4, 28 - 32).
3782 - Bir diğer rivayette: "Biz sacına uc orgu ve orguleri arkasına koyduk" denmiştir.
Buhari, Cenaiz 12, 8, 9, 10, 11, 13 - 17; Muslim, Cenaiz 36, (939); Muvatta, Cenaiz 2, (1, 222); Ebu Davud, Cenaiz 33, (3142 - 3146); Tirmizi, Cenaiz 15, (990); Nesai, Cenaiz 28, 30 - 36, (4, 28 - 32).
3783 - Ummu Kays Bintu Mihsan radıyallahu anha anlatıyor: "Oğlum olmuştu. Bu sebeple cok uzuldum. Onu yıkayan kimseye: "Oğlumu soğuk su ile yıkama, oğlumu oldureceksin!" dedim. Bunun uzerine UkkĂ‚şe İbnu Mihsan radıyallahu anh hemen Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gidip benim soylediklerimi haber verdi. Resûlullah tebessum buyurup: "Boyle mi soyluyor! Onun omru uzadı." Biz, onun gibi uzun yaşayan bir başka kadın bilmiyoruz" dedi."
Nesai, Cenaiz 29, (4, 29).
3784 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m: "Kim olu yıkarsa, yıkansın" buyurdular." Ebu Davud'un rivayetinde: "Kim de cenaze taşırsa abdestlensin" ziyadesi mevcuttur.
Ebu Davud, Cenaiz 39, (3161); Tirmizi, Cenaiz 17, (993).
3785 - Naciye İbnu Ka'b anlatıyor: "Hz. Ali radıyallahu anh dedi ki: "Ebu Talib olunce Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gelip: "DalĂ‚lette olan ihtiyar amcan oldu" dedim. Bana: "Git babanı gom! Sonra, bana gelinceye kadar hicbir şey yapma!" buyurdular. Ben de gidip gomdum ve Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gelip haber verdim. Bunun uzerine bana yıkanmamı emir buyurdular ve yıkandım.. Sonra bana dua ediverdi (ancak duayı ezberleyemedim)"
Ebu Davud, Cenaiz 70, (3214); Nesai, Taharet 128, (1, 110), Cenaiz 84, (4, 79).
3786 - Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Resûlullah, dort şeyden dolayı guslederlerdi: Cenabet, cuma, hacĂ‚mat, olu yıkamak."
Ebu Davud, Cenaiz 39, (3160).
3787 - Nafi anlatıyor. "İbnu Omer radıyallahu anhuma, Said İbnu Zeyd'in bir oğluna mubaşereten tahnit yaptı ve (kabre) taşıdı. Sonra mescide girip, abdest almaksızın namaz kıldı."
Buhari, Cenaiz 8, Bab başlığında senetsiz olarak rivayet etmiştir. Muvatta, Taharet 18, (1, 25).
3788 - Abdullah İbnu Ebi Bekr İbni Muhammed İbni Amr İbni Hazm anlatıyor: "Hz. Ebu Bekr'in hhanımı Esma Bintu Umeys radıyallahu anhuma vefat ettiği zaman Hz. Ebu Bekr'i yıkadı. Sonra (dışarı) cıkıp, cenazenin yanında hazır bulunan muhacirlere: "Ben orucluyum. Şu gun de, cok soğuk bir gun. Bana gusul gerekir mi?" diye sordu. Hepsi birden, "Hayır!" dediler."
Muvatta, Cenaiz 3, (1, 223).
MUSLUMAN OLUNCA GUSUL
3789 - Kays İbnu Asım radıyallahu anh anlatıyor: "Musluman olmak arzusuyla Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gelmiştim. Bana su ve sidre ile yıkanmamı emir buyurdu."
Ebu Davud, Taharet 131, (355); Tirmizi, SalÂt 429, (605); Nesai, Taharet 127, (1, 109).
Tirmizi ve Nesai'nin bir rivayetinde: "(Kays) musluman oldu. (Resûlullah) ona yıkanmayı emretti" denmiştir.
3790 - Useym İbnu Kesir İbni Kuleyb an ebihi an ceddihi'nin anlattığına gore (ceddi Kuleyb), Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a gelerek: "Musluman oldum!" der. Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m: "Ustunden kufur sacını at!" der ve traş olmasını soyler. Useym'in babası dedi ki: "Bana bir başka (sahabi)nin bildirdiğine gore Aleyhissalatu vesselam, beraberinde olan bir diğerine de: "Uzerindeki kufur tuyunu at ve sunnet ol!" buyurmuştu."
Ebu Davud, Taharet 131, (356).
HAMMAM HAKKINDA
3791 - Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m kadınları da erkekleri de halmama girmekten nehyetmişti. Sonradan izarlarına sarınmış olarak erkeklerin girmesine izin verdi."
3792 - Bir başka rivayette şoyle denmiştir. "Hz. Aişe radıyallahu anha'nın yanına, Şamli kadınlardan bir grup girmişti. Hz. Aişe: "Sizler herhalde, hanımları hamamlara giren bolgedensiniz!" dedi. Kadınlar: "Evet!" diye cevap verdiler. Hz. Aişe: "Ama ben Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'ın: "Elbisesini evinden haric bir yerde cıkaran her kadın, mutlaka Allah'la kendi arasındaki perdeyi yırtmış olur" dediğini işittim" buyurdu.
Ebu Davud, Hammam 1, (4009, 4010); Tirmizi, Edeb 43, (2803, 2804).
3793 - Abdullah İmnu Amr İbni'l-As radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Size Acem diyarının fethi muyesser olacak. Oralarda hammam denen evlere rastlıyacaksınız. Sakın ola erkekler onlara izarsız girmesinler. NifĂ‚s veya hastalık hali dışında kadınların oralara girmesine izin vermeyin."
Ebu Davud, Hammam 1, (4011).
3794 - Hz. CĂ‚bir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Allah ve ahiret gunune inanan kimse izarsız hammama girmesin. Kim Allah'a ve ahirete inanıyorsa, bir ozru olmadan hanımını hammĂ‚ma sokmasın. Kim Allah'a ahirete, inanıyorsa uzerinde icki bulunan sofraya oturmasın."
Tirmizi, Edeb 43, (2802); Nesai, Gusl 2, (1, 198).
KADININ ARTIĞI İLE GUSUL
6072 - Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m ve ehli; tek bir kapta yıkanıyorlardı. Onlardan biri, arkadaşının (guslettiği suyun) artığı ile yıkanmazdı."
KADIN VE ERKEK AYNI KAPTAN GUSLEDER
6073 - CĂ‚bir İbnu Abdillah radıyallahu anh anlatıyor: "Hz. Peygamber aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m ve zevceleri tek bir kaptan (su alarak) yıkanırlardı."


CUNUBKEN ABDESTSİZ UYUNUR MU
6136 - Ebu Saidi'I-Hudri radıyallahu anh'ın anlattığına gore, "Kendisi geceleyin cunub olur, o halde uyumak ister. Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m ise, ona abdest alıp oyle uyumasını emreder."
HER KILIN DİBİNDE CENABETLİK
6137 - Hz. Ebu Eyyub radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Beş vakit namaz, cuma namazına kadar cuma namazı, emanetin edası, arada cereyan eden (kucuk gunahlara kefarettir."
Ben: "Emanetin edası nedir?" dedim.
"Cenabetten gusuldur. Zira her kılın dibinde (yıkanması gereken) cenabetlik vardır" buyurdular."
KADIN İHTİLAM OLUR MU?
6138 - Havle Bintu Hakim radıyallahu anhĂ‚'nın anlattığına gore, "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'a "Ruyasında erkeğin gorduğu şeyi goren kadının hukmunu sormuş, AleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m da kendisine: "İnzal vaki olmadıkca gusul gerekmeyeceğini, tıpkı inzal olmadıkca erkeğe de gusul gerekmediği gibi" şeklinde cevap vermiştir."
6139 - Amr İbnu şuayb an ebihi an ceddihi radıyallahu anhuma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "İki hitan (sunnet mahalli) birbirine kavuştu, (erkek uzvunun) baş kısmı kayboldumu gusul vacip olur (inzal şart değildir)."
GUSUL SIRASINDA PERDE
6140 - İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m buyurdular ki: "Sizden kimse acık arazide veya kendisini ortmeyen bir dam ustunde gusul yapmasın. O kimseyi gormese de, kendisi (ruhaniler tarafından) gorulmektedir."
HAYIZLI NASIL YIKANIR?
6145 - Hz. Aişe radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m, ben adetli iken, bana: "Sacını(n orgulerini) coz ve yıkan" dedi."
Hz. Ali, kendi rivayetinde: "Başını coz" demiştir."
AVRETE BAKMAMAK
6154 - Hz. Aişe radıyallahu anhĂ‚ anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalĂ‚tu vesselĂ‚m'ın fercine hic bakmadım -veya "gormedim.-"