islamiyetten once arap yarımadasının durumu

İslamiyet'ten evvel Araplar bilgisizlik ve hurafeler peşinde gidiyorlar, zengin, kabilesi kuvvetli olanlar bu durumda olmayanlara gore daha ustun sayılıyorlardı, kuvvetli zayıfı daima eziyordu. Hak haklının değil kuvvetlinin prensibi gecerliydi. Kız cocukları diri diri toprağa gomuluyordu. Kur'an-ı Kerim'in ifadesiyle fitne ve fesat yerleri ve gokleri kaplamıştı.
Ka'be Hz. İbrahim ve oğlu İsmail tarafından Allah'ın emriyle yapilmıştır. Ka'be yapıldığı ilk gunden itibaren kutsal sayılmış ve her zaman bu kutsallığı devam etmiştir. Ancak Araplar zamanla hak dinden uzaklaşarak Ka'be'nin icini ve avlusunu putlarla doldurmuşlardı. Şehrin teşekkulu onceye uzanırsa da Mekke şehrinin medeni anlamda kurucusu Hz. Peygamberin dedelerinden Kusaidir. Bu zat Ka'be civarını parselleyip evler yaptirmış mahalleler kurdurmuştur. Ka'be ile ilgili sidanet, sikayet ve rifade vazifeleri yerine getiriliyordu. Zemzem kuyusu Ka'be civarında zaman zaman kabileler arasmda meydana gelen mucadeleler yuzunden kapanmışken Peygamberimizin dedesi Abdulmuttalib yeniden keşfetmiş ve Zemzem Kuyusunu yeniden gun yuzune cıkarmıştir. Ote yandan Peygamberimizin doğumundan sonraki aylara tesaduf eden gunlerde Ka'be Habeşistan'lı bir Hıristiyan olan Yemen valisi Ebrehe'nin askeri hucumuna uğramış, ancak yanında getirdiği buyuk til saldırıya katılmamıştı. Ote yandan Cenab-ı Allah, ebabil kuşlarının gagalarından atılan cakıl taşlariyle Ebrehe ordusunu perişan etmiş, Ebrehe de yara alarak Yemen'e donmek zorunda kalmış, ancak ulkesine donmeden olmuştu. Hak Teala kendi Beyt'ine hucum eden bir kustahı boyle cezalandırmıştı ve bu olay tarihe ibret dersi olarak gecmişti.