Kar ve Soğukta Yuzlerce Hikmetler Var
Bediuzzaman Said Nursî Risaliyesinde
Kar, soğuk, ateş, yağmur gibi nevilerin yuzer hikmetleri, maslahatları icinde bazı dikkatsiz ve ihtiyatsızlar, su-i ihtiyarlarıyla kendileri hakkında şer yapsa...
Eğer denilse, Bu dunyadaki musîbetler, cirkinlikler, şerler; ihatalı rahmete munÂfîdir, bulandırıyor.
El- RisÂle-i Kader gibi Nurun risÂlelerinde bu dehşetli suale tam cevap verilmiş. Onlara havale ile, kısacık bir işareti şudur:
Herbir unsurun, her bir nevin, her bir mevcudun, kulli ve cuzî muteaddit vazifeleri ve o her bir vazifenin cok neticeleri ve meyveleri var. Ve ekseriyet-i mutlakası, maslahat ve guzel ve hayır ve rahmettirler. Ve az bir kısmı, kabiliyetsizlere ve yanlış mubaşeret edenlere veya ceza ve terbiyeye mustehak olanlara veya cok hayırları sunbul vermeye vesile olanlara rast gelir; zahirî, cuzi bir şer, bir cirkinlik olur, bir merhametsizlik gorunur. Eğer o cuzî şer gelmemek icin rahmet tarafından o unsur, o kullî mevcud o vazifesinden men edilse, o vakit butun hayırlı, guzel sair neticeleri vucud bulmaz. Bir hayrın ademi şer ve bir guzelliğin bozulması cirkinlik olması itibariyle, o neticeler adedince şerler, cirkinlikler husul bulur. Demek, birtek şer gelmemek icin yuzer şerler, merhametsizlikler irtikab edilir ki, butun butun hikmete, maslahata, rububiyetteki rahmete muhalif duşer.
MeselÂ, kar, soğuk, ateş, yağmur gibi nevîlerin yuzer hikmetleri, maslahatları icinde bazı dikkatsiz ve ihtiyatsızlar, su-i ihtiyarlarıyla kendileri hakkında şer yapsa, mesel elini ateşe soksa, Ateşin hilkatinde rahmet yoktur dese, ateşin had ve hesaba gelmeyen hayırlı, maslahatlı, merhametli faydaları onu tekzib edip ağzına vurur.
Hem, insanın hodgÂm hevesÂtı ve suflî ve akıbeti gormeyen hissiyatı, kÂinatta cereyan eden rahmaniyet ve hakimiyet ve rububiyet kanunlarına mikyas ve mehenk ve mizan olamaz. Kendi Âyinesinin rengine gore gorur. Merhametsiz siyah bir kalb, kÂinatı ağlar, cirkin, zulum ve zulumat suretinde gorur. Fakat, imÂn gozuyle baksa, yetmiş guzel hulleler giymiş bir Cennet hurisi gibi, rahmetler ve hayırlar ve hikmetlerden dikilmiş yetmiş binler guzel libasları birbiri ustune giymiş, daima guler, rahmetle tebessum eder bir insan-ı ekber ve ondaki insan nevini bir kÂinat-ı suğra ve her bir insanı bir Âlem-i asgar muşahede eder. Butun ruh u canıyla, Elhamdulillahi Rabbil-Âlemin. Er-Rahmanir-Rahîm. MÂliki yevmid-dîn der.
ŞuÂlar, (yeni tanzim) s. 952
Haber Kaynağı: YeniAsya