Uhud savaşı kısaca



Bedir savaşında yenilen muşrikler bir yıl sonra da 3000 kişilik bir kuvvetle Medine uzerine yuruduler. Peygamberimiz muşriklerin bu saldırısına karşı 1000 kişilik bir ordu ile duşmanı
Uhud dağında karşıladı. Bir mudafaa savaşı olan Uhud Savaşında Peygamberimizin (sallÂllÂhu aleyhi ve sellem) mubÂrek dişi kırıldı, mubÂrek yuzu kanadı ve mubÂrek dudağı yaralandı. Hz. Hamza şehid edildi. Bundan başka MuhÂcir ve EnsÂr’dan yetmiş sahÂbî şehid oldu. Uhud Savaşından sonra hicretin dorduncu yılında Beni Nadir gazÂsı yapıldı. Daha onceden Peygamberimizle (sallÂllÂhu aleyhi ve sellem) anlaşma yapan Yahudi kabilelerinden Beni Nadir kabilesi Uhud Savaşından sonra Peygamberimize (sallÂllÂhu aleyhi ve sellem) suikast yapmaya kalkışarak anlaşmayı bozdular. Munafıkların kendilerini destekleyeceklerini soylemeleri uzerine anlaşmayı yenilemeye yanaşmayan Beni Nadir kabilesi ile yapılan savaşta, bu kabile Medine’den cıkarıldı. Boylece muslumanların Medine’deki durumu daha da kuvvetlendi. Hicretin dorduncu yılında muşrikler, Medine’den cıkarılan Yahudiler ve munafıklar cok tehlikeli bir hal almışlar, her fırsatta saldırmaya hazırlanıyorlardı. Peygamberimiz (sallÂllÂhu aleyhi ve sellem) bu duşmanlara karşı korunma ve savunma tedbirleri aldı. Bir taraftan da İslÂmiyyeti yaymak icin cevrede bulunan kabilelere EshÂb-ı kirÂmdan heyetler gonderiyordu. Onlar da gittikleri yerlerde İslÂmiyeti anlatıyor, insanları imÂn etmeye davet ediyorlardı. Medine civarında bulunan iki kabile Peygamberimize (sallÂllÂhu aleyhi ve sellem) elci gondererek kendilerine İslÂmiyeti oğretmek uzere muallim (oğretmen) istediler. Bu istek uzerine EshÂb-ı kirÂmdan on kişi gonderildi. Recî’ denilen yere vardıklarında 200 kişilik bir duşman hucumuna uğrayan bu heyetten 8 kişi şehid oldu. Bu hadîseye “Recî’ vakası” denir. Yine Necid şeyhi Ebû Bera’nın Medine’ye gelip kendilerini irşad icin muallimler istemesi uzerine irşad icin EshÂb-ı kirÂmdan 70 kişilik bir heyet gonderilmişti. EshÂb-ı Suffa’dan olan bu irşad heyeti “Bir-i MÂûne” denilen yere vardıklarında, Necidliler verdikleri teminata rağmen ihanet ederek uzerlerine gonderdikleri bir ordu tarafından yetmişini de şehid ettiler. Bu hadîse de “Bir-i MÂûne faciası” adı ile bilinmektedir. Şarap (icki) icmeyi harÂm kılan Âyet-i kerîme de hicretin dorduncu yılında indi. Peygamberimiz (sallÂllÂhu aleyhi ve sellem) bu yılda Hz. Umm-i Seleme ile evlendi. Hz. Ummî Seleme’nin kocası Uhud Savaşında yaralanmış, sonra da vefÂt etmişti. Peygamberimiz (sallÂllÂhu aleyhi ve sellem) ihtiyar ve cocukları olan Hz. Ummu Seleme’yi kendisine nikÂhlayarak zor durumdan kurtarıp himayesine aldı.