TilÂvet secdesi ile ilgili hadislerde, secde edenin abdestli olacağına dair bir işaret yoktur. Secde ayeti okunduğunda Resulullah’la beraber yanında kim bulunuyorsa hep birlikte secde ederlerdi. Onların hicbirinden Resulullah’ın kendilerine, “abdest alın” diye emrettiği naklolunmadı. Aynı anda hepsinin abdestli bulunması ise uzak bir ihtimaldir. Aynı şekilde onunla beraber (Mekkeli) muşrikler de secde ediyordu (Bkz: Buhari, Sucûdu’l-Kur’Ân, 4). HÂlbuki onlar pistir, dolayısıyla abdestleri sahih bile değildir. Yine Buhari’nin rivayetine gore Hz. Omer’in oğlu Abdullah, abdestsiz olarak tilavet secdesi yapardı.

İbn Hacer’in Fethu’l-BÂrî adlı kitabında konu ile ilgili şu bilgiler yer almaktadır:

“TilÂvet secdesinin abdestsiz olarak yapılmasının caiz olduğu konusunda Abdullah İbn Omer’e, Şa’bî”den başka kimse tÂbi olmamıştır.” Bu haberi İbn Ebî Şeybe sahih bir senetle tahric etmiştir. Yine İbn Ebî Şeybe’nin Ebû AbdurrahmÂn es-Sulemî’den tahric ettiğine gore; “Abdullah İbn Omer secde ayetini okur, abdestsiz olduğu halde kıbleye de donmeyerek yuruduğu halde ve îm ile secde ederdi.”

Yukarıda soylenenler Maide suresinin 6. ayetine uygundur. O ayette Allah Teala, abdesti namaz kılmak icin şart koşmaktadır. Tilavet secdesi ise her ne kadar namazdan bir parca gibi gozukse de gercekte namaz değildir. Dolayısıyla abdestsiz olarak yapılmasında bir sakınca yoktur.