Kur'an'ı Hz. Osman doneminde yapılan calışmalar hakkında bilgi
BuhÂrî yukarıda ozetlenen derleme faaliyetiyle ilgili rivayetten sonra Hz. Osman
zamanında yapılan “tek harfe indirerek birden fazla nusha yazdırma” işi hakkındaki bilgiyi
de Enes b. MÂlik’ten aktarmıştır. Hicrî 25. yılda Hz. Osman’ı bu faaliyete iten sebep,
Ermenistan ve Azerbaycan fetihlerinde bulunan Huzeyfe b. YemÂn’ın, evine bile
uğramadan doğruca halifenin huzuruna cıkarak kendine orada olup biteni anlatmasıdır.
Huzeyfe’nin verdiği bilgiye gore ceşitli bolgelerden savaşa iştirak eden muslumanlar
bu savaş esnasında, Kur’Ân’ı farklı okuma yuzunden birbirlerine duşmuşler, sert
tartışmalara girmişler, hatta bazıları kendilerinden farklı okuyanları ağır bir şekilde
suclamışlardı.
Farklı okuma sebebi, Hz. Ebû Bekir zamanında yazılan nushada “yedi harf”in
bulunması, bu bakımdan bolge ve kabileler arasında farklı okumalara imkÂn hÂsıl olması ve
bazı sahÂbîlerin ozel nushalarında –Kur’Ân’dan olmayan– bir kısım acıklayıcı kelimelerin
bulunması idi. Huzeyfe bu ihtilÂfın tefrikaya, bolunup parcalanmaya, kitap uzerinde
şuphelerin oluşmasına sebep olacağından korkmuş, halifeden duruma mudahale etmesini
rica etmişti. Bunun uzerine halife yine Zeyd b. SÂbit başkanlığında dort kişiden oluşan bir
heyet kurmuş, heyete daha once yazılan mushafı ve Kureyş lehcesini esas alıp diğerlerine
(diğer harfler) yer vermeden birkac nusha mushaf yazmaları, yani ana nushadan birkac
kopya cıkartmaları emrini vermiştir. Heyet yedi nusha yazmış, Halife Osman bunları İslÂm
ulkesinin yedi bolgesine gondermiş, ayrıca bunların doğru okunmasını sağlamak uzere
uygulayıcılar da gorevlendirmiştir (gorevlilerin isimleri icin bk. İbrÂhim et-Tûnisî, Delîlu’l-hayrÂn,
s.12). Halife bundan sonra Kur’Ân’ın bu nushalardaki şekil ve lehceye gore yazılıp
okunmasını, ona uymayan farklı lehcelerden kelimelerle acıklamaları ihtiva eden ozel
yazmaların yok edilmesini istemiştir.
Allah TeÂlÂ’nın Kur’Ân-ı Kerîm’i koruma vaadinin bir tecellisi olmalıdır ki, bu ilk
nushaların gonderildiği bolgelerde yaşayan muslumanlar, o mushafları esas alarak onların
aynı olan bircok Kur’Ân nushası yazmışlar; ayrıca İslÂm tarihinin her doneminde ve butun
İslÂm ulkelerinde cok sayıdaki musluman tarafından Kur’Ân-ı Kerîm ezberlenmiş, boylece
bu kutsal emanetin hicbir değişikliğe uğramadan sonraki nesillere intikali sağlanmıştır.
Hz. Osman’ın anılan heyete hazırlattığı yedi nushanın Âkıbetine gelince, bu
konudaki bilgiler net olmamakla birlikte bunların en az ucunun gunumuze kadar geldiği
kabul edilmektedir. Bu uc nushadan biri Osmanlılar’ın Medine’den cıkarken yanlarında
getirdikleri ve halen Topkapı Sarayı Muzesi’nde bulunan nushadır. İkincisi Timur’un
Şam’dan alıp goturduğu nushadır ve halen Taşkent’te bulunmaktadır. Ucuncusu ise
İngilizler’in Moğol hukumdarlarının sarayından alıp goturdukleri ve Londra India Office
Kutuphanesi’ne koydukları nushadır (Hamîdullah, Kur’Ân Tarihi, s. 87).
İlk mushaflar konusunda değerli bilgiler veren Osman Keskioğlu’na gore de Medine
mushafı gunumuze kadar gelmiştir. Kûfe mushafının 1689’da Suriye’de olduğu hakkında
kesin bilgiler vardır. Şam mushafı son zamanlara kadar korunmuş olup Suriyeli Abdulhakîm
Efgånî tarafından resim yapar gibi aynen kopya edilen bir nushası Şam’da bulunmaktadır.
Taşkent’te bulunan nushanın ise Hz. Osman’ın mushafı olup olmadığı konusunda farklı
goruşler vardır (Kur’Ân Tarihi, s. 245-252).
Kur'an'ı Hz. Osman doneminde yapılan calışmalar hakkında bilgi
Dini Bilgiler0 Mesaj
●21 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Kur'an'ı Hz. Osman doneminde yapılan calışmalar hakkında bilgi
-
13-09-2019, 07:17:37