Hz. Davut (a.s.) Hayatı Ozet
Hz. Davut (a.s) peygamber olmadan once kavmi tarafından tanınan bir insandı. Yuce Allah sonra onu peygamber secti ve hukumranlık verdi. Kavmi tarafından tanınması savaşta gosterdiği başarısından dolayıydı. Dilerseniz once Davut (a.s)ın un kazanmasına sebep olan bu savaştan soz edelim.
İsrail oğulları komşuları Filistinlilerle şiddetli bir savaşa tutuldular. Calud isminde cok namlı, yiğit bir kafirin idaresinde bulunan Amalika kabilesi İsrail oğullarını perişan etti. Cocuklarını kadınlarını esir aldılar ve İsrail oğullarını yurtlarından cıkardılar. İcleri yangın, kızgın olan İsrail oğulları peygamberlerine başvurdular. Ki bu peygamber Kuranı kerimde ismi verilmemiş ancak Musa (a.s( dan sonra gelen bir peygamber olduğu belirtilmiştir. Ona dediler ki:
- Bize bir hukumdar gonder, Allah yolunda savaşalım. Peygamberleri:
- Ya uzerinize farz edilirde savaşmamazlık ederseniz? Dedi. Onlar:
- Neden Allah yolunda savaşmayalım? Yurtlarımızdan cıkarıldık, cocuklarımızdan ayrı bırakıldık. Dediler
Bunun uzerine peygamberleri onlara:
- İşte Allah, size hukumdar olarak Talutu gonderdi dedi. Onlar:
- O nasıl bize hukumdar olabilir ki, halbuki biz hukumdarlığa ondan daha layığız o malca da bir bolluk verilmiş biri değil dediler. Peygamberleri:
- Onu Allah size hukumdar olarak secmiş, bilgi ve fizikce artırmıştır, hem Allah hukumdarlığı dilediğine verir. Allah geniş mulk sahibi, her şeyi bilendir. Dedi. Haberiniz olsun onun hukumdarlığının alameti, icinde sizlere Rabbinde bir rahatlık ve Musa ve Harun ailesinin bıraktıklarından bir kısmı bulunan bir sandığın gelmesi olacaktır. Onu melekler getirecektir. Eğer inanan kişilerseniz elbette size bunda kesin bir delil vardır demiştir.
Talut ordusuyla hareket ettiği zaman:
- Allah sizi bir ırmakla deneyecek kim ondan icerse benden değildir. Kim ondan icmezse işte o bendendir. Ancak eliyle bir avuc alanlara izin var dedi. Derken oraya varır varmak pek azı haric hepsi ondan ictiler. Talut ve beraberinde iman edenler beraberinde ırmağı gectiler. Diğerleri; yani kana kana su icinler: bizim bu gun Calut ve ordusuyla savaşacak gucumuz yok dediler. Allaha ulaşacaklarına inananlar ise: nice az bir topluluk, Allahın izniyle sayıca cok bir topluluğu yenmiştir. Allah sabırlılarla beraberdir. Dediler. Muminler calut ve ordusuna karşı meydana cıktıklarında şoyle dediler:
- ey bizleri yetiştiren rabbimiz, uzerimize sabır yağdır, ayaklarımıza sebat ve dayanıklılık ver ve bizi kafirler topluluğuna karşı zafere ulaştır.
Yuce Allah muminlerin duasını kabul etti. Sayılarının azlığına rağmen kalabalık kafir topluluğunu tamamen dağıttılar. Hz. Davut (a.s) azılı kafir hukumdarı Calutu oldurunce; kafir ordusu iclerine kurt giren koyun surusu gibi darmadağınık olmuşlardı. Bu olay Davut (a.s)ın un kazanmasına sebep olmuştu.
Yuce Allah Kuranı Kerimde peygamberlere mucizevi ozellikler verdiğinden soz eder. Yuce Allah Davud peygambere de dağlara ve kuşlara Hz. Davud (a.s) la birlikte Allahı tesbih etmelerini emretti. Ayrıca demiri eritip mum gibi yumuşatmayı sonrada ona istediği şekli vermeyi oğretti. Davud (a.s) yumuşattığı demirden butun bedeni ortecek zırhlar yapardı. Boylece savaşta kendini ve askerlerini koruma altına almıştı. Tarihte ilk zırh yapan insan Hz. Davud (a.s) dır.
Sevgili arkadaşlar Allahu Teala Kuranı Kerimde peygamberler kıssası anlatırken her peygamberde ayrı ahkam ayetlerini vurgulamıştır. Muslumanlar adil olmalı, adaletle hukmetmeli. Kişisel cıkarları, zaafları, kızgınlıkları bir mumini adaletle hukmetmekten alıkoymamalı. Adil hukmun şartlarında biride on yargıya kapılmadan tarafların her ikisini de dinlemektir.
Bir gun iki komşu bahce sahiplerinden birinin koyunları diğerinin bahcesine girer, sebzelerini yer, bostanı dağıtır. Dahası ağaclara da zarar verir. Bahcesinin mahvolduğunu goren bahce sahibi ofkeyle komşusuna gidip zararının hesabını ister. İster ama koyunlarının sahibi oralı bile olmaz. hayvandır ne yaptığını bilmez. Ben ister miydim senin bahcen zarar gorsun; hayvanların yaptıklarından hic kimseyi sorumlu tutamazsın. Der. Bahce sahibi hakkını aramak icin Hz. Davud (a.s)a baş vurur. Hz. Davud koyunların, bahce sahibine tazminat olarak odenmesi hukmunu verir. Bu kararı duyan Davud (a.s)ın oğlu Suleyman (a.s):
- Ey babacığım ben bu meselede şoyle hukum veriyorum. Bahce koyunların sahibine teslim edilsin. Onu dunku bozulmamış haline getirinceye kadar calışıp ıslah etsin. O zamana kadarda koyunlar bahce sahibine teslim edilsin, onların sutunden yununden yararlansın.
Hz. Davud (a.s) oğlunun hukmunu cok beğenir. Her ikisi birden kendilerine hukum ve ilim veren yuce Allaha hamd ederler.
Yuce Allah Kuranı Kerimde peygamberlere mucizevi ozellikler verdiğinden soz eder. Yuce Allah Davud peygambere de dağlara ve kuşlara Hz. Davud (a.s) la birlikte Allahı tesbih etmelerini emretti. Ayrıca demiri eritip mum gibi yumuşatmayı sonrada ona istediği şekli vermeyi oğretti. Davud (a.s) yumuşattığı demirden butun bedeni ortecek zırhlar yapardı. Boylece savaşta kendini ve askerlerini koruma altına almıştı. Tarihte ilk zırh yapan insan Hz. Davud (a.s) dır.
Denizcilikle gecinen halka Hz. Davud:
- istediğiniz gun cumartesi, o gun avlanmak yasak, o gun Allaha ibadet edin.
Coğunluğu verdiği soze sadık kalmak istemiyordu. Gozleri hep denizde ki balıklarda idi. Yuce Allah onların yoldan cıkmaları nedeniyle cumartesi o bolgeye suruyle balık yollayıp diğer gunler azaltarak deniyordu. Kafirler, muşrikler buna dayanamazlar; muminler her şeyin Allahdan geldiği bilincinde, verdikleri sozde dururlar. Boylece akla kara birbirinden ayrılır.
Kafir ve muşrikler Cuma gecesinden ağlarını denize atıyor, cumartesi gecesi topluyorlardı. Yada denize bağlı havuzlar acıp cumartesi gecesi o havuzların denizle bağlantısını kesiyor, havuzda kalan balıkları avlamış oluyorlardı. Bu planlarıyla insan ancak kendini aldatabilir. Zira yuce Allah her an gorup işitir, dahası insanların icinden gecenleri bile bilir. O aldatılmaktan uzaktır.
Bir gurup mumin hic denizle ilgilenmeden vaat ettikleri gibi cumartesini yalnızca Allaha ibadetle gecirirken; diğer bir mumin gurup ilaveten Cumartesini hileli balık avlayanlara nasihat edip, yaptıklarının hatalı olduğunu, Allahdan tovbe edip vazgecmelerini soyluyorlardı. Hem de onların alaylarına, kucuk gormelerine, azarlamalarına karşılık vazgecmiyorlardı. Cunku onlar batıl ve sapıklık karşısında susmanın, bir nevi destek olmak olduğunun bilincinde idiler. Hem Allahın huzuruna batıl karşısında susmadıklarının yuk akıyla cıkmayı, hem de ola ki kafirler, Allaha karşı gelmekten sakınırlar diye duşunuyorlardı.
Kafirler ve muşrikler Hz. Davud (a.s)ın ikÂzlarına da aldırmayınca Hz. Davud:
- Allahım kavmimden bir cok insan sapıttıkca sapıttı. Benim ikÂzım onlara tesir etmiyor, lanet onların uzerine olsun. dedi.
Bunu uzerine Allah İsrail oğullarını cezalandırdı. İman etmeyenlere aşağılanmış birer maymun olun dedi de onlar bir maymun gibi başıboş yaşadılar. Zaten iman etmeyenler maymunluğa gonulden talipler. Maymundan turedik diye bangır bangır bağırıyorlar
Hz. Davut' un (a.s.) Hayatı
Dini Bilgiler0 Mesaj
●32 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Hz. Davut' un (a.s.) Hayatı
-
13-09-2019, 07:05:34