Cevre temizliğine dair ayet ve hadisler
Cevre temizliğine dair ayet ve hadisler nelerdir
Cevre temizliğine ile ilgili hadisler
Temizlik; tek yonlu tedbirlerle elde edilen bir iyilik hali değildir. Bilim otoriteleri temizliği şu başlıklarla ele almıştır.
1) Ferdî (beden-elbise-yiyecek) temizlik.
2) Ev (mutfak-banyo- tuvalet) temizliği.
3) Cevre (atıkların uygun şekilde uzaklaştırılması) temizliği,
4) Yeterli temiz su sağlanması.
Ferdî temizlik dendiği zaman, beden temizliği akla gelir. Bunlardan cilt, el, ağız, burun, goz temizliği; sac, tırnak, koltukaltı, yuz, diş ve ayak bakımı akla gelir. Dunya Sağlık Orgutu'nun, beden temizliği, el temizliği, ağız ve diş bakımının, onemi ve bunların korunma yollarına ait bilgileri mevcuttur. Fakat, Dunya Sağlık Orgutu'nun tırnakların bulaşıcı hastalıklardaki tesirine, kılların temizliğine ve bulaşıcı hastalıklardaki rolune ait ciddi yayınları yoktur. Efendimiz (sas); tırnak, sac, sakal, bıyık bakımına, koltukaltı kılları ve avret yerlerinin temizliğine onem vermiştir.
Ferdî temizliğe rağmen, insan cevreden hastalık kapabilir. Kişi ne kadar temiz olursa olsun, cevresi temiz olmadığı zaman, hicbir şeye dokunmasa bile; hava, ruzgÂr, bocekler ve diğer taşıyıcılar yuzunden hastalanabilir.
Cevre Temizliğini şu başlıklar altında toplayabiliriz:
1) Elbiselerin temizliği.
2) Yiyeceklerin temizliği (Yakın cevre).
3) Ev temizliği.
4) Sokak, cadde, mahalle, şehrin temizliği (Uzak cevre).
5) Yeterli temiz su sağlanması.
1. Elbise Temizliği
Giyim eşyalarının secim ve bakımı, enfeksiyon yonunden onem taşır. Orta Cağ'da, Avrupa'da yaşayanlar sıcak tutan ama temizlenmesi guc, yunlu giysiler giyerlerdi. O cağlarda insanlar pek yıkanmaz, giysileri kirlenir, kokar, bitlenir ya da pirelenirdi. Kokuyu gidermek icin de otlardan yapılan esans kullanırlardı. Ancak 18. yuzyılda pamuk ticaretinin başlamasıyla Avrupalılar, ilk kez ucuz, hafif, kolayca yıkanabilen ic camaşırlarına kavuştular. Ust sınıflarda ferdî temizlik yeniden onem kazandı. 19. yuzyılda ferdî temizlik iyi yaşamanın bir şartı sayılmaya başlandı. Vucut temizliği ve giyim eşyalarının daha sık değiştirilip yıkanması sonucunda, bit ve pirelerle birlikte veba ve tifus gibi hastalıklar da kayboldu.
Muslumanlarda ise, namaz kılabilmenin olmazsa olmaz şartlarından birisi de elbise temizliğidir. Dışkı ve idrar bulaşmış bir elbise ile namaz kılınamaz. Yani Muslumanlar gunde beş kez elbiselerinin temizliğini kontrol etmek mecburiyetindedirler. Temiz giyinme konusunda Peygamber Efendimiz (sas)'in şu sozu, O'nun temizliğe verdiği ehemmiyeti acıkca gostermektedir: "Beyaz elbise giyiniz. Zira beyaz elbise daha guzel ve temizlik acısından daha elverişlidir. Olulerinizi de bununla kefenleyiniz." Beyaz ve acık renkliler, uzerlerindeki kiri gosterdiğinden onların temizliğine ihtimam gostermek gerekir. Avrupa'da 19. yuzyılda temiz giyimin değeri yeni yeni anlaşılırken, Muslumanlığı gercek manada yaşayan insanlar, 7. yuzyıldan beri elbise temizliğine dikkat ediyorlardı.
2. Yiyecek Temizliği
Coğu mikrop ve parazit, ictiğimiz su ve yediğimiz yiyeceklerle bulaşır. Bunun icin annelerin ve ozellikle gıda sektorunde calışanların, yiyecekleri koruma hususunda ozel bir itina gostermeleri gerekir. Besin zehirlenmesine sebep olan bakterilerin başlıca kaynağı insandır.
İnsanların boğaz, burun, el, deri, bağırsak ve dışkısı bakteri yukludur. Tuketilen diğer bir besin kaynağı da hayvanî urunlerdir. Tuketilen hayvanî besinler, bazen bakteri yatağı olabilmektedir. Kedi, kopek vb evcil hayvanlar da bakteri yaymada oldukca tesirli olabilir. Evcil hayvanlar, dolaştıkları yerlerden bakterileri eve taşır. Sinek, bocek, haşere ve fareler de mikropları taşır ve bulaştırır. Mutfak ortamındaki copler, mikropların oluştuğu bir yerdir. Zamanında kaldırılmayan copler, bocek, sinek ve fareler aracılığı ile besinlere bakteri bulaştırabilir.
Besinlere bakteri bulaşmasını onlemek icin şunlara dikkat etmek gerekir:
- El yıkama.
- Burun temizliği.
- Tırnakların kesilmesi.
- Tuvaletten sonra ellerin iyice yıkanması.
- Yemek ve su kaplarının uzerlerini kapatmak.
İnsanın, tukuruk, hapşırık ve aksırıktan besinleri koruması gerekir. 1 gram tukurukte 100 milyon, 1 gram burun ifrazatında 10 milyon bakteri bulunmaktadır. İnsanların % 30-50'sinin burnunda besin zehirlenmesi yapan stafilococcus aureus bakterisini taşıdıkları bilinmektedir. Bu oran hastahanede calışan personelde % 65-80'e cıkmaktadır. Normalde ağız, burun ve solunum yollarında bulunan bakteriler, solunum sırasında havaya dağılır. Normal konuşmada bu dağılım azdır. Oksurme, aksırma ve yuksek sesle konuşma esnasında havaya verilen bakteri sayısı artar. Kuvvetli bir oksurmede ağızdan 5.000 damlacık cıktığı tahmin edilmektedir. Hapşırmada ise bu damlacıkların sayısı 1 milyondan fazladır. Bu damlacıklar, havada birkac saat asılı kalabilir. Besin taşıyan birisi konuşur, oksurur veya hapşırırsa, ağzındaki bakterileri, taşıdığı besine bulaştırır.
Evde oksuren birisi varsa, acık kaplara mikrop bulaştırır. Ayrıca evcil hayvanlarla, sinek, bocek ve kemirgenlerle bakteri bulaşımını onlemek icin, yiyecek ve icecek kapları kapalı tutulmalıdır. İnsanoğlu sadece apartmanlarda ve korumalı evlerde oturmamaktadır. İnsanların buyuk coğunluğu yuzyıllardır tek katlı evlerde veya cadırlarda yaşamıştır ve halen yaşamaktadır. Dolayısı ile evcil hayvanlar surekli, sinek ve kemirgenlerle ic ice yaşamaktadır. Besin kaplarının uzerlerinin ortulmesi bu zararlılardan hastalık bulaştırmasını onler. Zamanımızdaki ev ve apartmanlarda yaygın halde bulunan kalorifer bocekleri de acık kalmış yiyeceklerimize yeterince ortak olmaktadır. Ve bazı hastalıkları bulaştırmakta tesirli olmaktadır. Bunu onlemek icin; copleri zamanında mutfaklardan uzaklaştırmalı ve gıdaları evcil hayvanlardan korumalıdır.
El yıkama, burun temizliği, tırnakların kesilmesi ve tuvaletten sonra ellerin suyla yıkanması ile ilgili Peygamber Efendimiz (sas)'in emir ve tavsiyeleri beden temizliğinde koruyucu hekimliktir. Burada gıdaların bakterilerden korunmasıyla ilgili diğer hadislerini de hatırlayalım: "Kapların uzerini ortunuz. Tulumbaların ağzını da bağlayınız. Cunku senede bir gece vardır ki, o gecede veba iner. Kapağı olmayan her bir kabın yahut uzerinde bağı bulunmayan hicbir tulumun yanından gecmez ki, icine bu vebadan bir şey inmesin." Vebanın pirelerle bulaşmasına karşılık, veba zatureye sebep olmuşsa, o insan vebayı oksuruk ve solunum havası ile de bulaştırır. Zaten vebanın hızlı yayılması bu şekilde olur. Eskiden veba zatureye sebep olmuşsa, o kişi mutlaka olmekteydi. Avrupalı bir tabip yazdığı LÂtince bir mektupta, veba salgınında bir gecede dort bin kişinin olduğunden bahseder. Yani veba bir yere girdiği zaman, cok kısa bir zamanda yayılıyor ve hemen coğu insanın olumune neden olabiliyordu. Hadiste belirtilen, kapların ağızlarının ortulmesidir. Yalnız veba mikrobu değil, diğer mikroplar da hava yoluyla gelip acık kaba yerleşebilir. Peygamberimiz, kendisine acık bir kapta sut getirilmesi uzerine, "Uzerini kapatsanız olmaz mıydı? Bir tahta parcası ile de olsa uzerini kapatmalıydınız." buyurmuştur. Yolda uzeri acık bir kapla yiyecek taşındığında, taşıyan kişinin oksuruğuyle veya hava yoluyla mikroplar bulaşabilir.
3. Ev Temizliği
Geniş ve temiz evler salgın hastalıkların bulaşmasını azaltır. Evlerde mutfakların temiz tutulması, coplerin biriktirilmemesi onemlidir. Cunku copler bakterilerin uremesi icin ideal bir ortam oluşturur. Ayrıca bocekleri de davet eder. Meskenlerin gerek alan, gerekse oda sayısı itibariyle yeterli olması gerekir. Peygamber (sas)'in ev plÂnını ornek alan Musluman mimarlar, evin avlusunu binanın tamamlayıcısı olarak gormuş, avluyu evin dışa acılmış unsuru olarak kabul etmişler.
Konuyla ilgili hadisler:
"Geniş ev, durust komşu ve rahat bir binek Musluman kişinin saadetindendir."
"Meskenlerin en iyisi geniş olanıdır."
"Evin kotu olması, darlığı sebebiyle oturanlara kÂfi gelmemesi ve kotu komşularının olmasıdır."
"Cevrenizi ve evlerinizi temiz tutunuz. Yahudilere benzemeyiniz. Cunku onlar supruntuleri evlerinde biriktirirler.
"Evde cer cop, supruntu bulunduğu zaman o evden bereket kaldırılır."
"Kirli bezleri evlerinizden dışarı cıkartınız. Supruntuleri evlerinizde biriktirmeyiniz. Zira supruntuler zararlı şeylerin barınağıdır."
Hz. Omer (ra) de: "Peygamber (sas), copluklerde, mezbahalarda, hamamlarda, ağıllarda ve insanların gelip gectiği yerlerde namaz kılınmasını yasakladı." demiştir.
Dar ve kalabalık evlerde ust solunum yolu enfeksiyonları ve bulaşıcı hastalıklar cok yaygındır. İnsanlar cok yakın mesafelerde (70 cm'den aşağıda) gunluk hayatlarını surdururken damlacık yoluyla hastalık aile bireyleri arasında sık yayılır. O halde ev; geniş, temiz, coplerin bekletilmediği bir yer olmalı.
Kur'Ân-ı Kerim'de KÂbe'nin temizliğine dikkat cekilmesi cok onemlidir. KÂbe ozellikle Hac doneminde cok kalabalık olmaktadır. Salgın hastalıklar, kalabalık ortamlarda cok kolay yayılır. Kur'Ân'ın mesajı evrensel olduğundan insanın yaşadığı her mekÂnın temiz tutulmasını emreder. O halde insanların ortak kullandıkları mekÂnların temiz olmasına Kur'Ân'ın bir emri olarak dikkat etmemiz gerekir. Bu aynı zamanda hijyenin de bir gereğidir. Tarihten bugune mescitlerimizin oldukca temiz tutulduğu malumumuzdur.
4. Cevre Temizliği
Peygamberimiz cevre temizliğine gereken onemi vermiş, Muslumanlar da her zaman bu emir ve tavsiyelere uymaya ozen gostermişlerdir. Cevreyi ve su kaynaklarını kirletmeme hakkındaki hadis-i şerifleri bir kez daha hatırlayalım:
"Sizden biriniz sakın su icine idrar yapmasın. Belki o sudan sonra abdest alması veya gusletmesi icap eder. Yine sizden biriniz cunup olduğu zaman durgun suyun icine girerek yıkanmasın. O sudan bir kap ile alarak dışarıda yıkansın."
"İşlek yol uzerinde konaklamayınız (oturmayınız, yatıp kalkmayınız). Yol uzerinde abdest bozmayınız."
Efendimiz (sas); "Sakın lÂnete uğrayanlardan olmayınız," buyurunca, sahabeler, 'Bunlar kimlerdir?' diye sordular. Peygamberimiz de, "Herkesin gelip gectiği yollara, golgeliklere, su kenarlarına ve ağacların altına abdest bozup kirletenlerdir." diye cevap verdi.
5. Yeterli Miktarda Temiz Su Sağlanması
Dunya Sağlık Orgutu (WHO) temiz ve yeterli suya ulaşma hakkını temel insan hakkı kabul etmiştir: "Butun insanların, sosyal ve ekonomik durumu ne olursa olsun, temel ihtiyaclarını karşılayacak temiz ve yeterli miktarda icme suyu elde etmeye hakkı vardır."(Birleşmiş Milletler Konferansı, 1977)
Peygamber Efendimiz (sas)'in bu konferanstan 1340 yıl once, temiz icme suyu temin edilmesini teşvik eden sozlerine bakalım: "Yedi şeyin ecir ve sevabı kişiye olumunden sonra da ulaşır, defteri kapanmaz, sevap yazılmaya devam eder: İlim oğretmek, su getirmek, kuyu kazdırmak, kitap vakfetmek, olumunden sonra kendisine arkasından dua edecek hayırlı cocuk yetiştirmek..." Peygamberimiz insanlara temiz su sağlamanın sadece dunyada değil, ahirette de buyuk faydalar sağlayacağını, acık bir şekilde dile getirmiştir. Nitekim bu buyruklarla yetişen Muslumanlar, gittikleri her yerde su kanalları yapmışlardır. Mimar Sinan'ın yaptığı su yolları ve ceşmeler buna guzel bir ornek oluşturur.
Peygamber Efendimiz'in getirdiği kurallar uygulansaydı, tarihteki salgın hastalıklardan hicbiri olmayacaktı. Nitekim WHO (Dunya Sağlık Orgutu)'da, temizlik kurallarının uygulanması ile aynı sonuca varılacağını iddia etmektedir. Halbuki İslÂmiyet'in getirdiği kurallar, temiz bir hayatı mumkun kılıyordu. İslÂmiyet, insanların hayat bicimini şekillendiren bir din olarak inmiştir. Medeniyetin giremediği, girse bile etkili olamadığı ucra koşelerde yaşayan kişilerin, ferdî temizlik ve cevre temizliği konularında yeterli bilgi birikimi yoktur. Butun insanların tertemiz bir ortamda yaşama hakkı vardır. İslÂmiyet oncesi devirlerde de insanlara bu guzellikleri diğer peygamberler hediye etmişti.
Alıntı..
Cevre temizliğine dair ayet ve hadisler
Dini Bilgiler0 Mesaj
●20 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Cevre temizliğine dair ayet ve hadisler
-
13-09-2019, 06:48:14