hz Hatice'nin Guzel Ahlak ve İffeti



Hz. Hatice, ustun iffetinden dolayı, Musluman olmadan evvel "TÂhire" lakabıyla anılmış, "KubrÂ" sıfatı ise Rasulullah'ın en buyuk hanımı olması nedeniyle sonraki donemlerde kullanılmıştır

Evlatlarına karşı cok şefkatli idi. Ev işlerini de hakkiyle bilen bir hatundu. Peygamberimize karşı buyuk hurmeti ve sevgisi vardı. Hem peygamberliğinden once hem sonrasında Resulullah ne buyurursa itiraz etmeden kabul eylerlerdi.

Hz. Hatice, Allah(Azze ve Celle)ın selÂmına ve Rasûlullahin ovgusune nÂil olacak derecede faziletli ve şerefli bir kadındı.O, imanda, sabırda, iffette, guzel ahlÂkta, kısacası her yonu ile ornek olan bir anneydi.Rasûlullah

* Hristiyan kadınlarının en hayırlısı İmrÂnın kızı Meryem, Musluman kadınlarının en hayırlısı ise, Huveylidin kızı Haticedir *

buyurdu.Bu konudaki diğer bir hadisinin meali şoyledir:

* Dunya ve Âhirette değerli dort kadın vardır. İmranın kızı Meryem Firavunun karısı Asiye, Huveylidin kızı Hatice ve Muhammedin kızı FÂtıma *

Bir gun CebrÂil Rasûlullaha gelerek şoyle buyurdu:

* Haticeye Allah(Azze ve Celle)ın selÂmlarını soyle. Rasûlullah : Ya Hatice, bu CebrÂildir, sana Allah(Azze ve Celle)tan selam getirdi deyince, Hz. Hatice, Allah(Azze ve Celle)ın selamını buyuk bir memnuniyetle kabul etti ve CebrÂile de iadei selÂmda bulundu *

Hz. Hatice (s.a) iffet ve edebinden dolayı hicbir zaman isteklerini doğrudan Allah Resulune (s.a.a) soylemiyordu. İsteklerini genelde bir oneri niteliğinde nihai bir saygıyla Allah Resulune (s.a.a) bildiriyordu.
Bunun uzerine Hz. Hatice (s.a) Allah Resulune (s.a.a) şoyle arz etti: “Ey Allahın Resulu! Senden bir isteğim var. Kızım Fatıma aracılığıyla o isteğimi sana bildirmek istiyorum. Bu isteğimi direk senden istemekten hay ediyorum.
Bu sozlerin ardından Allah Resulu (s.a.a) evden dışarı cıktı. Sonra Hz. Hatice (s.a) kızı Fatımayı (s.a) yanına cağırdı ve şoyle buyurdu: “Sevgili yavrum, babana soyle ki annem kabrinden korkuyor. Vahiy indiği sırada uzerine giydiği elbisesini kefen yapıp mezarıma koysun. Hz. Fatıma (s.a) babasının yanına gelerek annesinin isteğini iletti. Allah Resulude (s.a.a) o elbiseyi Hz. Haticeye (s.a) yolladı. Hz. Fatıma (s.a) elbiseyi annesine verince Hz. Haticenin vucudunu tarifsiz bir mutluluk kapladı. Sonrasında ise mutmain bir kalp ve huzur icinde gozlerini fani dunyaya kapattı. Resul-i Ekrem (s.a.a) huzun dolu kalbiyle Haticenin (s.a) kefen, hanut ve gusul işlerine başladı. Hz. Haticeyi kefenlemek istediğinde Cebrail-i Emin (a.s) nazil oldu ve şoyle dedi: “Ey Allahın Resulu, Allah selam soyluyor ve buyuruyor ki Haticenin (s.a) kefen işleri bize ait ve onun kefeni cennet kumaşından olacaktır. Bu haber Allah Resulunun (s.a.a) kalbini ferahlattı. Bunun uzerine Allah Resulu (s.a.a) ilk once verdiği o elbiseyi kefen yaptı ve uzerine de Cebrailin getirdiği cennet kefenini giydirdi. Sonra yanındaki akraba ve dostlarıyla birlikte Hz. Haticenin mubarek cenazesini annesi Hz. Aminenin de defnedildiği Cennetul Muallaya teşyi etti. Orada Hz. Hatice (s.a) icin bir kabir hazırlandı, Allah Resulu (s.a.a) kabre indi ve uzandı. Sonra Hz. Haticeyi o mezara koydu ve uzerini toprakla orttu. Hz.Hatice'nin Ahlaki uzerine

bence ornek sayfa DDDDDDDDDDd