Kur'An'In Kıraatleri





Peygamber Efendimize indirilen, FÂtihadan başlayıp NÂs sûresinin sonuna kadar Mushaflarda yazılan, tevÂturle nakledilen, tilÂvetiyle ibÂdet edilen, kendisine has ozellikler taşıyan ve benzerinin yapılması konusunda herkesi Âciz bırakan ilÂhî kelÂm şeklinde tanımlanan KurÂn-ı Kerîmin lafızlarında, harflerinde ve edasındaki değişik rivÂyet hususuna, diğer bir ifadeyle kelimelerdeki med, kasır, hareke, sukûn, nokta ve irab bakımından değişik okumaya “kıraat denilir. Bu hususta kucuk farklılıklar olsa da oluşumların esası/mihveri birdir. AshÂb-ı kirÂmdan bu hususta hem senetleri sahih, hem de tevÂtur derecesine ulaşmış rivÂyetler “yedi tarîk/kıraat (yedi okunuş şekli) toplandı ki, bunlara ıraat-i Seba denilmiştir.
Sonra buna senedi sahih olmakla beraber tevÂtur derecesine ulaşmasında ihtilaf edilen uc kıraat daha ilave edilerek kıraatler 10a yukselmiş ve hepsine birden “Kıraat-i Aşere denilmiştir.
Her kıraatin bir imamı ve meşhur olan iki rÂvisi vardır. Dunyada genellikle Turkiyedeki gibi Kıraat-i Âsım ve RivÂyet-i Hafs tarîki okunur. Kuzey Afrikanın bir cok yerinde Kıraat-i NÂfi ve RivÂyet-i Verş, Sudanda Ebû Âmir Kıraati okunur. Diğer kıraatlerin ayrıca okuyucusu kalmamışsa da bir ilim olarak muhafaza edilmekte ve oğretilmektedir. Gunumuzde de şere oğrenip okuyanlar bu 10 kıraati tatbik edip okumaktadırlar.
CenÂb-ı Hak bizleri KurÂnı Kerîmin lafzından ve mÂnasından faydalandırsın. Her an KurÂn-ı Kerîmin feyiz pınarından kana kana icmeyi nasip eylesin (Âmin).

kaynak:iskenderpaşa