Namazın da esası ve ozu Allah'ı zikirdir. Cenab-ı Hak Âyet-i kerimede, “Beni anmak icin namaz kıl.” buyurmak suretiyle namazdan maksadın zikir olduğunu ifade ediyor. Yine Cuma Suresi'nin 9. Âyetinde “Cuma gunu namaz icin ezan okunup nida edildiği vakit Allah'ın zikrine koşun.” buyrulması namazın zikir mÂnÂsında kullanıldığını beyan etmektedir.
Esasen namaz, zikrin butun mÂnÂlarını kÂmil olarak ifade eden bir ibadettir.
Namaza iftitah tekbiri ile girilir. Hemen ardından icinde tesbih, tahmid, tenzih ve tevhid bulunan Subhaneke okunur: “Allah'ım seni her turlu eksiklikten tenzih ederim. Hamd sanadır. İsmin ve şanın yucedir. Senden başka ilah yoktur.”
Rukûda, “Subhane Rabbiyel Azim - Pek buyuk olan Rabbim, her turlu eksiklikten munezzehsin.” diyoruz. Bu, Allah'ı noksan sıfatlardan tenzih manasında pek buyuk bir zikirdir.
Secdede, “Subhane Rabbiyel Ala - Pek yuce olan Rabbimi her turlu eksiklikten tenzih ederim.” demekteyiz. En acık mÂnÂsıyla Allah'ı zikir secde halinde kendini gostermektedir. Yine aynı şekilde, rukûdan secdeye, secdeden kıyama giderken hep “Allah-u Ekber” diye tekbir getirilir ki, tekbir Allah'ın yuceliğini, azametini ifade eden en guzel bir zikirdir.
Her rekatta okunması vacip olan Fatiha Suresi de Allah'a hamd ile, “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah'adır.” diye başlamaktadır. Hamd hem bir zikirdir, hem de şukrun ifadesidir.
Rukûdan sonra, “Semiallahu limen hamideh.” “Allah kendisine hamdedeni duydu. Rabbimiz, hamd senindir.” denir. Bu noktada Allah'a yakınlığın bir ifadesi olan ihsan gerceği karşımıza cıkmaktadır. Namazda, zikirle birlikte Allah'a yakınlık hali de en bariz şekilde yaşanır.
Namazın icinde salat u selam da getirmekteyiz. Bu bizzat Rabbimizin bir emridir. Tahiyyatta, “Ey Peygamber, selam sana, Allah'ın rahmeti ve bereketi uzerine olsun, Allah'ım Muhammed ve Âline salat kıl (merhamet et).” demekteyiz.
Selam verdikten sonra okunan, “Allahumme entes selamu...” ibaresi zikir kelimelerinden başka bir şey değildir. Namazdan sonra otuz ucer defa “Subhanellah”, “Elhamdulillah”, “Allahu Ekber” demek hem sunnettir ve hem de zikrin acık bir ifadesidir.
Ayrıca kıyamdayken okunması farz olan KurÂn Kerim Âyetleri de başlı başına bir zikirdir. Namazın şekli de zikri sembolize eder. Varlık dunyasına goz atıldığında gorulur ki, dağlar kıyam halinde, bitkiler kokleriyle secde halinde, hayvanlar rukû halinde Allah'ı zikretmektedirler. Namaz butun mahlukatın zikrini cem etmesi sebebiyle, Allah'ı zikrin bariz bir ifadesidir. Bu noktada “Beni hatırlamak icin namaz kıl.” emrini daha iyi kavramaktayız.
Namazdaki huşu, huzur, şuur ve kalbin uyanıklığı zikri ifade eder. Zikir şuuruna ermeden, gaflet icinde kılınan namaz, ağzından cıkanı kulağı duymayan insanın haline benzer. Bu gibiler hakkında Resûlullah Efendimiz, “Nice namaz kılanlar vardır ki, onların namazlarından nasipleri yorgunluk ve zahmetten başka bir şey değildir.” buyurmuştur. Allah bu halden hepimizi muhafaza buyursun.
__________________
Namaz ve Zikir
Dini Bilgiler0 Mesaj
●33 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Namaz ve Zikir
-
13-09-2019, 05:49:02