ALLAH (c.c)
Hakiki (gercek) ve mutlak (kayıtsız, şartsız) olarak «VAR» ve «BİR» olan; eşi, benzeri ve ortağı asla bulunmayan Yuce Rabb'imizin has (ozel) ve en buyuk ismi şerifidir. «Allah» Lafzı Celali, diğer mubarek isimlerinin delalet ettiği butun vasıfları, sıfatları ihtiva eder, ve «Vacibu'l-Vucud» olan Yuce Rabb'imizin İsm-i Azam'ı (en buyuk adı) olduğu hususunda İslam bilginlerinin ittifakı vardır. «Allah» Lafzı Celali; Kur'an'ı Kerim'de, diğer mubarek isimlerinden cok olarak 2800 defa zikredilmiştir. Sonra 960 defa ile «Rab» İsm'i şerifi gelir. Bundan sonra, en cok zikredilenler sırasıyla «Rahman», «Rahim» ve «MÂlik» İsmi şerifleridir.
er-RahmÂn (c.c)
Dunyada; mumin ve kafir ayırt etmeksizin herkese merhamet eden, şefkat gosteren ve acıyan.
er-Rahîm (c.c)
Merhametli, esirgeyen, koruyan, acıyan; Ahiret'de yalnız mumin kullarına keremiyle muamelede bulunan.
el-Melîk (c.c)
Butun kainatın mutlak ve hakiki sahibi, mutasarrufu. Butun kainatın, ZÂtı'nın dışındaki butun varlıkların ezeli ve ebedi tek hukumdarı, ancak Allah Teala'dır. Kainatta, ancak O'nun iradesi, hukum ve tasarrufu gecerlidir. O'nun mulku yok olmaz.
el-Kuddûs (c.c)
Azamet ve Celaline layık olmayan her turlu noksanlıktan pek uzak ve pek temiz.
es-SelÂm (c.c)
Her ceşit arıza ve hadiselerden salim kalan ve etkilenmeyen; kullarını her turlu tehlikelerden selamete cıkaran, bahtiyar kullarına «SelÂm» etmek lutuf ve kereminde bulunan. Cenabı Hak (c.c)
, mevcut her ceşit selametin mutlak ve hakiki kaynağıdır.
el-Mu'min (c.c)
Gonullerinde iman ışığını uyandıran; Kendine sığınanlara emniyet, guvenlik, rahatlık, veren; muminleri azabından ve yaratıklarının hepsini zulumden emin kılan.
el-Muheymin (c.c)
Saltanatı hakkında dilediği gibi tasarruf eden ve her şeyi gozetip koruyan.
el-Azîz (c.c)
Hakiki ve mutlak surette kuvvet ve galebe sahibi, mağlup edilmesi asla mumkun olmayan Galip; hukumlerinde her zaman galip olan.
el-CebbÂr (c.c)
Emir ve fermanına karşı konulamayan, kırılanları tamir eden, eksikleri tamamlayan, dilediğini zorla yaptırmaya muktedir olan, her şeyde hukmunu kayıtsız ve şartsız yuruten.
el-Mutekebbir (c.c)
Buyuklukte eşi olmayan, her şeyde ve hadisede buyukluğunu gosteren.
el-Halîk (c.c)
Ceza vermekte acele etmeyen gercek ve mutlak hilm sahibi; affı, bağışlaması, hilmi sınırsız. Allah Teala, emrine karşı gelindiğinde anında gorur, bilir. Fakat gucu yettiği halde hemen cezalandırmaz, sure verir. Bu sure icinde pişman olup tovbe edenleri af ve mağfiret buyurur. Israr edenleri ise; dilerse af eder, dilerse cezalandırır.
el-BÂri (c.c)
Her şeyi bir asıldan var eden; her şeyi muhtac olduğu organ, tabiat ve surette en mukemmel ve uygun şekilde yaratan; yokluktan varlığa cıkaran, yarattıklarını birbirlerinden ceşitli şekillerde ayırt eden.
el-Musavvir (c.c)
Varlıklara suret veren, tasvir eden; onları en guzel şekilde tertip edip, en guzel surette şekillendiren.
el-Ğaffar (c.c)
Mağfireti (yarlığaması) pek cok ve kullarının ayıplarını ortucu; iyiyi, guzeli acığa cıkaran; kotuyu, cirkini orten. Gunahları ne kadar cok olursa olsun, affedilmesini can-ı gonulden isteyen kulun gunahlarını orten, acıklamayan, mağfiret eden.
el-KahhÂr (c.c)
Her şeye, her isteğini yapacak surette gucu ve kudreti yeten; hukumlerinde mutlak ve hakiki Galip ve Hakim. Allah Teala, kuvvet ve kudretiyle her şeyi icinden ve dışından kuşatmıştır. Bundan kurtulmak mumkun değildir. Cunku O, mutlak Kadir ve Galiptir. Kufur ve isyanla O'na karşı gelip de tovbe etmeyenleri oldurmek ve zelil etmek suretiyle kahredicidir.
el-VehhÂb (c.c)
Sonsuz, ceşit ceşit nimetlerini daima karşılıksız olarak ihsan eden, bağışlayan. Allah Teala, fazlının tukenmez hazinelerinden rahmet ve nimet bağışlar. O, hakiki ve mutlak Comerttir.
er-Rezzak (c.c)
Rızıkları yaratan ve kullarına bahşeden; rızıkları ve rızıklandırdıklarını yaratan, rızıklandırdıklarına rızıkları ulaştıran ve rızk elde etme sebebini meydana getiren. Rızk; faydalanılması nasib edilen her şeydir.
el-FettÂh (c.c)
Her turlu zorlukları kolaylaştıran, maddi ve manevi butun kapıları acan, en buyuk Hakim.
el-Alîm (c.c)
Bilgisi ezeli ve ebedi olan; olmuş olacak; gizli, aşikar her şeyi en iyi bilen, kendisinden hic bir şey gizlenmeyen.
el-KÂbıd (c.c)
Dilediğine rızkı daraltan, sıkan. Allah Teala, istediğinden ihsan ettiği şeyi, gonul rahatlığını alıverir. Kiminin ruhunu kabzeder, kiminin de kalbini kabzederek hayra rağbetsiz kılar.
el-BÂsıt (c.c)
Dilediğinde rızkı acan ve genişleten. Allah Teala, kimine cok rızk, kimine uzun omur verir; kiminin de kalbini acarak hayra rağbetli kılar.
el-HÂfıd (c.c)
Kafir ve facirleri alcaltan, iman etmeyenleri bedbaht eden; varlıktan yokluğa, ilimden cehle, sıhhatten hastalığa donduren. Allah Teala, dilediğini şan ve şeref sahibi iken rezil ve rusvan eder.
er-RÂfi' (c.c)
İyileri yucelten, yukarı kaldıran; zilletten izzete goturen, bataklıktan cıkaran, dereceleri artıran ve muminleri yukselten. Allah Teala, dilediğine şan ve şeref verir. Gonulleri iman ve irfan ışıklarıyla parlatır.
el-Muiz (c.c)
Dilediğine tevfik verip aziz kılan; izzet veren, şereflendiren, ağırlayan. İzzet, Allah Teala'nın verdiği bir şeref, bir irfandır.
el-Muzil (c.c)
Dilediğini hor ve hakir kılan; emir ve yasaklarına karşı koyanları zelil eden, surunduren.
es-Semî' (c.c)
Gizli, acık her şeyi hakkıyla işiten. Allah Teala, kainatın her zerresinde olan biteni, kalplerimizden gecenleri, dualarımızı, hasılı her şeyi hakkıyla işitir. Ancak, bu işitme bizim anladığımız manada değildir.
el-Basir (c.c)
Butun mevcudatta gizli-acık her şeyi kemaliyle goren. Allah Teala, kullarının yaptığı her şeyi gorur. O'nun gormediğini sanarak gunah işleyenler ne bedbahttır!
el-Hakem (c.c)
Hakiki ve mutlak Hakim; hukmeden, hakla batılın, iyi ile kotunun arasını ayıran; dunyada şerhi hukumleri inzalle ve Ahiret'te kullarının arasını faslederek hukum veren. Allah Teala'nın hukmunu bozacak hicbir kuvvet yoktur.
el-Adl (c.c)
Mutlak, hakiki, sınırsız, sonsuz adaletli, cok adil. Allah Teala, yarattığı her şeyi kendine mahsus yere koymuştur.
el-LÂtîf (c.c)
Hakiki, mutlak lutuf sahibi; lutuf kerem ve inayeti sınırsız olan, en ince işleri butun inceliklerini bilen, nasıl yapıldığına akıl erdiremeyen en ince şeyleri yapan; gorunen gorunmeyen turlu yollardan ve yerlerden ceşit ceşit faydalar, ihsanlar bahşeden.
el-Habîr (c.c)
Gerek cismani alemde, gerekse ruhani alemde olagelen her hadiseden, hareket eden her zerreden, alınıp verilen her nefesten butun ayrıntılı haberdar olan.
el-Halîm (c.c)
Ceza vermekte acele etmeyen gercek ve mutlak hilm sahibi; affı, bağışlaması, hilmi hududsuz. Allah Teala, emrine karşı gelindiginde anında gorur, bilir ama, gucu yettiği halde hemen cezalandırmaz, sure verir. Bu sure icinde pişman olup tovbe edenleri af ve mağfiret buyurur. Israr edenleri ise; dilerse af eder, dilerse cezalandırır.
el-Azîm (c.c)
Hakiki ve mutlak buyuk; buyukler buyuğu, pek azametli. Allah Teala, o kadar Azimdir ki, akıllar tasavvurdan acizdir.
el-Ğafûr (c.c)
Kullarının gunahlarını affeden, mağfireti sonsuz olan.
el-Şekûr (c.c)
Rızası icin yapılan işlere, ibadetlere karşılık daha coğunu veren; dunyada yapılan iyi ameller karşılığında Ahiret'te sonsuz nimetler ihsan eden.
el-Aliyy (c.c)
Mutlak ve hakiki Yuce; Yuceler Yucesi. Allah Teala'nın Yuceliği, bir başkasına nispetle değildir. Bu Yucelik, vacibdir, zaruridir. O'ndan başka bir «YUCE»nin bulunması mumkun değildir. Her şey; O'nun emrinde ve hukmu altındadır. O, «Zatı Eceli Ala»dır.
el-Kebîr (c.c)
Her hususda pek buyuk; Kibriya Sahibi; Buyukluğunu ancak Kendisi bilen ve buyukluğu hic bir mahluk tarafından bilinemeyen ve hic bir zaman da bilinemeyecek olan mutlak ve hakiki buyuk.
el-Hafîz (c.c)
Hakiki ve mutlak koruyucu; her şeyi belli vaktine kadar afat ve belalardan saklayan. Allah Teala, kainatı, butun yaratılmışları tayin ettiği omurleri tamamlanıncaya kadar her şeyden korur. Her şeyin hıfzı, O'na racidir.
el-Mukît (c.c)
Bedeni ve ruhi rızıkları yaratan ve mahlukatının rızıklarını onlara veren, ulaştıran; her şeye kuvvet veren.
el-Hasîb (c.c)
Mutlak ve hakiki Kafi; butun varlıkların omurleri boyunca yaptıklarını en ince tafsilat ve teferruatıyla bilip, hesabını en iyi şekilde goren. Allah Teala, Kendisine tevekkul edene Kafidir. Kıyamet Gunu, yarattıklarını hesaba cekicidir.
el-Celil (c.c)
Celal (buyukluk) ile vasıflanan, Yucelik sahibi; mutlak ve hakiki. Allah Teala'nın buyukluğu, yuceliği olculemez. Yucelik, ancak O'nundur.
el-Kerîm (c.c)
Keremi nihayetsiz derecede bol; kula istemeden ve karşılıksız olarak veren. Kulları hakkında vaadini yerine getirmesi Allah Teala'nın lutuf ve keremidir.
er-Rakîb (c.c)
Butun varlıkları her an gozeten; bilen, koruyan ve butun işleri denetleyen.
el-Mucîb (c.c)
Duaları kabul eden; istekleri yerine getiren, sıkıntıları gideren; bunları yalvarmadan bile lutuf ve keremiyle veren. Mutlak ve hakiki Vasi; ilmi, rahmeti, kudreti, af ve mağfireti geniş ve sonsuz olan.
el-Vası' (c.c)
Mutlak ve hakiki Vasi; ilmi, rahmeti, kudreti, af ve mağfireti geniş ve sonsuz olan.
el-Hakîm (c.c)
Mutlak ve hakiki Hakim: hukum ve hikmet sahibi; her şeyi hikmet uzere yaratıp, yerli yerinde yapan; butun emirleri, butun işleri hikmetlerle dolu olan.
el-Vedûd (c.c)
İyi kullarını seven; onları rahmet ve rızasına erdiren; sevilmeye ve dostluğu kazanılmaya en cok layık olan.
el-Mecîd (c.c)
Şanı yuce ve kadri buyuk; ZÂtı şerefli, işleri pek guzel, nimetli ve ihsanı hudutsuz olan.
el-BÂıs (c.c)
Peygamberler gonderen, Mahşer Gunu mahlukatı diriltip kabirlerinden cıkaran, sebep ve vesile olan.

__________________