El-Mutekebbir – المتكبر
Allah mutekebbirdir.
Bu ismin manası; Allah’ın, azameti ve buyukluğu, ancak kendi zatına layık gormesi ve her hadisede buyukluğunu gostermesidir.
Bu itibarla bu isim; depremlerle yeryuzunun sallanmasında, bulutlara başları değen dağlarda, sema denizinde yuzen yıldızlarda, ağacları kokunden koparıp savuran hortum ve fırtınalarda, gok gurlemesinde ve cakan şimşeklerde ve kendisinde buyukluk ve azamet gorunen her eserde tecelli eder.
Allah’ın nicin mutekebbir olduğunu ve buyuklenmek nicin sadece Allah’a mahsus olduğunu anlamak icin ilk once Allah’ın zatının, isim ve sıfatlarının ve fiillerinin buyukluğunu anlamak gerekir. Bu buyukluk anlaşıldığında şu hadisin sırrı da anlaşılacaktır:
“Buyukluk ridam, azamet ortumdur. Kim bunlardan birisinde bana ortaklığa kalkışırsa onu cehenneme atarım.”
Buyukluk Allah’ın zatına mahsustur.
Ne kadar buyuk ve buyukluk ifadesi varsa onun buyukluğu yanında bu ifadeler ne kadar kucuktur. Akıl, Allah’ın bu buyukluğunun mahiyetini anlamaktan acizdir ki, O’nu en iyi tanıyan gonullerin sultanı (sav) bakın onu nasıl vasfetmiş:
Ey gozlerin zatını idrak ve ihata edemediği,
Ey vasfedenlerin kendisini hakkıyla vasfedemediği,
Ey akıl ve anlayışların zatını kavrayamadığı,
Ey fikirlerin buyukluğunu anlayamadığı,
Ey azamet ve kibriya ortusu olan…
Evet akıl, Allah’ın zatının mahiyetini anlamaktan acizdir. Bu şuna benzer; Bir kitabı gorduğumuzde, onu yazan katibin varlığını biliriz ve onu kabul ederiz. Ve bu katibin ilim sahibi olduğunu biliriz. Cunku kitabı ilmiyle yazmıştır. İlmi olmayan kitap yazamaz. İrade sahibi olduğunu biliriz. Cunku yazmayı, yazmamaya tercih etmiştir. Kudret sahibi olduğunu biliriz. Cunku kalemi tutamayan kitap yazamaz. Hayat sahibi olduğunu biliriz, cunku hayatı olmayan bir kitaba katip olamaz. Ve bunlar gibi ona ait olan bir cok isim ve sıfatı biliriz.
Ancak onun kim olduğu ve boyu, kilosu, rengi gibi zatının ozellikleri hakkında fikir yurutemeyiz.
Aynen bunun gibi, şu kainat kitabı da, bu kitabı yazan Allah’ın ilmine, iradesine, kudretine, hayatına ve diğer isim ve sıfatlarına delalet eder. Ancak az onceki misalde kitabın katibi hakkında fikir yurutemediğimiz gibi, kainat kitabının katibi olan Allah’ın zatı hakkında da fikir yurutemeyiz. Zira akıllar onun zatını kavrayamaz, fikirler O’nun buyukluğunu anlayamaz ve vehimler ve hayallar O’nun kunhune ulaşamaz.
İsim ve sıfatlarında buyuktur
Allah’ın isim ve sıfatları nihayetsizdir. Kudreti, ilmi, iradesi, gormesi, işitmesi sonsuz olduğu gibi rahmeti, ihsanı, hikmeti ve diğer butun isim ve sıfatları da nihayetsizdir. Bu isim ve sıfatların buyukluğunu soz sultanı olan Efendimiz (sav) şoyle beyan buyurmuş:
Ey İlmi her şeyi kuşatan,
Ey kudreti her şeye yeten,
Ey her şeyi engelsiz goren,
Ey her sesi işiten ve cevap veren,
Ey en yuce sıfatlar ve en guzel isimler kendisine ait olan,
Ey en geniş rahmetin sahibi,
Ey daimi izzet sahibi,
Ey hakimler hakimi,
Ey adillerin en adili,
Ey ikram edenlerin en kerimi,
Ey merhametlilerin en rahimi…
Allah fiillerinde buyuktur
Bir terzi bir ağaca veya bir hayvana kac gunde elbise dikebilir? Oyle bir elbise dikmeli ki, ağac ve hayvan buyudukce elbise de buyumeli, ne bol, ne dar olmalı. Evet bir terzi değil, dunyanın butun terzileri bir araya gelse bir karıncaya elbise dikemez. Halbuki Allah her an milyonlarca bitki ve hayvana mukemmel elbiseler giydirerek elbise dikmek fiilindeki buyukluk ile mutekebbir ismini gostermektedir.
Bir boyacı bir papağanı kac gunde boyayabilir? Oyle bir boya ki, renkler birbiriyle uyumlu olup, ne solmalı, ne de dokulmeli. Evet bir boyacı değil, dunyanın butun boyacıları bir araya gelse suyun icinde yuzen bir balığa o cıkmaz boyayı vuramaz. Nerede kaldı ki bulunduğu ortama gore 7-8 farklı renge burunen ahtapotu boyayabilsinler. Halbuki Allah her mahluku en guzel renklerle boyamakla, boyama fiilindeki buyukluk ile Mutekebbir ismini gostermektedir.
Bir yonetici tek başına, yardımcısız kac kişiyi idare edebilir? Oyle bir idare ki, onların halinden haberdar olup, seslerini işiterek ihtiyaclarını gormeli. Halbuki oyle idareciler goruyoruz ki, binlerce yardımcısı olmasına rağmen kucuk bir topluluğu idare edemiyor. Şimdi bakın Allahın idaresine; kainat, intizamından mukemmel bir şehir hukmune girmiş. İcindeki her bir mahluk hikmetle idare ediliyor. Her birinin sesi işitiliyor, ihtiyacı goruluyor. İşte kainattaki mukemmel idare ile Allah idare etmek fiilinin buyukluğu ile Mutekebbir ismini gostermektedir.
Bir marangoz ağac ve tahtadan ancak bir masa veya sehpa yapabilir. Bakın sanatında dahi akılları hayrete duşuren zata; ağac ve tahtadan, renkleri, tatları, şekilleri, kokuları farklı binlerce meyveyi icad ediyor. Ve sanatla yaratmak fiilinin buyukluğu ile Mutekebbir ismini gosteriyor.
Bir heykeltıraş bir taş parcasını yontarak bir heykel yapabilmek icin aylarca calışıyor. Halbuki Allah bir su damlasından saniyede 4, gunde 300 bin insan yaratıyor. Hem de oyle taştan değil, cansız değil, hayat sahibi. Ve insanın yaratıldığı o saniyede, mikroplardan, bakterilerden, karıncalardan, sinek ve boceklerden ve diğer canlılardan hadsiz fertlerinde yaratıldığı ve yine o saniyede bir milyona yakın bitki nevlerininde yaratıldığı goz onune alınırsa Allahın yaratmak fiilindeki buyukluk ile belki Mutekebbir ismi bir nebze anlaşılır.
İşte bu fiillere, beslemek, suret vermek, hayat vermek, oldurmek ve diğer fiilleri kıyas edelim. Ve Allahın Mutekebbir ismini bir parcada olsa anlamaya calışalım.
Netice olarak Allah’ın zatının, isim ve sıfatlarının ve fiillerinin buyukluğu ve azametinden dolayı Allah Mutekebbirdir. Buyukluğu ve azameti ancak kendi zatına layık gorur.
Madem sadece Allah Mutekebbirdir ve buyuklenmek ona mahsustur. Kula duşen şu ayete kulak verip tevazu ile onun buyukluğu ve azameti karşısında hayretle ve muhabbetle secdeye kapanmasıdır;
“ Yeryuzunde boburlenerek yurume! Cunku sen ne yeri yarabilir, nede boyca dağlara erişebilirsin.” (İsra 37)
__________________
El-Mutekebbir isminin Anlamı
Dini Bilgiler0 Mesaj
●17 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- El-Mutekebbir isminin Anlamı
-
13-09-2019, 05:07:34