Murselat Suresinin Tefsiri
Dini Bilgiler0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Murselat Suresinin Tefsiri
-
13-09-2019, 04:57:14
Sureler » MURSELÂT
77/MURSELÂT-1: Vel murselÂti urfÂ(urfen).
Ardarda (marufla, irfanla) gonderilenlere andolsun.
77/MURSELÂT-2: Fel ÂsıfÂti asfÂ(asfen).
Ve de şiddetle estikce esenlere (andolsun).
77/MURSELÂT-3: VennÂşirÂti neşren.
Dağıtıp yayanlara andolsun.
77/MURSELÂT-4: Fel fÂrikÂti ferkÂ(ferkan).
Ve de ayırdıkca ayıranlara (andolsun).
77/MURSELÂT-5: Fel mulkıyÂti zikrÂ(zikren).
Ve de zikri ilka edenlere (andolsun).
77/MURSELÂT-6: Uzren ev nuzrÂ(nuzren).
(Bu yeminler), ozur olarak (mazeret olmaması) veya nezir olarak (uyarması) icindir.
77/MURSELÂT-7: İnnem tûadûne levÂkı’(levÂkıun).
Muhakkak ki vaadolunduğunuz şey, mutlaka vuku bulacaktır.
77/MURSELÂT-8: Fe izen nucûmu tumiset.
Oyle ki, o zaman yıldızların ışığı giderilmiştir.
77/MURSELÂT-9: Ve izes semÂu furicet.
Ve o zaman gok yarılmıştır.
77/MURSELÂT-10: Ve izel cibÂlu nusifet.
Ve o zaman dağlar dağılmıştır.
77/MURSELÂT-11: Ve izer rusulu ukkıtet.
Ve o zaman resûllere vakit bildirilmiştir.
77/MURSELÂT-12: Li eyyi yevmin uccilet.
(Bunlar) hangi gun icin tecil edildi (ertelendi)?
77/MURSELÂT-13: Li yevmil fasl(fasli).
Fasıl (ayırma) gunu icin (tecil edildi).
77/MURSELÂT-14: Ve m edrÂke m yevmul fasl(fasli).
O fasıl gununun ne olduğunu sana bildiren nedir?
77/MURSELÂT-15: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu, yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-16: E lem nuhlikil evvelîn(evvelîne).
Evvelkileri Biz helÂk etmedik mi?
77/MURSELÂT-17: Summe nutbiuhumul Âhırîn(Âhırîne).
Sonra diğerlerini (arkadan gelenleri) de onlara tÂbî kılarız.
77/MURSELÂT-18: KezÂlike nef’alu bil mucrimîn(mucrimîne).
Mucrimlere işte boyle yaparız.
77/MURSELÂT-19: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-20: E lem nahlukkum min mÂin mehîn(mehînin).
Sizi Biz, değersiz bir sudan yaratmadık mı?
77/MURSELÂT-21: Fe cealnÂhu fî karÂrin mekîn(mekînin).
Sonra onu sağlam bir yerde kararlı kıldık (yerleştirdik).
77/MURSELÂT-22: İl kaderin ma’lûm(ma’lûmin).
Bilinen bir sureye kadar.
77/MURSELÂT-23: Fe kadern fe ni’mel kÂdirûn(kÂdirûne).
İşte Biz, boyle takdir ettik. Bunu takdir edenler ne guzel (kudret sahibi).
77/MURSELÂT-24: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-25: E lem nec’alil arda kifÂtÂ(kifÂten).
Biz arzı toplanma yeri kılmadık mı?
77/MURSELÂT-26: AhyÂen ve emvÂtÂ(emvÂten).
Canlılara ve olulere.
77/MURSELÂT-27: Ve cealn fîh revÂsiye şÃ‚mihÂtin ve eskaynÂkum mÂen furÂtÂ(furÂten).
Ve orada yuksek sabit dağlar kıldık. Ve sizi tatlı su ile suladık (icecek su verdik).
77/MURSELÂT-28: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-29: İntalikû il m kuntum bihî tukezzibûn(tukezzibûne).
O yalanlamış olduğunuz şeye gidin!
77/MURSELÂT-30: İntalikû il zıllin zî selÂsi şuÂb(şuÂbin).
Uc catallı olan golgeye gidiniz.
77/MURSELÂT-31: L zalîlin ve l yugnî minel leheb(lehebi).
Golgelendirmez ve yakıcı aleve bir faydası olmaz.
77/MURSELÂT-32: İnneh termî bi şerarin kel kasr(kasri).
Muhakkak ki o, saray gibi (buyuk) kıvılcımlar atar.
77/MURSELÂT-33: Ke ennehu cimÂletun sufr(sufrun).
Sanki o (kıvılcımlar), sarı erkek develer gibidir.
77/MURSELÂT-34: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-35: HÂz yevmu l yentıkûn(yentıkûne).
Bu, (yalanlayanların) konuşamayacakları bir gundur.
77/MURSELÂT-36: Ve l yu’zenu lehum fe ya’tezirûn(ya’tezirûne).
Ve onlara izin verilmez ki, ozur beyan etsinler.
77/MURSELÂT-37: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-38: HÂz yevmul fasl(fasli), cema’nÂkum vel evvelîn(evvelîne).
Bu ayrılma gunudur. Sizi ve evvelkileri biraraya topladık.
77/MURSELÂT-39: Fe in kÂne lekum keydun fe kîdûn(kîdûni).
Haydi eğer sizin bir tuzağınız varsa hemen Bana karşı tuzak kurun.
77/MURSELÂT-40: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-41: İnnel muttekîne fî zılÂlin ve uyûn(uyûnin).
Muhakkak ki takva sahipleri golgelerde ve pınarbaşlarındadır.
77/MURSELÂT-42: Ve fevÂkihe mimm yeştehûn(yeştehûne).
Ve canlarının cektiği (iştah duydukları) meyveler vardır.
77/MURSELÂT-43: Kulû veşrebû henîen bim kuntum ta’melûn(ta’melûne).
Yaptıklarınız sebebiyle afiyetle yeyin ve icin.
77/MURSELÂT-44: İnn kezÂlike neczîl muhsinîn(muhsinîne).
Muhakkak ki Biz, muhsinleri işte boyle mukÂfatlandırırız.
77/MURSELÂT-45: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-46: Kulû ve temetteû kalîlen innekum mucrimûn(mucrimûne).
Yeyin ve biraz da metalanın (faydalanın). Cunku siz mucrimlersiniz.
77/MURSELÂT-47: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-48: Ve iz kîle lehumurkeû l yerkeûn(yerkeûne).
Ve onlara: “Rukû edin!” denildiği zaman rukû etmezler.
77/MURSELÂT-49: Veylun yevmeizin lil mukezzibîn(mukezzibîne).
İzin gunu yalanlayanların vay haline.
77/MURSELÂT-50: Fe bi eyyi hadîsin ba’dehu yu’minûn(yu’minûne).
Bundan başka artık hangi soze inanacaklar?
__________________