Dinin yol gostericiliğinden istifade etmeyi isteyen aileler, mutlu olur, huzurlu olur, başkalarının şoyle ya da boyle bir hayat icinde oluşları onların mutluluk ve huzurlarına golge duşuremez.
Cunku dindarlar dini olculerle bakarlar hayatlarına. Din ise mutlu kılacak, mesut edecek anlayışlar sunar kendilerine. İsterseniz gecmiş eserlerden bazı misallerle bakalım aile hayatı anlayışına. Gorelim, onlar aileyi ne turlu bir (kader) anlayışıyla ayakta tutmuşlar, nasıl bir muhakeme ve mantıkla yuvalarını yıkılmaktan korumuş, ornek olmuşlar?
Asmaî anlatıyor:
Colde gidiyordum. Bir cadırın onunde karı koca gordum. Hanım dış gorunuş bakımından guzel, adam ise cirkin, hem de fakir. Yaklaşıp imtihan yollu bir soru sormak istedim.
Dedim ki:
– Hanımefendi, ne şanssız biriymişsin sen. Baksana boylesine bir guzelliğe sahipken boylesine cirkin ve fakir birine duşmuşsun!
Kadın dudaklarını bukerek bana şoyle acı acı baktıktan sonra dedi ki:
– Sen ne kotu adammışsın ki boyle yuvamızı yıkacak sozler soyluyorsun. Bilmiyor musun ki benim evliliğimde butun selahiyet benim elimde değildir. Kaderin hissesi vardır. Kader ise asla zulmetmez. Boyle hukmetmişse munasip olanı boyledir. Sen diyebilir misin, “Hanım, kader bu adamla evlendirmiş; ama yanlış yapmış, sana zulmetmiş?”
Asmaî diyor ki:
– Diyemem dedim. Kaderin zulmettiğini soyleyemem. Elbette kader adildir. Hukmunde zulum olmaz.
– Oyle ise dedi soyle bakalım. Gercekten de ben iyi biriysem beyimin de iyi biri olması muhtemeldir ki, kader benim gibi iyi birini nasip eylemiş ona. Doğru değil mi bu?
Hanım, bundan sonra da şunları ilave eder sozlerine:
– Şimdi bana duşen, kaderin yazdığı bu yazıya razı olup muşterek hayatımızı cenneti kazanacak şekilde yaşamaktır. Ben beyimdeki olumsuzluklara sabredersem, beyim de benim gibi iyi birine sahip olduğundan dolayı şukrederse, ikimiz de cenneti kazanmış oluruz. Cennet kazandıran evlilikten daha guzel ne olabilir?
Asmaî bunları anlattıktan sonra diyor ki:
– Yuvayı dişi kuş yapar, derler. Ben buna gonulden inandım. Cadırın onundeki bu hanım oylesine bir yuva yapma dersi verdi ki omur boyu unutamam onun sozlerini.
Evet, Muslumanlarda evliliğe bakış boyle şekillenir.
Boylesine bir sağlam inanc ve anlayıştan sonra yıkılır mı aile? Medya ne kadar cazip goruntuler sergilerse sergilesin. Kotu kimseler ne turlu telkinde bulunursa bulunsun.
Burada Batılı’ların itirafları geliyor aklımıza.
Diyorlar ki:
– Musluman toplumda aile cok sağlam, nesil de kolay kolay bozulmuyor bu yuzden.
Evet, butun mesele bizi biz yapan kulturumuze bağlı kalıp ailemizi ayakta tutan olculerimize sadık oluşumuzda.
* * * İsterseniz bir de aile icinde beyin anlayışından bir ornek sunalım!
Bunu da Ebulleys anlatıyor:
– Alimin birinin hanımının cenesi cok duşuk, kendisi de beceriksizdi. Ona, ‘Ne tutuyorsun bunu, bırak gitsin.’ dediler.
Şoyle cevap verdi:
– Bırakırsam ikimiz de kaybederiz. O kaybeder. Cunku benim gibi sabırlısını bulamaz. Ben kaybederim, cunku sabrım sebebiyle kazandığım bu sevabı bulamam.
Bir ailenin hanımı oyle, beyi de boyle duşunurse elbette bu aile yıkılmaz, yuvasında yeller esmez. Asırlar boyu ayakta durur butun menfi telkin ve teşviklere rağmen.
__________________
Kari-kocaya Cennetİ Kazandiran AnlayiŞ Nedİr?
Dini Bilgiler0 Mesaj
●26 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Kari-kocaya Cennetİ Kazandiran AnlayiŞ Nedİr?
-
13-09-2019, 04:04:25