YAHYA EFENDİ
Babası ŞÃ‚mlı Omer Efendi Trabzon’da kadı iken, Yahya Efendi 1494’de doğdu. Veysel Karanî hazretlerinin soyundandır. Amasyalıdır. 1569’da İstanbul’da vefat etti. Kabri uzerine ikinci Selim HÂn tarafından turbe yapıldı. Tıp, matematik ve fizik bilgisi cok idi. Şiirleri ve divanı vardır. Trabzon’da vali olan Sultan Suleyman ile sut kardeşidir. Sultan halîfe olunca, Yahya Efendiyi İstanbul’da Beşiktaş’a yerleştirdi.

Yahya Efendi hazretlerinin elbiselerini bir Rum terzi dikerdi. İsmi Kusta Usta idi. Yahya Efendi ona zaman zaman derdi ki:

- Ey Kusta Usta! Kufur hÂlinde olman uygun değil. İmana gelsen de seninle bir kardeş olsak. Ahiret yolunda da yoldaş olsak, daha iyi değil mi?

- Sozleriniz doğrudur. Birgun gelir alnımızın yazısını elbet goruruz. Hak nasip ederse oluruz.

Yahya Efendi bir zaman bu terziye dikmesi icin bir kumaş verdi. O da kısa zamanda dikti ve Yahya Efendi hazretlerine getirdi. Yahya Efendi onu eline alıp, ceplerini aramaya başladı. Terzi Kusta Ustaya sordu:

- Acaba bunun ceplerini dikmediniz mi?

- Efendim, cebini dikmiştim. Cep ağızları dikişlidir. Verin bana ağızlarını acayım.

- Ceplerinin dikişini ac, ceplerinde ne bulursan senin olsun.

Terzi Kusta Usta bu soze bir mÂn veremeyip şaşırdı ve ipliklerini sokup elini ceplere soktu. Bir avuc altın cıkardı. Kusta Ustanın aklı başından gitti ve kendisini bir titreme aldı. Sonra Yahya Efendinin ellerine sarıldı ve yalvardı:

- Ey Allahın sevgili kulu! Bana yardım edin! Mumin olma zamanım geldi. İman etmek istiyorum. Bana imanı oğretiniz!

Yahya Efendi onun başına kendi tulbendini sardı ve buyurdu ki:

- Artık ismin Ali Usta oldu.

Ali Efendi Kelime-i şehÂdeti soyleyip Yahya Efendinin talebesi oldu ve sevdikleri arasına girdi. DergÂhta omur boyu hizmet etti.
__________________