/Peygamber (s.a.v.) Efendimiz bir gun, elinde bir dirhem ile yiyecek satın almak icin carşıya giderken, bir hizmetci kızın ağladığını goruru ve;
– Kızım nicin boyle ağlıyorsun? buyurur. Hizmetci kız:
– Bir yahudinin hizmetcisiyim. Bana bir dirhem verdi. Yarım dirhem ile bir şişe ve yarım dirhem ile de yağ satın al, dedi. Bunları alıp gidiyordum. Elimden duştu. Hem şişe, hem de yağ gitti. Şimdi ne yapacağımı şaşırdım, der.
Resûlullah efendimiz, son dirhemini kıza verir ve:
-”Bununla** şişe** ve** yağ** al.*“, buyurur. Kızcağız, eve gec kaldığım icin, yahudinin beni doğeceğinden korkuyorum deyince, Sevgili Peygamberimiz:
– Korkma! Seninle birlikte gelir, sana birşey yapmamasını soylerim, buyurur.
Beraberce eve gelip kapıyı calarlar. Yahudi kapıyı acıp, Resûlullah efendimizi karşısında gorunce şaşırıp kalır. Yahudiye, olanı biteni anlatıp, kıza bir şey yapmaması icin şefaat buyurur. Yahudi, Resûlullahın ayaklarına kapanıp;
-Binlerce insanın baş tacı olan, binlerce arslanın, emrini yapmak icin beklediği ey*yuce Peygamber! Bir hizmetci kız icin, benim gibi bir miskinin kapısını şereflendirdin. YÂ Resûlallah! Bu kızı senin şerefine Âzad ettim. Bana îmÂnı, islÂmı oğret. Huzurunda musluman olayım, der.
Resûlullah efendimiz, ona muslumanlığı oğretir. Musluman olur. Evine girer. Coluğuna cocuğuna olanları anlatır. Hepsi musluman olur. Bunlar, hep Resûlullah efendimizin guzel huylarının*sebebiyle olur.
Peygamberimiz hadîs-i şeriflerinde buyurdular ki:
*“Merhamet etmeyene merhamet edilmez” ve “İnsanlara acımayan kimseye, Allahu teÂl da merhamet etmez.”
Allahu teÂlÂ, Tevbe sûresinin 158. Âyet-i kerîmesinde, Peygamberimizin şefkat ve merhametini overek buyurdu ki:
“Size kendinizden oyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona cok ağır ve guc gelir. Ustunuze cok duşkundur.”* (Tevbe- 158)
O halde, ey musluman! Sen de Resûlullah efendimizin guzel huyları gibi ahlÂklanmalısın! HattÂ, Allahu teÂlÂnın ahlÂkı ile ahlÂklanmak, her muslumana lÂzımdır. Cunku, Peygamber efendimiz (Allahu teÂlÂnın ahlÂkı ile huylanınız!) buyurdu. MeselÂ, Allahu teÂlÂnın sıfatlarından biri (SettÂr) dır. Yani gunahları ortucudur. Muslumanın da din kardeşinin ayıbını, kusurunu ortmesi lÂzımdır. Allahu teÂlÂ, kullarının gunÂhlarını affedicidir. Muslumanlar da, birbirlerinin kusurlarını, kabahatlerini affetmelidir. Allahu teÂl kerimdir, rahimdir. Yani lutfu, ihsanı boldur ve merhameti cokdur. Muslumanın da comert ve merhametli olması lÂzımdır.
Rasul aleyhisselÂmın guzel huyları pek coktur.*Dunyada ve Âhırette felÂketlerden sıkıntılardan kurtulmak ve o iki cihan efendisinin şefaatine kavuşmak*icin her muslumanın bunları oğrenmesi ve bunlar gibi ahlÂklanması lÂzımdır.

İslam Dergisi
__________________