Sultan II. Mahmud Han zamanında yaşlı bir kadıncağız duymuş ki, Hazreti Hızır her gun yatsı namazında, YeniCÂmî'de gorulurmuş. Kendisi de zÂten Hızır AleyhisselÂm'ı gormeyi oteden beri cok istermiş.
Duyduğu soz ustune ertesi gun kocasına durumu bildirip, ondan izin alarak yatsı namazına Yeni CÂmî'ye gitmiş. Namaz cıkışında, avluda bir kenara cekilmiş ve başlamış cıkanlara dikkatli dikkatli bakmaya..
O pur dikkat cıkanları tÂkip ederken, karşısından bir yaşlı amca cıkagelmiş.
- Neye bakarsın hÂtun?
-Dediler ki, bu cÂmîde her geceHızır AleyhisselÂm gorunurmuş. Onu gormeye geldim.
-Peki onu gorsen nasıl tanıyacaksın?
-Bilmem. -O zaman buradan gecse, sen onu tanıyamazsın.
-Doğru, nasıl da akıl edemedim
-Bak oyleyse, sana onu nasıl tanıyacağını oğreteyim.
-Olur
-Arkamdaki cÂmîyi goruyor musun?
- Evet
-Işıklarına bak. Sondu mu şimdi?
-A evet, sondu.
- Şimdi bir daha bak, ışıklar tekrar yandı mı?
-Baktım. Evet şimdi de yandı.
-Peki oyleyse. İşte aynı boyle, arkasında duran cÂmînin ışıklarını olduğu yerden kıpırdamadan yakıp sonduren birisini gorursen, işte o Hızır'dır
-Doğru mu? –Doğru
Hay Allah rÂzı olsun, demiş ve kadın beklemeye devÂm etmiş. Fakat tabiî herkes dağıldığı halde, tÂrife uygunkimse cıkmamış. Bizimki de mahzun eve donmuş.
Kocası sormuş: Gordun mu Hızır AleyhisselÂm'ı?
-Yok, goremedim.
-Vah vah.
-Olsun, goremedim ama, nasıl gorulur cok iyi oğrendim.
Ramazan… Cuma gunu… Cuma vakti… Cami… Cemaat tek tuk camiye girmekte. İmam kursude… Girenlerin arasında… O… Hızır… Hızır aleyhisselam da genc ihtiyar arasında onlardan biri gibi gidiyor bir koşeye oturuyor. Kursude imam sohbete başlıyor…
Hızır’ aleyhisselÂmın yanına kırklarında bir adam gelip oturuyor. Cami yavaş yavaş dolmakta. Adam, bir muddet sonra uyuklar bir vaziyette sallanıyor, ha uyudu ha uyuyacak. Hızır aleyhisselÂm adamı durtukluyor:
-Uyuyacaksın, der. Adam:
-Uyumam, beni rahat bırak.
Hızır aleyhisselÂm ses etmez, ancak ezan okundu okunacak, adam ha uyudu ha uyuyacak, bir daha durtukleyerek:
-Uyuyacaksın dedim, der.
Adam: -Ben de sana uyumam, beni rahat bırak dedim.Rahat bırak beni. Rahat bırak yoksa, Hızır olduğunu soylerim. Buradan cıkamazsın. Bu kalabalık sakalında bir tel bırakmaz.
Hızır aleyhisselÂm susar ve gozlerine kapar, boynunu buker Allah-u tealaya yonelerek: -Ya Rabbim! Bu nasıl iştir. Bu kulun benim kim olduğumu bildi. Bu nasıl iştir ki bendeki listede bunun ismi yok.
Cevap gelir:
-Sana verilen listede beni sevenlerin isimleri var.
O ise benim sevdiklerimden…
Kimin Allah'ın Sevgili Kulu Olduğu Belli Olmaz!!!
Hayırlı Cumalar
Herşey Gonlunuzce Olsun
__________________