Ahmed Ağa'nın cigarasına takıldı bir adam bir gun.

"-Ahmed Ağa'yı bir de evliyadan diller... Evliyanın işi ne mekruhtla yaav? Fesubhanallah!..." diye icinden gecirirken, Ahmed ağa, hic o değilden, sanki ona değil de bir başkasına soyluyormuş gibi konuştu:

- Oğlum, dedi, gonliunde dedikodu yapıp durma! İcini gıybetle bulandırma! Eğer bir safran, tafran bişiyin varsa dışına kus da, kurtul gec!

"-Kime soyluyor acaba bunları?" diye kıvranmaya başladı adam. Cunku mecliste Ahmed Ağa'dan başka bir şey soyleyen, bir şey soran yoktu.

O adam, "-Kime soyluyor acaba bunları?" diye icinden ic gecirince, Ahmed Ağa:

- Sana soğleryorum oğlum, sana! Kime olacak sana! Kalbinde sakladığın teşviş, fitne olur san! Onunu keser durur! Gonlune saab ol! Bir itirazın varsa dışına vur! Tutma icinde... İcinde tuttuğun her şey yara olur. İcinde tutulacak şey vaar, tutulmayacak şey var. Bunları ayıramazsan hayatın heder olur, der.


Kaynak
1) Ladikli Ahmed Ağa, Mustafa Ozdamar, Kırkkandil Yayınları, 2004
2) Uveysi Hacı Ahmed Ağa, Osman Karabulut, Şems Yayınları
__________________