Ahmed bin Harb
Ahmed bin Harb’in (r.a.) Behram isminde ateşperest bir komşusu vardı. Bu Behram bir defasında ticÂret icin bir yere mal gonderdi. Yolda’ hırsızlar mallarını alıp kactılar.
Ahmed bin Harb bu durumu haber alınca, yanında bulunanlara, “Haydi komşumuza gidelim. Başına gelen bu hÂl icin uzulmemesini soyleyip onu teselli edelim. Her ne kadar ateşe tapıyor ise de komşumuzdur” dedi. Behram’ın evine geldiler. Behram kendilerini hurmetle karşıladı. Ahmed bin Harb’in (r.a.) elini opup cok saygı gosterdi, ikrÂmlarda bulundu. O gunlerde cok kıtlık olduğundan birşeyler yemek icin gelmiş olabileceklerini duşunerek ayrıca yemek hazırlamak istedi. Ahmed bin Harb “Zahmet etmeyiniz. Malınızın calındığını duyduk Uzulebileceğinizi duşunerek, hÂlinizi, hatırınızı soralım diye geldik” buyurdular. Behram, “Evet oyledir, ama bunda uc şeye şukretmem lÂzım oluyor, Birincisi başkaları benden caldılar, ben başkalarından calmadım, ikincisi, malımın yarısını aldılar, diğer yarısı bende kaldı. Ya hepsini alsalardı. Ucuncusu, din bende kaldı, dunyÂyı aldılar” dedi. Bu sozler Ahmed bin Harb’in cok hoşuna gitti ve “Bu sozleri yazın. Bundan îmÂn kokusu geliyor” dedi.
Behram’a, “Nicin ateşe tapıyorsun?” diye sordu.
behram, “Ona tapıyorum ki, yarın beni yakmasın, kendisine yakmak icin odun verdim ki, beni Allahu teÂlÂya ulaştırsın” diye cevap verdi.
Hz. Ahmed bin Harb, “Cok yanılıyorsun. Ateş zayıftır. Ona tapmakla hesaptan kurtulmak mumkun değildir. Bir cocuk, bir avuc su atsa ateşi sondurur. Bu kadar zayıf olan bir şey başkasına nasıl kuvvet verebilir? Bir parca toprağı bile kendinden atamaz. Seni Allaha nasıl kavuşturur. Ateş cÂhildir. Bir şey bilmez, yakarken misk ile necaseti ayıramaz. Hepsini aynı anda yakar ve hangisinin daha iyi olduğunu bilmez. Sen ki, yetmiş senedir ona tapıyorsun. Ben de omrumde bir kere ona tapmadım. Gel ikimiz de elimizi Âteşe sokalım. Seni koruyup korumadığını gor.” buyurdu.
Behram ateş getirdi. Ahmed bin Harb (r.a.) elini ateşe sokup bir saat kadar bekledi. Eli hic yanmadı ve acımadı. Bu hÂli goren Behram cok şaşırdı, kalbinde bir değişme hissederek, “Size dort şey soracağım. Cevaplarını verirseniz îmÂn edeceğim” dedi. Ahmed bin Harb “Sor” buyurdu.
Behram dedi ki:
“Allahu teÂlÂ, insanları nicin yarattı? Madem ki yarattı nicin rızık verdi? Madem ki rızık verdi. Nicin oldurdu? Madem ki oldurdu. Nicin diriltecek?”
Ahmed bin Harb (r.a.) şoyle cevap verdi:
“Allahu teÂl kendini tanımaları icin insanları yarattı. RazzÂk (ziyadesiyle rızık verici) olduğunu bilsinler diye onlara rızık verdi. KahhÂr olduğunu anlamaları icin onları oldurur. Kudretini tanımaları icin onları tekrar diriltir.”
Behram bunları duyunca “Eşhedu en l ilÂhe illallah ve eşhedu enne Muhammeden abduhu ve Resûluhu” diyerek musluman oldu.
__________________
Ahmet Bin Harb
Dini Bilgiler0 Mesaj
●22 Görüntüleme
-
12-09-2019, 23:39:54