Sultan IV. Murad Han, kendi zamanındaki Şeyhlere cok hurmet gosterir ve onlara yardım ederdi. Mesela, Yenikapı MevlevîhÂnesi şeyhi DoğÂnî Ahmed Dede’ye hurmet etmiştir. Onu sık sık saraya davet etmek suretiyle kendisinden Mesnevî sohbeti dinlemiş ve sem yapmalarına musaade etmiştir. Galata MevlevîhÂnesi şeyhi Âdem Dede de, yine IV. Murad’ın saraya davet edip Mesnevî sohbetlerini dinlediği ve sem yaptırdığı mevlevîlerdendir.Antalya MevlevîhÂnesi postnişîni Zincirkıran Muhammed Celebi İstanbul’a geldiğinde IV. Murad’ın ihsanlarına nail olmuştur. Daha sonra Beşiktaş MevlevîhÂnesi postnişîni olacak olan Cengî Yusuf Dede, IV. Murad doneminde “GılmÂnÂn-ı HÂssa”ya alınmış mevlevîlerdendir. RevÂn ve Tebriz Seferi’ne cıkan IV. Murad, Konya’ya geldiğinde, 15 ZilkÂde 1044/2 Mayıs 1635 tÂrihinde, Carşamba gunu, Hz. MevlÂnÂ’nın turbesini ziyÂret etmiş, postnişîn olan Ebûbekir Celebi’nin idÂre ettiği semÂya katıldıktan sonra şeyhe bir kurk, dervişler icin 1.000 akce verdikten sonra MevlÂn ÂsitÂnesi icin hÂs’dan senelik 150 bin akce odenek tayin etmiştir. Bağdat Seferi’ne cıkmak icin Uskudar’a hareket edeceği gun, sefere memur olan HudÂyî Efendi’nin halîfelerinden İsmail Efendi ve KadızÂde, has odada hazır bulundukları halde PÂdişah, kılıc kuşatma ve dua icin Abdulmecid SivÂsî Efendi’nin hazır olmasını istemiştir. Bunun uzerine Abdulmecid Efendi has odaya alınmış ve muneccimbaşının işaretiyle hareme davet olunup, elleriyle pÂdişahın beline Hz. Omer’in kılıcını bağlamıştır. PÂdişah da bunun uzerine SivÂsî Efendi’nin sırtına bir samur kurk giydirmiştir. PÂdişah, atın uzengisine ayak bastığında “SivÂsî Efendi ve İsmail Efendi dua etsinler” diye yine bu iki şeyhi tayin etmiştir. Onlar da dua etmişler ve atlarına binerek pÂdişahın onunde Uskudar’a doğru hareket etmişlerdir. IV. Murad’ın tutunun yasaklanması sebebiyle insanların bir araya gelmelerini yasakladığı ve bunun icin sık sık teftiş yaptığı bir donemde vuku bulan bir hadise onun tasavvuf ehline bakışını gostermesi acısından ilginctir. NaîmÂ’nın naklettiği hÂdise şu şekilde cereyan etmiştir: Abdulmecid SivÂsî Efendi bir gun KağıthÂne’de Mirahor Koşku’nde bÂzı murid ve muhibleriyle tasavvufa dair sohbet etmekteyken, Sultan Murad aniden sandalla gelmiş ve hazır bulunanların kitaplarını, uzerlerinde bulunan eşyalarını istemiş. Gorevliler orada bulunan kitapları ve ellerinde bulunan tesbihleri toplayıp pÂdişaha goturmuşler. PÂdişah getirilen kitaplardan bir cildi acıp Yahy Efendi’nin DîvÂn’ı olduğunu gorunce: “Bu bizim Efendi’nin DîvÂn’ıdır” diyerek oteki kitapları ve getirilen eşyaları gordukten sonra: “Kitaplarıyla seyre giden ulemaya, tesbih, seccade ve ridasıyla giden dervişana, divit ve kalem ve levazım-ı kitabet ile giden kuttaba bizim sozumuz ve bir vechile taarruzumuz yoktur, alemlerinde olsunlar!” diyerek ayrılmış. IV. Murad İznik Eşrefî Tekkesi şeyhi Sır Ali Sultan’ı ziyaret ederek, sohbetinde bulunmuş tur. Cami ve turbenin yeniden imarını gercekleştirerek, burayı cinilerle tezeyyun etmiş, kendisine de bir kılıc hediye etmiştir.
__________________
Sultan ıv. Murad’ın tasavvuf ehline hurmeti
Dini Bilgiler0 Mesaj
●41 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Sultan ıv. Murad’ın tasavvuf ehline hurmeti
-
12-09-2019, 23:00:36