Hic şuphe yok ki, dizinin başlangıc bolumlerinde tum izleyici o gune dek izlediklerinden hayli farklı, samimi ve insanın kalbine direkt temas eden konusu nedeniyle buyuk bir beğeni duydu diziye. Diziye duyulan merak iki onemli nedenden kaynaklanıyordu. Oncelikle "Asmalı Konak" gibi bir fenomenin ardından Ozcan DENİZ aynı fırtınayı yelkenlerine doldurarak ilerleyişini surdurebilecek mi? İkincisi, oyunculuğu anlamında akdemisyenleri bile ikiye bolen Ozcan DENİZ' in kendisini geliştirme seruveninin bu diziyle nasıl bir rota izleyeceğiydi. Her iki anlamda da Ozcan DENİZ kitlendiği hedefleri 12' den vurmayı başardı. Onu sevmeyenler dahi aynı zamanda dizinin oykusunu bizzat kaleme alan bu genc adamı takdir etmekten kendilerini alamadılar.
Havin karakteri ve onu oldu zanneden olumsuz aşkı Baran' ın bir araya gelme surecleri tansiyonu doruğa cıkardı. Bu başarılı ve keyifli bir senaristlik başarısı. Ardından biraraya geldiler, ama bu kez yepyeni bir heyecan vizyonu acıldı. Cemale rağmen bu aşk nasıl asıl huviyetine kavuşacaktı? Bu da bir nihayet buldu. Bu kez Baran' ın eski eşiyle olmumsuz sevdalısı Havin arasında ki gel-gitlerle heyecan surdurulmeye calışıldı. İşte tam bu noktada yukarıda sozunu ettiğim doygunluğun getirdiği tembelliğin etkilerini gormeye başladık. Bir kac hafta once bir araya geldiğimizde Ozcan DENİZ dizinin en gec aralık sonu ya da Ocak ayının ilk haftasında biteceğini soyledi. Akıllıca buldum. Zira "Bir İstanbul Masalı" orneğinde olduğu gibi kabak tadı burcuna girmeye başladı izleyici. Tadında ve şok bir acı finalle bitirmeyi duşunuyorlar. Şimdi izleyici icin yeni bir merak vizyonu acılıyor. Ozcan bu kez nasıl bir farklılıkla donecek ?