"Katherina" dedi Damon. Hala gulumsuyordu.
"Evet?" Katherina one eğlidi.
''Katherina...''
"Evet Damon."
"Canın cehenneme!"
'Sana kardeşimden uzak dur dedim.'diye tekrarladı Damon. Bakışlarını Klaus'tan ayırmadan yurumeye devam etti.
Kalus bir cığlık daha attı ama elleri cılgınca sırtına uzanmaya cabalamaktan vazgecti. 'Seni sersem! Savaşmak zorunda değiliz! Sana bunu evde de soylemiştim! Birbirimize aldırmayabiliriz!'
Damon'ın sesi oncekinden daha yuksek değildi. 'Kardeşimden uzak dur.' Bonnie, Damon'ın icindeki tsunami gibi yukselen Guc'u hissedebiliyordu. O kadar alcak sesle devam etti ki Bonnie onu duyabilmek icin iyice kulak kabartmak zorunda kaldı. 'Kalbini sokup cıkaracağım.'
Damon:Biz de orada olmalıyız.
Alaric: Hayır,Isobel acık bir şekilde gelmeyeceksiniz dedi
Damon: Onu insan icinde oldurecek değilim
Alaric: Onu oldurme fikrini kafandan at.
Damon:Hayatını mahvetti ve hala onu korumak mı istiyorsun?
Alaric: O benim eşim. Eşimdi.O evlendiğim kadından cok farklı biri.Artık soğuk kanlı ve bağımsız biri.Şefkat duygusu korelmiş.Bunu anlayamıyorum.Stefan şefkatli,iyi biri. Sen insanları olduruyorsun,ama sende de şefkat var.Onda hicbir şey kalmamış.
Damon: Duygularını yok edebilirsin.Duğmeye basıp kapatmak gibi.Ama Stefan farklı,insani duyguları yaşamak istiyor.How I Met Your Mother olayını yaşamak istiyor.Bu yuzden duygularına engel olmuyor.Ama sorun şu ki vampirlerin birşey hissetmemesi gerekir.Isobel kolaya kactı,ne sucluluk ne utanc,ne de pişmanlık.Seceneğin olsa sen de yapardın.
Alaric:Sen yapmadın ama.
Damon: Elbette yaptım,Rick. O yuzden gene burada olmak hoşuma gidiyor.
Damon:Av partisine mi?
Stefan: Dun gece beni bıcaklayan adam fena yaraladı.Gucumu geri kazanmalıyım.
Damon:Buzdolabında futbolcu annenin iki litre kanı var. İstemiyor musun?
Stefan: Donduğumde konuşuruz.
Damon:Tamam. Sincaplara selamımı soyle.
Elena:Tanrım!Sonunda geldin.
Damon:İstedin, ben de geldim.O kadar naziğim işte.
Hayır, Elena yatak odana gelmeyeceğim.
Tıpkı hatırladığım gibi.
Elena:Sacmalamayı bırak.
Damon:Amcanın kurucular toplantısına falan katıldığını biliyor muydun?
Elena: Ne?
Damon: Evet.
Elena:Harika. Hayatımda gercekleşen berbat olaylar listesine bir şey daha ekleyeceğim.
Damon:Ne oldu orada?
Elena:Hicbir şey.
Dinle, Damon. Stefan icin endişeleniyorum.
Her şeyin yolunda olduğunu soyluyor.
Ama tam olarak mucadele etmiyor.
Eski haline donmesi ne kadar surer?
Damon:Birkac gun. Ya kabul et, ya bırak.
Elena:Birkac gun gecti bile.
Damon:Bırak o zaman. Ne bileyim? Ne onemi var?
Elena:Kendinde değil, Damon.
Damon:Belki de sorunu, uzun zamandır kendinde olmayışıdır.
Elena:Lutfen sorduğuma pişman etme.
Damon:Verecek başka cevap yok, Elena.
Senin bildiğin Stefan, "İyi huylu Stefan"dı."İstediğini yapan Stefan"dı.
"Kendi ırkına karşı takıntılı derecedesavaşan Stefan"dı.
Ama başka bir yanı olmadığını duşunuyorsan fazla dikkat etmiyorsun demektir.
Elena:O senin gibi değil. Hem de hic.
Damon:Benim gibi olmak istemediği doğru.Ama bu, derinlerde olmadığı anlamına gelmez.
Damon : Biyolojik anneni vampire donuşturmemden dolayı beni daha ne kadar suclayacaksın?
Elena: Seni suclamıyorum, Damon.Senin menfaatci, ruh hastası olduğun gerceğini kabullendim.
Damon (Katherine’e) “Bir kez olsun gerceği oğrenmek istiyorum.”
Katherine (Damon’a) “Gercek şu ki; seni hic sevmedim!”
Damon (Stefan’a) “Elena’yı optum.”
Stefan “Ne demek Elena’yı optum?!”
Damon “İki dudak buzuştu ve… (muck)”
Katherine(Stefan'a):Ben kazandım odulum ne.?
Damon:Ne olmasını istersin
Damon:Katherine'nin orada olmadığını biliyordun.
Anna:Bana yardım etmezdin.
(Damon,Pearl'un boğazını sıkar.)
Pearl:Hayır!
Damon:Sen neden mutlu olacakmışsın?
Anna
amon,lutfen!Bana yardım etmezdin!Etmezdin,biliyorsun!
Damon:Sen neden istediğini elde ediyorsun da ben edemiyorum?
Pearl:Kilisedeki bekci,bizi kilitleyen.Katherine,onu donuştureceğine soz verdi.Ona takıntılıydı.Diğer herkes gibi onu da buyusu altına aldı.Gitmesine izin verdi.
(Katherine'e mine ciceği verilmişti de o gayet gucsuz değil miydi?Kız o haliyle bile neler planlıyo)
Anna:En son onu Chicago'da gordum.1983'te.Nerede olduğunu biliyordu,Damon.Umrunda değildi. Uzgunum.
Anna:Tanrım,sanki 1864'u yeniden yaşıyoruz.Siz Salvatore'lar konu kadınlara gelince zavallısınız. Bu gece,guneş batınca.Kilisede buluşalım.
Elena : Yanında guvende olabilecek miyim ?
Damon : Evet
Elena : Aklımı filan okumıcağına soz veriyo musun ?
Damon : Evet
Elena : Sana guvenebilir miyim ?
Damon : Atla arabaya
Elena : Diyelim ki Katherine'nın soyundan geliyorum,bu beni yarı vampir mi yapar ?
Damon : Vampirlerin cocuğu olmaz . Ama denemek isteriz
Elena: Onluk vereyim mi ?
Damon: Alkol tuketmek icin dilimi cıkarıp her tarafımı yalayamam
Elena: Her neyse... Sıradaki..
Elena : Beni neden yanında getirdin ?
Damon : Senin arkadaşlığın o kadar da kotu değil Elena,kendine haksızlık etme.
Elena : Gercekten ?
Damon :Yolda oylece duruyodun,yardıma ihtiyacın vardı. Ayrıca Stefan'ı da delirtecektim
Damon : Yuzuğum nerde ?
Stefan : Saklaması icin Zach'e vermiştim.Belki de onu oldurmemeliydin.
Damon : Neredeyse kandırıyordun. Nerede o ?
Stefan : Geri alacağım ama zamana ihtiyacım var.
Damon : Ne yaptın ? Roma'ya mı kargoladın ? Nerede o ? Yuzuğumu istiyorum Stefan yoksa sıradaki kurbanım Elena olacak.
Stefan : Olmeni zaten istiyorum. Bunu yapmam icin bana bir sebep daha verme.
Damon : Seni parcalara ayırmak icin bir sebep verme.
Stefan : Ne arıyosun Damon ?
Damon : Seni alakadar etmez
Stefan : Hayır,ancak Elena'yı tehlikeye atman,işte bu beni alakadar eder.
Damon : Sen neden bahsediyosun ?
Stefan : Atlantadan bahsediyorum.
Damon : Elenayla ikimiz alem yaptık .
Stefan : Anlıyorum kızgınsın cunku ikimizden biri sevdiğiyle birlikte olabiliyor ve zavallı Katherıne ulaşılamayacak bir yerde.Tabi mezara giricek başka bir yol bulmadıysan
Damon : Zarf atınca acık veriyosun.
Stefan : Konuyu saptırınca belli ediyosun.
Damon : Okulun yok mu senin ?
"Evet?" Katherina one eğlidi.
''Katherina...''
"Evet Damon."
"Canın cehenneme!"
'Sana kardeşimden uzak dur dedim.'diye tekrarladı Damon. Bakışlarını Klaus'tan ayırmadan yurumeye devam etti.
Kalus bir cığlık daha attı ama elleri cılgınca sırtına uzanmaya cabalamaktan vazgecti. 'Seni sersem! Savaşmak zorunda değiliz! Sana bunu evde de soylemiştim! Birbirimize aldırmayabiliriz!'
Damon'ın sesi oncekinden daha yuksek değildi. 'Kardeşimden uzak dur.' Bonnie, Damon'ın icindeki tsunami gibi yukselen Guc'u hissedebiliyordu. O kadar alcak sesle devam etti ki Bonnie onu duyabilmek icin iyice kulak kabartmak zorunda kaldı. 'Kalbini sokup cıkaracağım.'
Damon:Biz de orada olmalıyız.
Alaric: Hayır,Isobel acık bir şekilde gelmeyeceksiniz dedi
Damon: Onu insan icinde oldurecek değilim
Alaric: Onu oldurme fikrini kafandan at.
Damon:Hayatını mahvetti ve hala onu korumak mı istiyorsun?
Alaric: O benim eşim. Eşimdi.O evlendiğim kadından cok farklı biri.Artık soğuk kanlı ve bağımsız biri.Şefkat duygusu korelmiş.Bunu anlayamıyorum.Stefan şefkatli,iyi biri. Sen insanları olduruyorsun,ama sende de şefkat var.Onda hicbir şey kalmamış.
Damon: Duygularını yok edebilirsin.Duğmeye basıp kapatmak gibi.Ama Stefan farklı,insani duyguları yaşamak istiyor.How I Met Your Mother olayını yaşamak istiyor.Bu yuzden duygularına engel olmuyor.Ama sorun şu ki vampirlerin birşey hissetmemesi gerekir.Isobel kolaya kactı,ne sucluluk ne utanc,ne de pişmanlık.Seceneğin olsa sen de yapardın.
Alaric:Sen yapmadın ama.
Damon: Elbette yaptım,Rick. O yuzden gene burada olmak hoşuma gidiyor.
Damon:Av partisine mi?
Stefan: Dun gece beni bıcaklayan adam fena yaraladı.Gucumu geri kazanmalıyım.
Damon:Buzdolabında futbolcu annenin iki litre kanı var. İstemiyor musun?
Stefan: Donduğumde konuşuruz.
Damon:Tamam. Sincaplara selamımı soyle.
Elena:Tanrım!Sonunda geldin.
Damon:İstedin, ben de geldim.O kadar naziğim işte.
Hayır, Elena yatak odana gelmeyeceğim.
Tıpkı hatırladığım gibi.
Elena:Sacmalamayı bırak.
Damon:Amcanın kurucular toplantısına falan katıldığını biliyor muydun?
Elena: Ne?
Damon: Evet.
Elena:Harika. Hayatımda gercekleşen berbat olaylar listesine bir şey daha ekleyeceğim.
Damon:Ne oldu orada?
Elena:Hicbir şey.
Dinle, Damon. Stefan icin endişeleniyorum.
Her şeyin yolunda olduğunu soyluyor.
Ama tam olarak mucadele etmiyor.
Eski haline donmesi ne kadar surer?
Damon:Birkac gun. Ya kabul et, ya bırak.
Elena:Birkac gun gecti bile.
Damon:Bırak o zaman. Ne bileyim? Ne onemi var?
Elena:Kendinde değil, Damon.
Damon:Belki de sorunu, uzun zamandır kendinde olmayışıdır.
Elena:Lutfen sorduğuma pişman etme.
Damon:Verecek başka cevap yok, Elena.
Senin bildiğin Stefan, "İyi huylu Stefan"dı."İstediğini yapan Stefan"dı.
"Kendi ırkına karşı takıntılı derecedesavaşan Stefan"dı.
Ama başka bir yanı olmadığını duşunuyorsan fazla dikkat etmiyorsun demektir.
Elena:O senin gibi değil. Hem de hic.
Damon:Benim gibi olmak istemediği doğru.Ama bu, derinlerde olmadığı anlamına gelmez.
Damon : Biyolojik anneni vampire donuşturmemden dolayı beni daha ne kadar suclayacaksın?
Elena: Seni suclamıyorum, Damon.Senin menfaatci, ruh hastası olduğun gerceğini kabullendim.
Damon (Katherine’e) “Bir kez olsun gerceği oğrenmek istiyorum.”
Katherine (Damon’a) “Gercek şu ki; seni hic sevmedim!”
Damon (Stefan’a) “Elena’yı optum.”
Stefan “Ne demek Elena’yı optum?!”
Damon “İki dudak buzuştu ve… (muck)”
Katherine(Stefan'a):Ben kazandım odulum ne.?
Damon:Ne olmasını istersin
Damon:Katherine'nin orada olmadığını biliyordun.
Anna:Bana yardım etmezdin.
(Damon,Pearl'un boğazını sıkar.)
Pearl:Hayır!
Damon:Sen neden mutlu olacakmışsın?
Anna

Damon:Sen neden istediğini elde ediyorsun da ben edemiyorum?
Pearl:Kilisedeki bekci,bizi kilitleyen.Katherine,onu donuştureceğine soz verdi.Ona takıntılıydı.Diğer herkes gibi onu da buyusu altına aldı.Gitmesine izin verdi.
(Katherine'e mine ciceği verilmişti de o gayet gucsuz değil miydi?Kız o haliyle bile neler planlıyo)
Anna:En son onu Chicago'da gordum.1983'te.Nerede olduğunu biliyordu,Damon.Umrunda değildi. Uzgunum.
Anna:Tanrım,sanki 1864'u yeniden yaşıyoruz.Siz Salvatore'lar konu kadınlara gelince zavallısınız. Bu gece,guneş batınca.Kilisede buluşalım.
Elena : Yanında guvende olabilecek miyim ?
Damon : Evet
Elena : Aklımı filan okumıcağına soz veriyo musun ?
Damon : Evet
Elena : Sana guvenebilir miyim ?
Damon : Atla arabaya

Elena : Diyelim ki Katherine'nın soyundan geliyorum,bu beni yarı vampir mi yapar ?
Damon : Vampirlerin cocuğu olmaz . Ama denemek isteriz

Elena: Onluk vereyim mi ?
Damon: Alkol tuketmek icin dilimi cıkarıp her tarafımı yalayamam
Elena: Her neyse... Sıradaki..
Elena : Beni neden yanında getirdin ?
Damon : Senin arkadaşlığın o kadar da kotu değil Elena,kendine haksızlık etme.
Elena : Gercekten ?
Damon :Yolda oylece duruyodun,yardıma ihtiyacın vardı. Ayrıca Stefan'ı da delirtecektim

Damon : Yuzuğum nerde ?
Stefan : Saklaması icin Zach'e vermiştim.Belki de onu oldurmemeliydin.
Damon : Neredeyse kandırıyordun. Nerede o ?
Stefan : Geri alacağım ama zamana ihtiyacım var.
Damon : Ne yaptın ? Roma'ya mı kargoladın ? Nerede o ? Yuzuğumu istiyorum Stefan yoksa sıradaki kurbanım Elena olacak.
Stefan : Olmeni zaten istiyorum. Bunu yapmam icin bana bir sebep daha verme.
Damon : Seni parcalara ayırmak icin bir sebep verme.
Stefan : Ne arıyosun Damon ?
Damon : Seni alakadar etmez
Stefan : Hayır,ancak Elena'yı tehlikeye atman,işte bu beni alakadar eder.
Damon : Sen neden bahsediyosun ?
Stefan : Atlantadan bahsediyorum.
Damon : Elenayla ikimiz alem yaptık .

Stefan : Anlıyorum kızgınsın cunku ikimizden biri sevdiğiyle birlikte olabiliyor ve zavallı Katherıne ulaşılamayacak bir yerde.Tabi mezara giricek başka bir yol bulmadıysan
Damon : Zarf atınca acık veriyosun.
Stefan : Konuyu saptırınca belli ediyosun.
Damon : Okulun yok mu senin ?

__________________