Trablusşam Nakîb-ul-eşrÂfı Şeyh AbdulfettÂh Zağbî Efendi, Yûsuf NebhÂnî hazretlerine şoyle anlatmıştır:
Bir defÂsında bir arkadaşımız hastalanmıştı. Abdullah ibni Şeyh Hıdır ez-Zağbî'yi de yanımıza alıp ziyÂretine gitmek istedik. Onu goturmekten maksadımız hastanın bereketlerinden istifÂde ederek şifÂya kavuşması idi. Ancak gitmek istemedi. Cok ısrar edince kabûl edip bizimle geldi. Hastanın yanına vardığımızda, şiddetli hastalığından hic bir eser kalmadı.
Ayağa kalkıp bizi karşıladı.
-Hoş geldiniz, deyip konuştu. ZiyÂreti yapıp yanından ayrıldık. Ayrılıp giderken yolda Şeyh Abdullah hazretleri;
- Ben oluyu diriltemem, dedi.
Bu sozuyle ziyÂretine gittiğimiz kişinin oleceğine işÃ‚ret etmişti. Dedim ki:
- Onun yuzunde hic olum işÃ‚reti yok.
Yine;
- Ben oluyu diriltemem, buyurdu.
Sonra memleketine gitti. Hasta arkadaşımız iyileşti carşıya pazara cıkıp dolaştı. Ben Şeyh Abdullah hazretlerinin işÃ‚retine ve diğer taraftan da hastanın sıhhate kavuşmasına hayret ediyordum. Cunku o oleceğine işÃ‚ret etmişti. Hasta ise sapasağlam olmuştu. Aradan on gun kadar gecti. Bir gun o arkadaşın evinin bulunduğu taraftan ağlama sesleri işittim. Merak edip sorunca, arkadaşımızın vefÂt ettiğini oğrendim. O zaman Şeyh Abdullah'ın kerÂmetini anladım.
__________________
Oluyu Diriltemem
Dini Bilgiler0 Mesaj
●24 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Oluyu Diriltemem
-
12-09-2019, 12:30:28