Kalb, icinde bulunduğu vasatın rengine, şekline ve Âhengine burunur. Ancak, bu hÂl kalbde belli tesirlerin kok salıp yerleşmesindeki başlangıc hÂlidir. Sonradan oluşan musbet vey menfî tesirler, evvelkilere benzerlik vey zıdlık sebebiyle musbet de olabilirler, menfî de. LÂkin kalb, başlangıcta iyi tesirlerle yoğrulup belli bir kıvÂma getirilmedikce buyuk bir tehlikeye mÂruzdur.
Zîr butun tesirler karşısında kalbde mevcûd olan muhabbet, onun tesiri altında kalıcı; nefret ise bu tesirleri reddedici bir rol oynar. İşte bu sebepledir ki insanın mÂnen yukselip alcalmasında, muhabbet ve husûmetin yerinde kullanılması pek muhim bir muessirdir.
Gercekten muhabbeti lÂyıkına, husûmeti de mustehakkına yoneltebilmek, sahibini ÂbÂd ederken, aksine muhabbeti lÂyık olmayanına, husûmeti de mustehak olmayana yoneltmek, bunu yapanı bu yonelişlerdeki şiddet nisbetinde bedbaht kılar.
Bu hakîkat goz onunde tutulduğunda, mÂnevî terakkî icin AllÂh’ın sÂlih kullarıyla berÂber olup onların tesir dÂiresi icinde yaşamanın luzûm ve ehemmiyeti net bir şekilde ortaya cıkar. Ancak bu takdîrde de istifÂde, muhÂtaba duyulan muhabbet nisbetinde gercekleşir. Yoksa kuru kuruya bir berÂberlik -az cok bir fÂide sağlasa da- istenen netîceyi hÂsıl etmez.
“SANKİ BAŞIMIZIN UZERİNDE BİR KUŞ VAR…”
Ayrıca “sahÂbî” ve “sohbet” kelimelerinin aynı kokten geliyor olması da cÂlib-i dikkattir. AshÂb-ı kirÂm, AllÂh Rasûlu -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem-’e duydukları muhabbet, hurmet ve edeb hissiyÂtı icinde mÂnevî sohbet ve terbiyeden murÂd edilen istifÂdenin en muşahhas ve mukemmel bir numûnesi oldular. Ancak nÂil oldukları bu istifÂdenin Âdet şartını ifÂde eder mÂhiyette de RasûlullÂh’ın sohbetinde burundukleri huzur ve edeb hÂlini:
“–Sanki başımızın uzerinde bir kuş var. Kıpırdasak ucacak zannederdik.” şeklinde ifÂde ederlerdi.
AshÂb-ı KirÂmın, mÂzileri itibÂriyle corak topraklara benzeyen gonul Âlemleri, AllÂh Rasûlu -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem-’in sohbet meclisindeki mÂnevî iklimin rahmet ve bereket sağanaklarıyla yoğruldu. Bu sÂyede vaktiyle ustune toprak basılmış eşsiz fazîlet ve mÂn tohumları neşv u nem buldu. Sadırdan sadıra in’ikÂs eden muhabbet ve rûhÂniyet alışverişiyle yıldız şahsiyetler inkişÃ‚f etti. CÂhiliyye devrinin merhametsiz, vicdansız, kız cocuklarını diri diri gomecek kadar katı, hak ve hukûk tanımaz insanı eridi, kayboldu. Aynı siluet icinde fakat bu def gozu gonlu yaş dolu, diğergÂm, ince, rakîk, hassas bir insan huviyeti teşekkul etti.
Kaynak: Muhabbetteki Sır, Erkam Yayınları
__________________
Cahiliye insanı nasıl sahabe oldu?
Dini Bilgiler0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Cahiliye insanı nasıl sahabe oldu?
-
12-09-2019, 12:29:07