TARİH: 11.05.2002 Umresi, Medine Cok dikkat etmek lazım, şimdi cok dikkat zamanındayız. Bir gun gelecek dikkatler, her şey bitecek. Bedenle ruh birbirinden ayrılınca ne dersen fayda yok. Bedenle ruh bir aradayken ne edersen fayda var. Fırsat elden cıkmadan aklımızı başımıza alalım. İşi tedarik edelim. Allahu Teala, bizi dunyaya gonderdi, yani yarattı. Nicin? ”Ve cini ve insanı yaratmadım, ancak bana ibadet etsinler icin yarattım.”(Zariyat 26)
Ben cinleri ve insanları hicbir şey icin değil ancak beni bildikten sonra bana ibadet etsinler icin yarattım. Yani vazifeyi anlamak lazım. Bu ayetleri size tekrar tekrar okumak lazım ama bugun fırsatlar, imkÂnlar az. Bugun bunları bir defa okuruz ondan sonra onu siz muhafaza etmeli ve saklamalı ve onunla amel etmelisiniz.
Hic kimse konuşmasın, konuşmamaya gayret edin. Birbirinize dahi bakmayın sadece kulak verin. Kim kulak verirse Allah indinde o cok kazanır. Allahu Teala buyuruyor ki:
”Kur’an okunduğu zaman hemen O’nu dinleyin ve sukut edin, belki merhamet edilirsiniz.”(Araf 204)
Mevla Teala bizden dinlememizi istiyor hemde dikkatli. Ya Rabbi sen o dikkati ver bize, elimizden tut, bizi kendi başımıza bırakma.
(Ders Ayeti)
”Ey peygamber! Zevcelerine deki: eğer siz dunya hayatını ve ziynetini diliyorsanız haydi geliniz, size mut’anızı vereyim ve sizi bir guzelce salıvermekle salıvereyim.”
Nebi: Peygamber demektir. Mevla Teala tarafından kullarına haber verici demektir. Risalet, elcilik demektir.
Resulullah Efendimizin eline bir şey duşe hemen onu verirdi. Evvelce elinde biraz az vardı. Derler ki:”Az veren candan verir, cok veren maldan verir.”
Resulullah Efendimiz’in aileleri sifta (evvelce Peygamber Efendimiz’in elinde fazla bir şeyler olmadığı icin ondan cok bir şey itemediler. Resulullah Efendimiz ganimet malıyla zengin olunca ona dediler ki:
”Ya Resulullah şimdiye kadar senden bir şeyler istemedik, cunku elinde yoktu. Ama şimdi elinizde var. Bize hali, perde, elbise gibi şeyler yap.” Resulullah Efendimiz:”Yapmam” dedi. Onlar yaparsın dediler. Yapmam, yaparsın derken soz uzadı. Resulullah uzuldu, hanımlarından ayrılarak bir odaya cekildi, hasır uzerine yattı. Hanımları ise kendi yerlerinde durdu.
Bir gun Hazreti Omer, Resulullah Efendimiz’i ziyarete geldi. Hazreti Omer Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in kayın pederi idi. Hazreti Ebubekir’in kızı Aişe validemizle evlendiği gibi, Hazreti Omer’in kızı Hafsa valide ile de evli idi. Hazreti Omer (Radıyallahu Anh) Resulullah’ı ziyarete geldi baktı ki hasırın izleri Resulullah’ın yuzunde cıkmış. Bu hali Hazreti Omer goruce ağladı. Peygamberimiz Hazreti Omer’e hitaben buyurdu ki:
”Seni ağlatan nedir?” buyurdu. Bende –Ya Resulullah! Kisra ve Kayser bolluk ve nimetler icindeler. Sen ise Allah’ın Resulusun (olduğundan bu nimetlere daha layıksın)! Dedim. O da bana:”Dunya onların ahiret bizim olmasına razı olmuyor musun?” buyurdu.
Kisra: Acem hukumdarlarına deniyor
Kayser. Rum hukumdarlarına deniyor.
Hazreti Omer buyurdu ki: Ya Resulallah! Kisra ve Kayser hukumdarları kÂfir oldukları halde altından karyolalarda, has yataklarda ve has yastıklarda yatıyor, sen ise Ya Resulallah! Varlıklar arasında senden buyuk yok. Sen ise Allah’ın Resulu, bu haldesin.
Ya Omer razı olmaz mısın dunya onların, ahiret bizim olsun. Ya Omer her iki tarafı kaplamayalım. Dunyadan az yapalım. Ahireti tamamlayalım. KÂfirler rahat edecekse etsinler. Her ne kadar dunyada rahatlık yoksa da. Resulullah Efendimiz buyuruyor ki:
”Dunyada rahatlık yoktur.”
Bunun uzerine Hazreti Omer teselli oldu. Sonra bu ayet geldi. Allahu Teala Peygamber Efendimiz’e hitap ediyor:
”Ey Nebiyi Zişan! (Şan sahibi peygamber) Allah O’na oyle hitap ediyor. Ailelerine soyle, eğer siz dunya hayatını, susunu, rahatlığını arzu ediyorsanız (istiyorsanız) geliniz. Size mut’a vereyim. (Mut’a, kadın kocasından ayrıldığında on verilen şey) ve sizi guzel bir salıvermekle salıvereyim, bağırmakla, buğuzla, kavga ile dovuşmekle değil guzellikle salıvereyim, babalarınızın evine gidin. Yani dunya ziynetiyle rahatlığı Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir arada olmaz. Resulullah’ın aileleri de bir arada olmaz. Resulullah’ın ummeti de bir arada olmaz demektir. Bu ayet hepimize derstir. Dunya ziynetini cok sevmeyelim. Dunya ziynetini seven, rezil olur. Şair bir şiirinde ne guzel uyurdu:
Uyan gafletten ey gafil seni aldatmasın dunya,
Yakanı al elindeki sonra kılar seni rusvay,
Ne sandın sen bu gaddarı ki ta bunu sevdin,
Anı her kim sevdiyse dinini eyledi yağma.
Ey gafil gafletten uyan seni dunya aldatmasın. Dunya senin yakandan tutmuştur. Dunyanın elinden yakanı kurtar. Sonra seni ahirette rezil rusvay eder. Sen bu gaddar dunyayı ne sandın da sevdin. O dunyayı kim sevdiyse dinini yağma eyledi.
Dikkat edin, dunyayı sevmek başka, dunyaya calışmak başkadır. İnsan calışır coluk cocuğunun rızkını, nafakasını temin eder. Fakat dunyayı sevmek yasaktır. Mevla’nın hoşuna gitmiyor.
Resulullah Efendimiz’in hanımları; bizim analarımız, canımızdan kıymetli, onlar Peygamber Efendimizden biraz dunyalık istediler. Mevla Teala buna razı olmadı. Mevla’nın razı olmadığına Resulullah Efendimizde razı olmadı ve hanımlarından ayrıldı ama talak vermedi.
Bu ayeti kerime nazil olunca Resulullah Efendimiz evvela Aişe validemizi cağırdı. Ona:”Ya Aişe! Sana bir şey diyeceğim ama anana, babana sormadan bana bir cevap verme dedi. O da:”Ne diyeceksin Ya Resulallah” dedi. Resulullah Efendimiz ayeti kerimeyi okudu. Aişe validemiz de dedi ki: ”Bunu mu anama babama soracağım? Ben dunyayı ister miyim? Ben Allah’ı, Resulunu ve ahireti seciyorum.” Peygamber Efendimiz ona gec buyurdu.
Sonra sıradan diğer hanımları cağırdı, anlarda:”Biz, Allah’ı, Resulunu ve ahireti seviyoruz” dediler. Diyen gecti, diyen gecti. Sonra Peygamber Efendimiz ile barıştılar. Bu ayeti iyi duşunelim, burada butun kadınlara ders var.
Bugun Hatice validemizi ziyaret ettik. Resulullah Efendimiz’in baş ailesidir. Bu dinin onderlerindendir. Malını mulkunu Resulullah’ın yolunda feda etti. O cok sozu dinlenecek bir hanımdır. Bizim anamızdır. Hepsini seviyoruz, kar bize onlardan var. Hatice validemiz her sene bize nasihat eder. Bugunku ziyaretimizde buyurdu ki: ”Bazı hanımlar kocalarına itaat etmiyor. Eğer itaat ederlerse ben onlardan razı olacağım.”
İnsan nasıl kocasına itaat etmez? Kocanın hanım uzerinde hakkı var. Hanımı da kocası uzerinde hakkı var. Herkes hakkına riayet etsin. Gidiyoruz dunyadan, az kaldı, bizden yaşı daha az olan arkadaşlar gitti, bizde gideceğiz. Onlar kazandı da gittiler. Nefsi emmarenin dediklerine bakmayalım. Nefis insanı yoldan cıkarmaya bakar, yalan der. Onun ahlakı oyledir. Şerrinden Allah’a sığınalım.
Bazı hanımlar kocalarına itaat etmiyorlar, hor goruyorlar, beğenmiyorlar. Sakın ha. Her ne kadar ilminiz, ibadetiniz varsa da Allah onu sana koca etti. Dua et Allah onu yola alsın. Bazı kocalar hanımını dover, bu cok zor bir şey. Dovmemek cok iyidir. Nasihat etmek lazım. Nisa suresinde yeri var:
”Serkeşliklerinden korktuğunuz kadınlara gelince onlara nasihat veriniz ve onları yataklarında yalnız bırakınız ve onları dovunuz. Fakat size itaat ederlerse artık onların aleyhlerinde bir yol aramayınız, şuphe yok ki, Allahu Teala cok yucedir, cok buyuktur.”(Nisa 34)
Asiliklerinden korktuğunuz hanımlara evvela vaaz ediniz. Dosdoğru yol budur, şeriat budur deyin. Nasihat ettiğiniz halde olmazsa yataklarını ayırın. Gene yola gelmezlerse onlara vurun bir yerlerini kırmamak (zarar vermemek) şartı ile. Eğer itaat ederlerse onları boşamaya yol aramayın.
Herkes onun kuludur. Allahu Teala kadınları da kayırıyor. Erkekleri de kayırıyor. Hanım kardeşlerim kocalarınıza itaat edin. Hatice validemiz, itaat ederseniz hepsinden razı olacağım diye soz verdi. O razı olursa ahirette bize cok lazım olur, dunyada bile. Kimse gurur kibir yapmasın. Kibir ululuk demektir. Allahu Teala bir hadisi kudsi de buyuruyor:
”Kibriya beni ridam (cubbem) azamet de izarım (gomleğim) dir. Her kim bu iki şeyden biriyle benimle nizaa tutuşmak isterse, onu ateşime girdiririm, haline hic bakmam (ona kıymet vermem)”
Aman goreyim sizi kimse kendini beğenmesin. Kendini beğenmek cok fenadır. Şeytanın başına gelenler hep kibirden oldu. Kuran-ı Kerim’de şeytan zem ediliyor. Şeytan Âdem babamızı beğenmedi. Cenab-ı Hakk’a dedi ki:”O’nu topraktan yarattın beniz ise ateşin dumansız yerinden yarattın.” Onun icin Âdem babamıza secde etmedi. Mevla da onu cennetten kovdu. Kovulmanın ne karı var? Kovulduktan sonra Allah’a ”affet” diye yalvarmıyor da ”sen bana uzun omur ver, Âdem’in evlatlarını yoldan cıkarayım.”
Mevla’da ona uzun omur verdi. Anladınız değil mi? Aman ha. Bu gunler bir daha ele gecmez. Kendimizi muminlerin ayaklarında toz bilelim. Ululuk, kibriyayı Mevla’ya bırakalım. Bizim neyimiz var, bir damla sudan yaratıldık. Yarın kabirde curuyup kokacağız, neler neler olacak. Kibir yok, bitti. Ahireti kazandın mı sana aferin.
Gecen sene Hatice validemizi ziyaret ettiğimizde bize buyurmuştu ki:”Carşafı belden kesenlerle harp edin, (yani) mucadele edin.”
Bu carşafı ortadan kesmek buyuk bir suc. İslamı bozmaktır. Bazılar: ”carşafı ortadan kesmekle ne olur, ben ortunuyorum.” Hic oyle denir mi? Mantoluların, mantosunu ortadan kessek hic razı olmazlar. HÂlbuki bir şey değil. Ama carşafa hic dokunulmaz. Carşaf giyenler cok şukretsinler, boyle bir zamanda onlara carşaf nasip oldu. Bu carşafa dokunur mu insan? İnsan gozune dokunur mu? Carşaf gozden daha nazik ona dokunulur mu?
Ahzab suresi ayet 28′in hulasası ise: Mevla Teala buyuruyor ki: Habibim ailelerine soyle eğer dunyayı seviyorlarsa seninle duramazlar.
Dikkat edelim, bu ayet neden sebep nazil oldu? Peygamber Efendimizin aileleri dunya rahatlığını istediler onun icin bu ayet nazil oldu. Mevla da buyurmak istedi ki benim peygamberimle dunya ziyneti bir arada olmaz.
(Ders Ayeti)
”Ve eğer siz, Allah’ı ve Resulunu ve ahiret yurdunu diliyor iseniz, elbette ki Allah sizlerden guzel amellerde bulunanlar icin buyuk bir mukÂfat hazırlamıştır.”
O mukÂfatı kalemler yazmakla, kantarlar tartmakla, olculer de olcmekle bitiremez. Ahiret cok buyuktur. Dunya onun yanında zibillik bile değil. Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir gun copluğun yanından gecerken atılmış bir keci yavrusunu gordu. Kurtlanmış, kokmuş. Sahabelere dedi ki:”bunu hanginiz sever” onlarda ”hic birimiz” dediler. Efendimizde: ”Dunya bundan kotudur.” Buyurdu.
”Dunya bir leştir, onu talep edenler de kopeklerdir.”
Yani dunyaya calışmayın demek değil, calışalım, coluk cocuğun rızkını temin edelim. Artarsa ahirete calışalım yani infak edelim. Yok, ancak geciniriz!
Olum başımızdan aşağı bekliyor. Mevla (kun) dedi mi olur. Bir de baktın filan hanım gitti, filan Mahmut gitti. Gitti ama nereye gitti. Eğer Allah’ın emri ile Resulullah’ın sunneti ile yaşadı ise onun ruhu cennet bahcelerinden bir bahcededir. Eğer Kuran ve sunnetle yaşamadı ise cehennem cukurlarındadır.
Beden ise curuyecek, toprak olacak. Yani dunyanın sonu budur. Keyif aramayalım, rahatlık aramayalım, sus aramayalım. Dunyada idarelik yaşayalım.
Hanımlar namahreme gostermeden yuzuk, bilezik takabilir ama takmasalar daha hoş olur. Ahirette erkeklere bile altın yuzuk ve bilezik helal olacak ama dunyada erkeklere haram, kadınlara helaldir. Lakin namahreme gostermeyin, otturmeyin, hemen erkeklerin nefsi uyanır, kotu şeyler duşunur ve kotu şeyler yapar.
Velhasıl Ahzab suresinin ayetlerini size okudum. İnsan hic bu kokacak ve kurtlanacak dunyayı ahiret uzerine ustun tutar mı? Sever mi? Dunya ziynetini alıp ta Allah’ı, Resulullah’ı, ahireti bırakır mı? Kadınların coğu boyle dunyayı tercih ediyor. Erkekler bile oyle oldu. Sizi Allah kayırdı daha da kayırsın. Zenginlik fena değil ama seni aldatmıyorsa ve o zenginliği yerinde kullanırsan ve sana şarkılar, turkuler dinlettirmiyorsa, tv seyrettirmiyorsa, beş vakit namazı tadili erkÂn uzerine kıldırıyorsa, orucunu tutturuyorsa, hacca gonderiyorsa, zekÂtını verdiriyorsa o zenginliğin zararı yok. Değilse cok zararı var. Ne kadar zararı var? Olculmeyecek kadar. Hem de cehennemde yaşayacak. O cehennem ateşi dunya ateşinden altmış kusur daha şiddetlidir. O ateşe girince oo…. ‘Biz dayanamıyoruz’ diyecekler. Mevla da onlara cevap verecek:”Artık ister sabredin ister sabretmeyin size karşı musavidir.”(Tur 16) bir şey değişmez.
Mevla da onlara cevap verecek:
”Artık ister sabredin ister sabretmeyin size karşı musavidir.”(Tur 16) bir şey değişmez..
Allahu Teala bize dunyada acıyor ve nasihat ediyor, eğer Allah’ın nasihatini dinlemezsek acımıyor bize. Cunku o buyuk Allah’ı gucendirdiniz. O buyuk Allah, o sevgili alla gucendirilir mi? Dunyanın susu nedir ki bize dunyayı unutturacak, dunyayı sevdirecek? Bak! Dunya malı isteyenler Resulullah’ın hanımları oldukları halde Allahu Teala onlara yuz vermiyor. Onlar da kabul ettiler. Onlar bizim kıymetli analarımızdır. Goreyim sizi hanımlar! Siz de onlara benzemeye calışın.
(Ders Ayeti)
”Ey peygamberin hanımları! İcinizden kim acık bir gunah işlerse, onun azabı iki kat verilir. Bu Allah’a gore pek kolaydır.”
Başka hanımlara bir kat azap edilir. Peygamber Efendimizin hanımları bir fuhuş (kotu bir iş) işlerse onlara iki kat azab edilir. Nicin? Cunku onlar yuksek evin ailelerindendir, onlara kotuluk hic yakışmaz, bize de yakışmaz.
Cenab-ı Hak buyuruyor ki; Ey kullarım ben size ana babalarınızdan cok acıyorum ve tembih ediyorum, tembihimi tutarsanız boyle size acıyacağım, eğer tutmazsanız daha hic acımayacağım, ne yaparsanız yapın.
Dikkat edelim, ipin ucunu elimizden kacırmayalım. Yoksa sona cehennemde, ‘dayanamıyoruz’ demek fayda etmez. Bak şimdi neredeyiz? Butun gunahların bağışlandığı yerdeyiz. Hic gevşeklik etmeyelim. Şimdi pazarlara dağılırsınız, neler alacaksınız veya alma niyetindesiniz. Bundan hic Mevla razı değil. Evet, insanın entarisi, başortusu, altlığı, ustluğu olacak ama ileri gitmek yasak, cunku Mevla Teala buyuruyor ki; ben size bir hayat hazırladım, siz gozunuzu oraya dikin.
(Ders Ayeti 31)
”(Ey peygamberin hanımları!) yine sizden kim Allah’a ve Resulune itaat eder, Salih amel işlerse ona da mukÂfatını iki kat veririz. Hem onun icin (cennette) guzel bir rızık hazırlanmıştır.”
Yani, biz onlara gorulmemiş, duyulmamış, hatıra hayale gelmemiş rızıklar hazırladık. Bakın hanımlar ne mujde! Allah kullarını nasıl esirgiyor. Tehlikeyi yaklaştırmıyor. Cok sevdiği icin, cok acıdığı icin ama dinlemez de yaklaşırsan daha acımıyor, kayırmıyor. Allah’ını dinlemeyen acımaklıktan cıktı. Kendimizi acımaklıktan cıkarmayalım. Biz Allah ‘sız (onsuz) edemeyiz. Cennete koysa bile yine O lazım, O’nsuz olmaz.
Dikkat edin bu nasihatleri kalbinize yerleştirin. Gorduğunuz hanımlara anlatın. Bilmeyen duymayan ne yapsın. HÂlbuki biz duymadık demek bir şey değil.
Cenab-ı Hak buyuruyor ki: Ben size peygamber gonderdim, varisler gonderdim gene ayağınız kayarsa daha sizi hic duşunmem ve size acımam.
Bugun hem Allahu Teala Hazretlerini kelamını hem Resulullah’ın hadisi şeriflerini hem de Hatice validemizin nasihatlerini duydunuz. Ya Rabbi bizi bunları duşunmekten ve anlamaktan ayırma.
Allahu Teala bizleri buraya secti yolladı. Eğer Mevla istemese gelebilir miydik? Bir hacı diyor ki, “Ya Rabbi altmış kere hacca gittim geldim, bana bir nişan gostermedin” dedi. Mevla de buyurdu ki, “Sen sevmediğini evine davet eder misin? Sen buraya 6o kere geldin, bundan başka keramet istemek doğru değil, ben yapacağımı yaptım. O kul da razı oldu.
Aman dikkat edelim. Buraya bir kara dahi gelmek cok buyuk bir kazanctır ve Allah’ın hediyesidir. Şeytan, duşman bekliyor, burada kazandığımızı teyyareye binmekle kaybettirmeye calışır. Kimisi tv seyretmek ister. Eve gidince kazandıklarımızı iyi cebimize koyalım, kaybetmeyelim. Şeytan duşman bekliyor. Size cenneti hazırladım, fakat şeytanın ayağını bağlamadım. Eğer şeraitime sarılır, bana sığınır ve yalvarırsanız size ne şeytan ne nefis dokunabilir.
Elhamdulillah buyuk mujdeler aldık. Eğer buradaki nasihatleri tutarsanız buyuk mukÂfat alırsınız. Sizin iyiliğiniz bizim iyiliğimiz, bizim iyiliğimiz sizin iyiliğinizdir. Ayrı gayrı yok. “İman eden erkek ve kadınlar bazıları bazılarının dostudur.” (Tevbe 71)
O kadar ki namahrem bakmayacağız.
Bazıları dar ve kısa elbise giyer, bazıları carşafı cıkarır. Carşaftan başladılar. Şeytan bu kadar kandırdı mı daha ilerisi gelir. Tovbe edin aman dikkat edin. Boyle yapanlar burada değilseler de memleketteler, gidince onlara anlatalım.
Hanım cemaati! Allah selamet versin. Bu carşafa devam etmeniz sebebiyle yaşıyoruz. Carşafı ortadan kesenlere cok yalvarın, bu carşafa k,imse dokunmasın. Carşafı ortadan kesmekle rahibelere benziyorlar, insan sahabeye benzemez mi? Goreyim sizi, carşafı ortadan kesenlere yalvarmakla mı hediye ile mi ne ile yola alacaksanız alın. Tarikatınızı da muhafaza edin.
Ya Rabbi! Sana nihayetsiz hamdu senalar olsun, sen bizi hidayet etmeseydin, biz buna ulaşamazdık.
Carşaf giymek her pehlivanın işi değil. Allah kulunu bozmaktan, kibirden, riyadan muhafaza etsin.
Ya Rabbi! Ana babalarımızı af et, bizden razı eyle. Ehli hukuku bizden razı eyle. Evlatlarımızı hayırlı eyle.
Ya Rabbi! Butun gecmişlerimize ve sevdiklerimize rahmet eyle. Butun kardeşlerimize rahmet eyle. Butun ihvana yardım eyle, derslerini kuvvetlendir, yanlış yoldan muhafaza eyle. Cehenneme duşme sebeplerinden muhafaza eyle. Cennete kavuşmak ve sana kavuşmak sebeplerine nail eyle. Medrese ve vakıflara yardım edenlere cok yardım eyle. Kat kat mukÂfat ver. Bizim vakfımız olmasaydı millet gelip nerede dinleyecekti.
Medreselerimize kim yardım ederse Allah onlara cok yardım etsin. Resulullah’ın ve Kuran’ın şefaatine nail eylesin.
Bizden dua isteyenlerin hayırlı isteklerini ver.
Allahu Teala her turlu afetlerden muhafaza eylesin.
Hepiniz Allah’a emanet olun.
www.ismailaga.info
__________________
Dunyanın susu – kadınlar sohbeti
Dini Sohbetler0 Mesaj
●35 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Sohbetler
- Dunyanın susu – kadınlar sohbeti
-
12-09-2019, 10:23:46