[IMG]http://img167.**************/img167/8256/mevlanajt2.png[/IMG]İmam Gazali’nin oğluna nasihatleri

- Oğlum! Şu uc ibÂdetinde mutlak sûrette kalbini teyakkuz hÂlinde bulundur, aklın ve kalbin başka yerde olmasın! Bunlar, Kur'Ân-ı Kerîm okurken, Rabbini zikrederken ve namaz kılarken. Bu uc hÂlde bir an bile aklını ve gonlunu başka yere verme. AllÂh'ın huzûrunda olduğunu unutma! Yoksa yonunu kıbleye cevirip de, aklın başka şeyler peşinde olursa, bunun değeri zaafa uğrar. Yonunu İslÂm'ın doğduğu ilk mÂbed olan KÂbe'ye, kalbini de Hazret-i AllÂh'a bağla! Ayrıca Âriflerden olmak istersen; sukûtun fikir, bakışın ibret ve dileğin tÂat olsun. Zîra bu uc haslet, Âriflerin alÂmetidir.


- Oğlum! Kul borcundan son derece sakın! Bir kuruş borc yuzunden, kabul olmuş pek cok ibÂdetin sevabı gider. Rasûl-i Ekrem -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem-, borclu olarak olenlerin namazını kılmazdı. Bundan maksadı, zengini merhamete getirip alacağını bağışlatmaktı. Mumin, borc yaparken fuzûlî yere borca girmez. LÂkin zarûreten borclanırsa ve odemek niyetiyle alırsa, AllÂh TeÂl ona yardımcı olur. Hatt odemenin gayreti icinde olup da borcunu odeyemeden olurse, kıyamette de AllÂh yardımcısı olur.

- BelÂya da şukretmek lÂzımdır. Cunku kufur ve gunahlardan başka bel yoktur ki, icinde senin bilmediğin bir iyilik olmasın! AllÂh, senin iyiliğini, senden daha iyi bilir. Şer zannettiğin cok şey vardır ki senin icin hayırdır. Hayır zannettiğin cok şey vardır ki senin icin şerdir. En selÂmet yol, ilÂhî takdîre rÂzı olman, her hÂle şukur diyebilmendir.


- Oğlum! Son derece dikkat edeceğin bir cihet varsa, o da kimler ile duşup kalktığındır. Şunu iyi bil ki bir sepet sağlam elma, icindeki bir curuk elmayı sağlama cıkartamaz. Fakat bir curuk elma, hepsini curutur. Bunun icin dÂima sÂlihlerle duşup kalk!
- İyi arkadaş da, gul yağı satana benzer, ya satın alırsın, ya o sana biraz surer veya hic olmazsa yanında bulunduğun muddetce guzel koku taşırsın. Kişi sevdikleri ile beraberdir. Dunyada kimi sever ve kim ile duşup kalkarsan kıyamette onunla haşrolunursun. O hÂlde ilmi ile amel eden Âlimlerin ve sÂlihlerin sohbetine devam et!


- Oğlum! Hayatta her şey AllÂh'ın taksîmi iledir. AllÂh; kimini zengin, kimini yoksul, kimini sağlam, kimini sakat, kimini Âlim ve kimini cÂhil kılmıştır. Dunyanın duzeni ancak boyle sağlanır. Kendinden duşuk kimseleri gorduğun vakit, boburlenip onları hakîr gorme! Sen onların yerinde, onlar da senin yerinde olabilirdi. İşte bunu duşunerek yoksullar ile arkadaş ol! Onlara karşı dÂima alcak gonullu olmaya calış! İnsanlık ve İslÂmlık vakÂrını koru! Saadet ancak boyle elde edilir. Dunya ve Âhirette huzur istersen, kimseyi incitme! Senden gencini gorduğun vakit; "Bunun gunahı benden az", senden yaşlısını gorduğun vakit; "Bunun sevabı benden cok, bilmediğim tarafları ile benden daha fazîletlidir" duşuncesi ile onlara bak! Bir Âlim gorduğunde; "Bunun ilmi var, kendisini kurtarır", senden cÂhilini gorduğunde; "Bu bilmez, AllÂh onu bağışlar", diye duşun! Hatt bir kÂfir gorduğun vakit, son nefes belli olmadığından; "AllÂh TeÂl buna hidÂyet nasip ederse, butun gunahları bağışlanmış ve tertemiz olarak ilÂhî huzûra cıkabilir. Acaba benim son nefesim ne olur?" diye Âkıbetini duşun! Kendini ne kadar tanır ve ne kadar duşuk gorursen, AllÂh katında o nisbette mevkî kazanırsın.


- Oğlum! Elinden geldiği kadar din kardeşlerinin ihtiyaclarını karşıla! Zîr Rasûl-i Ekrem -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem- şoyle buyurmuştur:
"Kim mumin kardeşinin bir ihtiyacını giderirse, AllÂh TeÂl da onun bir ihtiyacını giderir." (BuhÂrî, MezÂlim, 3)
Diğer bir hadîs-i şerîfte Rasûl-i Ekrem -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem- şoyle buyurmuşlardır:
"Kim bir muslumanın ayıbını orterse, AllÂh TeÂl da dunya ve Âhirette onun ayıbını orter." (Muslim, Birr, 72)

- Aklı olan kimse nefsine demelidir ki: Benim sermÂyem, yalnız omrumdur. Başka bir şeyim yoktur. Bu sermÂye, o kadar kıymetlidir ki, verilen her nefes, artık hicbir şekilde ele gecmez. Nefesler sayılıdır ve azalmaktadır. O hÂlde, nefeslerini iyi değerlendir ve bu fÂnî dunyÂya yarın olecekmiş gibi nazar et. Butun azÂlarını haramdan koru ve takvÂya sarıl.

- AllÂh'ım! Omrumuzu saadetle sona erdir. RızÂ-yı ilÂhiyyene ve CemÂlullÂha nÂiliyet nasîb eyle! Sabah-akşam bizi Âfiyetten ayırma! TakvÂyı bize azık kıl, tevekkul ve guvenimizi sana yonelt! Bizi hak yolda sÂbit kıl! İbÂdete lÂyık ancak Sen'sin. Sen'i noksan sıfatlardan tenzîh ederim. Sana lÂyıkıyla kulluk edemediğim icin zÂlimlerden oldum.

- Hamd, Âlemlerin Rabbi AllÂhu TeÂlÂ'ya; salÂt u selÂm, Fahr-i CihÂn Efendimiz Muhammed Mustaf (sallahu aleyhı vessalem)'ya olsun!

__________________