Bir kimse şu on şeyi, kendine farz bilmedikce, tam ver ehli (dînimizde şupheli olan şeylerden sakınan) olamaz: Başkalarını cekiştirmemeli. Mu'minlere sû-i zan (kotu zan) etmemeli, kotu bilmemeli. Kimse ile alay etmemeli. Yabancı kadınlara, kızlara bakmamalı. Doğru soylemeli. Kendini beğenmemek icin, Allahu teÂlÂnın kendisine yaptığı ihsÂnları (iyilikleri), nîmetleri duşunmeli. Malını helÂl yerlere harcayıp, haramlara vermemeli. Nefsi, keyfi icin, mevki makÂm istemeyip, bunları insanlara hizmet yeri bilmeli. Beş vakit namazı vaktinde kılmağı birinci vazîfe bilmeli. Ehl-i sunnet (Resûlullah efendimiz ve arkadaşlarının bildirdiği doğru yolda giden İslÂm) Âlimlerinin bildirdiği îmÂnı ve işleri iyi oğrenip, kendini bunlara uydurmalı. (Ahmed FÂrûk&#238

Emeli, arzû ve istekleri kısa yapmak lÂzımdır. MakÂm, mevkî kapmak icin yarış etmek gibi hırs yoktur. (Ahmed bin Âsım AntÂk&#238

Makam ne kadar muhim olsa da, şahsiyetinizi vermeyin. Kendinizi kucultmeyin. (Ferîduddîn Şeker Genc)

Mal icin makam icin hep uğraştım,

Sonsuz nîmetlerden oldum, Âh yazık!

Yol bozuk ve karanlık, onde şeytan,

GunÂh ağır, ağlarım hep, Âh yazık!

(MevlÂn HÂlid-i BağdÂd&#238

2. Tasavvuf yolunda bulunan kimsenin bu yolda ilerlerken kazandığı mÂnevî derecelerden her biri.

MakÂmı kazanmakta kulun gayreti lÂzımdır. Bu bakımdan makÂm ile hÂl arasında fark vardır. Cunku hÂl, kulun gayreti olmadan kalbde meydana gelir. (Ali bin Huseyin)

Tasavvuf yolunda bulunan kimsenin kazandığı makÂmın hukumlerini, îcÂblarını yerine getirmeden, tamamlamadan, başka makÂma gecmekte acelecilik yapmaması, sabırsızlık gostermemesi lÂzımdır. ZîrÂ, kanÂati olmayan hırslı kimsenin tevekkulu, sıhhatli olmaz. Tevekkulu tam olmayanın teslimiyetinde sıhhat bulunmaz. (Seyyid Abdulhakîm ArvÂs&#238
__________________