Medeniyyet; tÂmir-i bilÂd ve terfih-i ibÂddır, yÂni beldeleri îmÂr etmek, binÂlar, fabrikalar yaparak, memleketleri kalkındırmak ve fenni ve her ceşit gelirleri milletlerin hurriyetleri, rÂhat ve huzûr icinde yaşamaları icin kullanmak demektir. Butun insanları rûh, duşunce ve beden bakımlarından rÂhat yaşatmaktır. Medeniyet, yalnız ilim ve fen demek değildir. İlim ve fen, medeniyyet icin, ancak bir Âlet bir vasıtadır. İlimde, fende cok ileri olan milletlere, fen vÂsıtalarını ne yolda kullandıklarını incelemeden medenî demek buyuk gaflettir. Pek yanlıştır. Fabrikaların, motorlu vÂsıtaların, gemi, tayyÂre, atom cihazlarının cok olması, gozleri kamaştıran yeni buluşların artması, medeniyeti ve medenî olduklarını gostermez. Bunları medeniyet sanmak her silÂhlıyı gÂzi, mucÂhid sanmaya benzer. MucÂhid olmak icin en yeni harp vÂsıtalarına mÂlik olmak lÂzımdır, fakat, bunlara mÂlik olan, eşkıyÂlık da yapabilir. Medenî insan ve medeniyyet sÂhibi toplum olmak icin İslÂmiyet; îmÂn, ibÂdet, iş, ahlÂk ve cemiyet hayÂtında uyulması gereken her şeyi bildirmiştir. Bunlar; Allahu teÂlÂnın bildirdikleri, Peygamberimiz Muhammed aleyhisselÂmın oğrettikleri, EshÂb-ı kirÂmın naklettikleri ve İslÂm Âlimlerinin acıkladıklarıdır. İnsanlığın bunaldığı her şeyin, cozum ve cÂresi bunların icinde vardır. (İmÂm-ı RabbÂnî
__________________