Yiyip icmesi haram olan şeyler
Sual: Yiyip icilmesi haram olan şeyler nelerdir? Haram edilmesinin sebepleri nelerdir?
CEVAP
Dinimiz haram ettiği icin bazı hayvanların etleri yenmez. Elbette bunda bazı hikmetler vardır. Musluman, hikmetini bilmese de dinin yasakladığı şeyi yapmaz. Gıdaların insanlar uzerinde iyi ve kotu tesiri olduğu bir gercektir. Annesi kotu ise veya kotu bir kadının sutu ile beslenen cocuk yaramaz olur. Boylesine sutu bozuk derler. Kendi faydasını duşunen insan, dinimizin helal kıldığı şeyleri yemeli, yasak ettiği şeylerden kacınmalıdır.
Yiyip icmesi haram olan şeyler:
1- Bizzat kendisi haram olan şeyler yemek. [Leş, hınzır eti ve şarap gibi.]
2- Kendisi haram olmayıp, gasp, hırsızlık, ruşvet yolu ile alınan şeyler.
3- Doyduktan sonra yemek.
4- Alerji yapan gıda yemek. [Mesela balık, et, sut, yumurta, pastırma, turşu, cilek zarar verirse, bunlar, yalnız zarar verene haram, zarar vermeyene mubahtır.]
5- Zararlı şeyler yemek. [Mesela camur, toprak, cam gibi.]
6- Zehirli olan şeyler yemek. [Zehirli ot, kokmuş et gibi.]
7- Uyuşturucu maddeler yemek. [Doktor tavsiyesiyle ilac olarak kullanmak caizdir.]
8- Temiz, fakat iğrenc şeyler yemek. [Kurbağa, kanı olmayan bocekler, meyvenin, peynirin ve etin kurtları gibi.]
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Leş, akıcı kan, pis hınzır ve Allah’tan başkasının adı ile kesilmiş olan hayvanları yemek haramdır.) [Enam 145]
Âyet-i kerimede sayılan bu haramlardan başka, yukarıda sekiz madde halinde acıklanan hususların da haram olduğu Peygamber efendimiz tarafından bildirilmiştir.
Eti yenen ve yenmeyen hayvanlar
Sual: Eti yenen ve yenmeyen hayvanları, liste halinde bildirebilir misiniz?
CEVAP
Karada yaşayan hayvanlar ve kuşlar icin, hadis-i şerifte şoyle bildirilmiştir:
(Kopek dişi olan yırtıcı hayvanlar ve pencesiyle avlanan kuşlar yenmez.) [Muslim]
Eti yenmeyen kara hayvanları:
Domuz, kurt, ayı, aslan, kaplan, pars, leopar, panda, panter, cita, jaguar, puma, sincap, samur, sansar, kokarca, goril, maymun turleri [şempanze, babun, gibon, orangutan], sırtlan, fil, kopek, kedi, kunduz, porsuk, vaşak, cakal, tilki, gelincik gibi, avını kopek dişiyle yakalayan yırtıcı hayvanlar yenmez. [Şafii’de tilki, sırtlan, samur, sincap ve gelincik yenir.]
Eti yenen kara hayvanları:
Zurafa, kanguru, tavşan yenir. Eti yenen davar [koyun, keci], sığır [manda, inek, boğa], deve gibi evcil hayvanların, yabani olanları da yenir. Mesela buffalo, bizon yabani sığırdır. Lama yabani devedir. Yani bunlar yenir. Kecinin yabanisi sayılan dağ kecisi, geyik, ceylan, antilop yenir. Yabani koyunlar da yenir. Evcil at, tenzihen mekruhtur. Midilli, bir at turudur. At eti, Şafii ve Hanbeli’de helal, Maliki’de haramdır. Yabani atlar yenir. Evcil eşek yenmez. Yabani eşek denilen zebra yenir.
Eti yenmeyen kuşlar:
Avını pencesiyle yakalayan ve leş yiyen, caylak, kartal, kerkenez, kuzgun, akbaba, leş kargası, yarasa, atmaca, şahin, martı, leylek, flamingo, egret, kelaynak gibi kuşlar yenmez.
Haşaratlar da yenmez:
Haşarat, yani toprak icinde yuvası olan kucuk hayvanlar, helal değildir. Fare, akrep, yılan ceşitleri, kertenkele, timsah, kene, semender, kurbağa, kaplumbağa, salyangoz, arı, sivrisinek, karasinek, kostebek, kirpi, tahtakurusu, bit, pire gibi haşarat yenmez. [Şafii ve Maliki’de, kirpi ve kertenkele yenir.]
Eti yenen kuşlar:
İğrenc olmayan, leş yemeyen, avını pencesiyle yakalamayan kuşlar yenir.
Saksağan, kumru, bulbul, kanarya, muhabbet kuşu, keklik, sulun, bağırtlan kuşu, guvercin, bıldırcın, tarla kargası, tavus, kırlangıc, baykuş, papağan, turna, saka kuşu, calı kuşu, ispinoz, serce ve sığırcık gibi kuşlar helaldir. Huthut [ibibik] mekruhtur. [Martı Hanefi ve Hanbelî’de yenmez. Maliki’de martı ve balıkcıl yenir. Şafii’de kırlangıc, tavus, huthut, papağan yenmez. Martı, balıkcıl gibi deniz kuşları yenir.]
Eti yenen kumes hayvanlarının yabanileri sayılan karatavuk, yabani ordek, yabani kaz, kuğu gibiler yenir. Hindinin yabanisi sayılan deve kuşu yenir.
Deniz hayvanları:
Hanefi haric diğer uc mezhepte, deniz urunlerinin hepsi yenir.
Hanefi’de balık şeklinde olmayan hicbir deniz urunu yenmez. Mesela, ahtapot, kalamar, murekkep balığı, denizhınzırı, denizatı, denizaygırı, denizanası, denizayısı gibi hayvanlar ve yengec, midye, istiridye, ıstakoz, kerevit, karides, deniz salyangozu gibi deniz haşaratı yenmez. Somon, kalkan, yunus, balina, yılan balığı, kedi ve kopek balığı yenir.
Necaset yiyen hayvan
Sual: Necaset yemiş olan hayvanı yemek caiz midir?
CEVAP
Tezek ve başka necis şeyleri yiyen hayvanın eti kokarsa yemesi mekruhtur. Temiz şeyle beslenip, pis kokusu kalmazsa caiz olur.
Necaset yemiş olan tavuk, koyun ve sığırı hemen kesip yemek mekruhtur. Tavuğu 3, koyunu 4, sığır ve deveyi 10 gun hapsetmek, yani necaset yedirmeyip temiz gıdayla beslemek gerekir. Şafii’deyse deve 40, sığır 30, koyun 7, tavuk 3 gun hapsedilir.
Nereleri yenmez?
Sual: Eti yenen hayvanların yenmeyen yerleri nelerdir?
CEVAP
Eti yenen her hayvanın 7 yeri yenmez. Bunlar, akan kan, idrar aleti, hayaları [koc yumurtası], bezleri [guddeleri], safra kesesi, dişi hayvanın onu ve idrar kesesidir.
Kesmeden oldurulenler
Sual: Kesmeden oldurulen hayvanlar yenir mi?
CEVAP
Kesmeyip de, bir yerine bıcak saplayarak, alnına vurarak veya boğarak veya ilaclayarak, elektrikleyerek oldurulen kara hayvanları, leş olur. Bunları yemek haram olur.
Hayvandan cıkanlar
Sual: Olen hayvandan cıkarılan peynir mayası ve sut temiz midir?
CEVAP
Yalnız sut emip başka bir şey yememiş olan kucuk kuzuların oldukten sonra karınlarından cıkarılan peynir mayaları temizdir. Koyun, sığır gibi olmuş hayvanların memelerinden cıkan sutler de temizdir.
Hayat alameti varsa
Sual: Diri olup olmadığı belli olmayan hayvan boğazlanırsa yenir mi?
CEVAP
Hasta veya bayıltılan bir hayvan, diri olup olmadığı bilinmiyorsa, boğazlanırken hareket ederse veya diri hayvandaki gibi kan cıkarsa yenir. Cunku bunlar hayat alametidir. Hayat alameti yoksa yenmez.
Salam ve jambon
Sual: Salam ve jambon yemek caiz mi?
CEVAP
Avrupa’da genel olarak salam, domuz etinden yapılır. İnek etinden de yapılanı vardır. Turkiye’de inek etinden yapılıyor. Jambon, Fransızca domuz sucuğu, domuz pastırması demektir. Fakat Turkiye’de inek etinden yapılıyorsa, yenmesinde mahzur olmaz. Sırf isminden dolayı bir gıdaya haram denmez.
Hayvana tecavuz
Sual: Coban tarafından tecavuze uğrayan keci kesilirse, etini yemek caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caizdir. (S. Ebediyye)
İhtiyac halinde mezhep taklidi
Sual: İhtiyac olunca diğer mezhepleri taklit ederek deniz haşaratı yenir mi?
CEVAP
Mezheplerdeki farklı hukumlerin rahmet olduğu hadis-i şerifle bildirilmiştir. Zaruret veya ihtiyac olunca, başka mezhep taklit edilerek, o mezhepteki helal olan bir hayvan yenir. Mesela kirpi etinin ekzama, kaşıntı, sedef, baras gibi deri hastalıklarına ve gelincik denilen fil hastalığına iyi geldiği Hayat-ul hayvan kitabında yazılıdır. Hanefi ve Hanbeli mezhebinde kirpi eti yemek haramdır. Şafii ve Maliki mezhebinde caizdir. Tesirli başka mubah bir ilac yoksa, hastanın, bu iki mezhepten birini taklit ederek kirpi eti yemesi caiz olur. Kirpinin başını besmeleyle kesmek gerekir. Kirpi insanların yanında başını gizler, suya konunca başını cıkarır. Boylece başını kesmek kolay olur.
Ac kalıp kendi mezhebine gore helal olan yiyecek bulamayan kimse, başka mezhepte helal olan bir yiyeceği yer. Hicbir mezhepte de care bulamazsa, olmeyecek kadar haram olan gıdadan yiyip icmesi caiz olur. (Hadika)
Başka mezhebi gozetmek
Sual: Kendi mezhebinde caiz; fakat başka mezhepte haram olan bir şeyi yememek evla değil midir? Mesela tilki eti Şafii’de helal, Hanefi’de haramdır. Şafiilerin de yememesi uygun olmaz mı?
CEVAP
Elbette diğer mezhepleri de gozetmek mustehab olur, iyi olur. Mesela Şafiiler deniz haşaratı yemese iyi olur.
Şafii’de kadına dokunmak abdesti bozar. Hanefiler de kadına dokununca abdest almaları mustehab olur, iyi olur. Almasalar da caiz; ama oteki hak mezheplere de uymak mustehab olur.
Yenmeyen hayvanlar
Sual: Bazıları, (Kopek, yılan, kartal gibi butun hayvanlar helaldir. Domuzdan başka hicbir hayvan haram değildir. Domuzun da yağı, derisi ve gerisi helaldir. Hicbir hadise inanılmaz) diyorlar. Peygamber efendimiz 23 yıl dini tebliğ etmedi mi? 23 yıl icinde neyin haram, neyin helal olduğunu bildirmedi mi? Kopeğin helal olduğunu bildiren hicbir kitap var mıdır? Bunlar Peygamber efendimizin bildirdiklerine niye inanmıyorlar?
CEVAP
Bir hayvan leşse, eti pis, yağı ve kanı temiz olmaz. Kur’an-ı kerimde acıkca yazmıyor diye domuzun pisliğine helal denir mi hic?
Bunların hadis-i şeriflere inanmamalarının birkac sebebi olabilir:
1- Resulullahın yalan veya yanlış soyleyeceğini sanmış olabilirler. Peygamber efendimizin doğru, emin olduğu bircok Âyet-i kerimeyle bildiriliyor. HÂşÃ‚ Allahu teÂlÂnın helal ettiklerine haram demiş olsaydı, Allahu teÂl mudahale etmez miydi? İşte bir Âyet-i kerime meali:
(Eğer o [Peygamber] bize atfen, bazı sozler uydursaydı, biz onu kıskıvrak yakalayıp can damarını koparır, helak ederdik, hicbiriniz de buna engel olamazdınız.) [Hakka 44–47]
Demek ki, Peygamber efendimizin Kur’an-ı kerime aykırı bir şey soylemediği, bu Âyet-i kerimeyle de sabittir. Şu halde, Resulullah efendimizin haram ettiği her şey Kur’ana uygundur.Ona uymak Kur’ana uymak olur. Birkac Âyet-i kerime meali:
(İhtilaflı bir işin hukmunu oğrenmek icin Kur'ana ve Sunnete bakın!) [Nisa 59]
(İhtilaflı şeyleri insanlara acıklayasın diye bu Kitabı sana indirdik.) [Nahl 44, 64]
(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80]
(O nebi, guzel şeyleri helal, cirkin şeyleri haram kılar.) [Araf 157]
2- Eshab-ı kiramın yalan soylediğini sanıyorlardır. Eshab-ı kiram Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an-ı kerimde ovulmuş, her birinin Cennetlik olduğu acıkca bildirilmiştir. Bir Âyet-i kerime meali şoyledir:
(Mekke’nin fethinden once Allah icin mal verip savaşanlar, daha sonra mal verip savaşanlarla eşit değildir. Onların derecesi, sonradan Allah yolunda harcayıp savaşanlardan daha yuksektir. Fakat Allah hepsine de en guzel olanı [Cenneti] vaad etti.) [Hadid 10]
Âyet-i kerimede, sapıklara fırsat vermemek icin, ve kullen vaadallahul husna buyuruluyor. Yani Allah her birine Cenneti soz vermiştir buyuruluyor. Fazilet bakımından, Mekke’nin fethinden once Musluman olanlar, daha sonra Musluman olanlardan elbette ustundur. Ama hepsi de Cennetliktir.
Hepsinin Cennetlik olduğuna dair başka bir Âyet-i kerime meali:
(Muhacirlerin ve Ensarın [Muhacir eshaba yardım edenlerin] once gelenlerinden ve bunların yolunda gidenlerden Allah razıdır ve bunlar da, Allah’tan razıdır. Allah bunlar icin, altından ırmaklar akan Cennetler hazırladı. Bunlar Cennetlerde sonsuz olarak kalacaklardır.) [Tevbe 100]
3- Resulullah da, Eshab da doğru soyledi. Ama hadis Âlimleri yalan soylemiş sanabilirler. Âlimlere itimat etmemizi Allahu teÂl bildiriyor. (Bilmiyorsanız Âlimlere sorun) buyuruyor. (Nahl 43)
Peygamber efendimiz de buyuruyor ki:
(Âlimlere tÂbi olun.) [Deylemi]
(Âlimler, Peygamberlerin vÂrisleridir.) [Tirmizi]
(Âlimler rehberdir.) [İ.Neccar]
Bu iddia sahipleri başka dinden olabilirler. Muslumanmış gibi gozukup muslumanların itikadlarını bozmak istiyorlardır. Geriye, başka ihtimal kalmadı zaten.
Tecavuze uğrayan hayvan
Sual: Tecavuze uğrayan mısmıl hayvanın eti yenir mi?
CEVAP
Boyle işi sadist denilen ruh hastaları yapar. Cok cirkin ve buyuk gunahtır. Tecavuze uğrayan hayvan, kesilip yakılır. Yakmayıp etini yemek de caizdir. (F. Hindiyye, Durr-ul-muhtar, S. Ebediyye)
Kopek temiz mi?
Sual: Bir şiirde okumuştum. MÂlikî'de kopek temizmiş. Temizse yeniyor mu?
CEVAP
Kopeğin MÂlikî’de temiz olması, eti yenir demek değildir. MÂlikî'de de kopek eti haramdır. Temiz demek, (Kopeğe dokunmakla necaset bulaşmaz, abdeste ve namaza zararı olmaz) demektir. MÂlikî'de domuz da kopek gibi temizdir. ŞÃ‚fiî'de ise, kuru olarak kopeğe dokununca mahzuru olmazsa da, ustu ve kılları yaşken dokunursa veya kopeğin salyası ustumuze bulaşırsa, o yeri biri camurlu su olmak uzere, yedi defa temiz su ile yıkamak gerekir.
Osmanlı doneminde, şair Tahir efendi, Nefi isimli şaire kelb [kopek] diye hakaret eder. Nefi de, ona şoyle der:
Tahir, bana kelb demiş, iltifatı zÂhirdir,
Mezhebim MÂlikî’de, domuz ve kelb tÂhirdir.
Nefi, bu şiirinde diyor ki:
(Tahirciğim, bana kopek diye iltifat ediyorsun, ama ben MÂlikî mezhebindeyim. Bizim mezhebe gore kopek tahirdir) diyor. Gorunuşte, (Kopek temizdir) demiş gibi gorunuyorsa da, (Kopek sensin) demek istiyor.
Osmanlı doneminde, şairler bile, MÂlikî mezhebinin hukmunu bilebiliyorlar. Şimdi, tÂhirin temiz anlamına geldiğini bile bilen azdır.
Şupheli gıdaları yemek
Sual: İcinde domuz yağı olma ihtimali olan gıdaları yemek caiz midir?
CEVAP
Bazı kimseler; piyasadaki gıda maddelerinde domuz yağı ve meşrubatlarda alkol olabilir, kasaptaki et besmelesiz kesilebilir duşuncesiyle vesveseye kapılıyorlar.
İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki:
Haram olma şuphesi olan şeylerden de sakınmalı; cunku hadis-i şerifte, (Şuphelilerden sakınan, dinini, ırzını korumuş olur. Şuphelilerin etrafında dolaşan, harama duşebilir) buyuruldu; fakat yiyecek ve iceceklerde şuphe edip yememek, takva değil, vesvesedir. Mesela dinimiz, (Haram olduğu bilinmeyen şeyleri yiyin) buyurur. [Belki o haramdır; ama biz bilmediğimiz icin gunah olmuyor.] (Haram olduğu bilinmeyenleri yemeyin) buyurmuyor. Cunku bunu her zaman tespit etmek imkÂnsızdır. Resulullah efendimiz bir muşrikin, Hazret-i Omer de, bir Hıristiyan’ın [belki de necis olan] testisinden abdest almıştır. Eshab-ı kiram, gayrimuslimlerin verdiği suları icerler, onların sattığı et, peynir gibi gıdaları alırlardı. HÂlbuki pis, necis olan şeyleri yemek haramdır. KÂfirler ise ekseriya pis olur. Elleri, kapları şaraplı olur. Hayvanı Besmelesiz keserler. Eshab-ı kiram, bunlara rağmen, necis olduğunu kesin bilmedikleri icin, vesvese etmeyip, bu ceşit gıdaları yerlerdi. (İhya)
İmam-ı Kastalani hazretleri buyurdu ki:
(Peygamber efendimiz, Hayber’de, eshab-ı kiramla bir Yahudinin zehirli kebabından bir lokma yedikten sonra, (Bu et, bana zehirli olduğunu soyledi) buyurup başka yemedi ve son hastalığında, (Hayber’de yediğim zehirli etin acısını hÂl hissediyorum) buyurdu.) [Mevahib]
Resulullah efendimiz, bir Yahudinin ekmeğini ve tereyağlı yemeğini temiz mi diye sormadan yedi. Bu domuz yağı mı, koyun yağı mı, ekmeğin hamuru su ile mi, yoksa şarap ile mi yoğruldu diye sormadı. Muşrik kadının su kabından abdest aldı. Bunlar, araştırmanın gerekmediğine birer delildir. (Berika)
İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki:
(KÂfirlerin vucutları değil, inancları pistir. Kur’an-ı kerimde, (Ehl-i kitabın [Yahudi ve Hıristiyanın] pişirdiklerini [ve kestiklerini] yemek helaldir) buyuruldu. (Maide 5)
KÂfirlerle alışveriş eden Muslumanları pis bilmemeli, bunların yiyecek ve iceceklerinden sakınmamalı! Bu hÂl, ihtiyat değil, bu halden kurtulmak ihtiyattır.) [Mektubat 3/22]
KÂfirler, gıdalarımıza necaset katabilecekleri gibi, zehir de katabilirler. Nitekim Yahudi yemeğe zehir katmıştır. Peygamber efendimiz de, araştırmadan o yemeği yemiştir. Cunku necis olduğu bilinmeyen şeyleri yememek takva değil, vesvese olur. Dinimiz de vesveseden kacmayı emretmektedir. (Hadika)
Dinimizde, “Bir şeyin helal olması icin delil aranmaz, haram olması icin delil aranır” kaidesi vardır. Necis olduğuna bir delil bulunmazsa, temiz kabul edilir. (Usul-i Pezdevi)
Margarin, sucuk, meşrubat ve diğer gıdaların icine necaset katılsa, fakat katıldığı bilinmese yemek caiz olur. Bilmek, ya bizzat gormekle veya adil Muslumanların necaset katıldığını biz gorduk demeleriyle anlaşılır. Katılıyormuş demekle haram olmaz. (Eşbah)
Sabunlara da domuz yağı katılabilir. Fakat necasetli yağ ve domuz yağı sabun yapılınca, şarap sirkeye donunce temiz olur. Butun kimyevi değişmeler boyledir. (Tahtavi)
Gıda maddelerine hile yapılabilir. Fabrikada icine ceşitli necasetler katılabilir. Yahut ihmal yuzunden necaset karışabilir. Recelin, pekmezin icine fare duşup olebilir. İmalatcı, kazanı dokmeyebilir. Meşrubatlara konan esans, alkolde eritilebilir. Bunun gibi ceşitli necaset karışabilir. Fakat icinde necaset olduğu kesin olarak bilinmeyen butun gıda maddeleri temiz kabul edilir, yenmesi gunah olmaz. (Tahrir)
Gıdalarda ve E listeli katkı maddelerinde domuz kokenli yağ, et yazmıyorsa yenmesinde mahzur yoktur, yazıyorsa yenmez.
Necis olma ihtimali
Sual: Piyasadaki herhangi bir gıdanın, necis olma ihtimali olduğu icin, sakınıp yememek caiz mi?
CEVAP
Necis olduğu kesin bilinmeden sakınmak, vesvese, kuruntu ve zararlı olur. (K. Saadet)
Domuz E maddesi
Sual: Domuz yağı veya alkol bulunma ihtimali olan gıdaları yemek caiz olur mu?
CEVAP
İhtimal uzerine karar vermek yanlış olur. Dinimiz, (Bir şeyin helal olması icin delil aranmaz, haram olması icin delil aranır) der. Necis olan bir şeye dair bir delil bulunmazsa, temiz kabul edilir.
Margarinlerde domuzdan uretilen katkı maddeleri kullanıldığına dair cıkarılmaya calışılan asılsız soylentiler ve “E listesi” ile ilgili iddialar uzucu bir haksızlıktır. Gıda katkı maddelerinin belirtilmesinde Sağlık Bakanlığı’nca hazırlanan Gıda Katkı Maddeleri Yonetmeliği, Avrupa Topluluğu kodunu benimsemiş ve kanunen ambalajlara yazılma zorunluluğu getirmiştir. Bu sistem cercevesinde “E” ve ilgili gıda katkı maddesinin kod numarasının ambalaj uzerine konması zaruridir. Turkiye’de domuz kaynaklı katkı maddeleri ile domuz yağı iceren mamul gıdalara uretim izni verilmemiş olup, bahsi gecen E listeli katkı maddelerinin domuz kokenli olması kanunî acıdan da kesinlikle mumkun değildir. Margarinlerde domuz yağı veya domuzdan elde edilmiş herhangi bir katkı maddesi yoktur, hicbir zaman da olmamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı da konuyu inceleyerek, bu tur dedikoduları yaymaktan sakınmak gerektiğini ve bu yağları yemenin dinen bir mahzuru olmadığını acıklamıştır. (Bitkisel yağ sanayiciler derneği)
FÂsık ve şahitlik
Sual: Gayrimuslim, fÂsık veya bid’at ehli, bir gıdaya necis dese, onun sozu kabul edilir mi?
CEVAP
Hayır, gayrimuslim, fÂsık veya bid’at ehli olanın, din işlerindeki sozu kabul edilmez. Doğru olarak, Allahu ekber diyerek okuduğu ezan bile kabul edilmiyor, tekrar okunması gerekiyor.
Din işlerinde, ancak Âdil bir Muslumanın sozu kabul edilir. FÂsık olanın kıbleyi gostermesine, temiz, necis, helÂl, haram gibi, dinden olan şeyler icin soylediği sozlere itibar edilmez. (Redd-ul-muhtar)
Bid’at sahipleri, ehl-i kıble olup her ibadeti yaptıkları hÂlde, Âdil değildir. (Hadika)
Demek ki, herkesin şahitliği gecerli olmuyor. Hem Ehl-i sunnet olacak, hem de fÂsık olmayacak, yani Âdil olacaktır. Gayrimuslim, fÂsık veya bid’at ehli, analiz yapıp rapor tutsa da, belge gosterse de, din işlerinde sozu, şahitliği gecerli olmaz. Diğer işlerde ise, bunların sozlerine guvenmek caizdir.
Şupheliden kacmak
Sual: Domuz yağı veya alkol bulunma şuphesi olan gıdaları ve nasıl kesildiği bilinmeyen etleri yemekten kacınmak takva olmaz mı?
CEVAP
Takva olmaz, vesvese olur. Hazret-i Omer’in, (Bizler harama duşmek korkusuyla helallerin onda dokuzundan kacındık) sozu, bu hususların dışındaki haramlar icindir.
FÂsıka inanılmaz
Sual: FÂsık bir kimsenin, doğru soylediğine inandığımız dinî konulardaki sozlerine itibar edilmez mi? Mesela piyasadaki gıdalar ve meşrubatlar icin soyledikleri gecerli olur mu?
CEVAP
Doğru soylese de, onun sozu senet kabul edilmez. Mesela, (Kıble bu taraftır), (Bu gıda temizdir veya necistir) veya (Bu helÂldir, haramdır) dese, dediği de doğru olsa, ezan okuması gibi gecersiz olur. Soran kimse, kendi araştırıp anladığına uyması lazımdır. (Mizan-ul Kubra)
FÂsık ezan okurken (Allahu ekber) diyor. Yani Allah buyuktur diyor. Yalan soylemiyor. Ama fÂsık olduğu icin onun okuduğu ezan, dinen sahih olmuyor. FÂsık, mutlaka yalan soyleyeceği icin değil, doğru da olsa, sozu gecerli olmadığı icin, din ona itibar etmiyor. Bunun icin, fÂsık kimselerin, (Kolada alkol var, şu gıdada domuz yağı var, falanca firma tavukları Besmelesiz kesiyor) demelerine itibar edilmez.
İcki, dinimiz ve sağlığımız
Sual: Şarabın, alkollu ickilerin, sağlığa faydalı olduğu, dozunda icki icmenin gunah olmadığı soyleniyor. İckinin dinimizdeki yeri nedir?
CEVAP
Kur'an-ı kerimde, hadis-i şeriflerdehamr kelimesi gecer. Hamr = alkollu ickidir. İckinin, ceşitli hastalıklara yol actığı, aklı azalttığı, karaciğeri bozduğu, beyni ve sinirleri harap ettiği, ilmi olarak defalarca tespit edilmiştir. Bir kimse, musluman olmasa bile, sağlığa olan zararından dolayı ickiden uzak durmalıdır! Musluman ise, sağlığa hic zararı olmasa da, tek damla icmemelidir. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(Ey iman edenler, icki, kumar, putlar, fal okları şeytanın necis işleridir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, icki ve kumar ile aranıza duşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık hepiniz vazgecin!) [Maide 90,91]
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(İckinin haram olduğuna dair kesin hukum indi.) [Muslim]
(İhtimar [alkol teşekkul] etmiş her icki haramdır.) [Ebu Davud]
(Coğu sarhoş eden ickinin, azını da icmek haramdır.) [Nesai]
(İckide ilac ozelliği yoktur. Hastalık yapar.) [Muslim]
(İcki, butun kotuluklerin başıdır.) [Taberani]
(İcki kotuluk doğurur.) [Beyheki, Ruzeyn]
(İcki her kotuluğun anahtarıdır.) [İbni Mace]
(Allah’a ve ahirete inanan icki icmesin, icki icilen sofraya da oturmasın!) [Taberani]
(İckiden sakının! Ağac dal budak saldığı gibi, icki de, kotuluk sacar.) [İbni Mace]
(İcki, gunahların en buyuğudur, her kotuluğun ve her gunahın anasıdır.) [Taberani]
(İcki icenin haya perdesi yırtılır, şeytan ona yoldaş olur, her kotuluğe sevk eder ve her iyilikten alıkoyar.) [Taberani]
(Alkoliğin, kabrinden kalkarken, iki gozu arasında, "Bu Allah’ın rahmetinden mahrumdur" yazısı gorulur.) [Deylemi]
(Rahmet melekleri, sarhoştan uzak durur.) [Bezzar]
(İcki icenin, kıyamette yuzu kara, dili sarkıktır, pis kokusundan herkes kacar.) [Zevacir]
(Bir zaman gelir ki, ickinin adı değiştirilip helal sayılır.) [İ. Ahmed]
(İcki, zinadan kotudur.) [R.Nasıhin]
(Allahu teÂlÂ, icki icene, icirene, alıp satana, yapana, saklayana, taşıyana, kendisine goturulene ve parasını yiyene lanet etti.) [İbni Mace]
(Emanete hıyanet edilir, zekat ceza gibi istenmeyerek verilir, aşağı kimseler, başa gecer, zalimlere şerrinden korkulduğu icin iyilik edilir, ickiler icilir, calgılar calınır ve sonra gelenler [turediler] oncekileri kotulerse, ceşitli felaketlere maruz kalırlar.) [Tirmizi]
(Bir kral, bir adamı tutup “icki, katillik, zina ve domuz eti yemekten birini sec, yoksa seni oldureceğim” der. Adam ickiyi secer. Onu icince hepsini de yapar.) [Taberani, Hakim]
(Kotuluklerin hepsi kilitli bir yerdedir. Bu yerin anahtarı ickidir. İcki icen, o kapıyı acıp icine duşer.) [Abdurrezzak]
(Butun kotulukler bir yere toplanmıştır. Bu yerin kilidi zina, anahtarı ickidir. Butun iyilikler de bir yerde toplanmıştır. Bu yerin kilidi namaz, anahtarı abdesttir.) [İslam Ahlakı]
(Eski zamanlarda bir abid, insanlardan ayrı bir yerde ibadet ederken, bunu goren bir kadın, ona gonlunu kaptırır, hizmetcisini gonderir. Hizmetci, abide gelip; bir şahitlik icin sizi cağırıyorlar der. Abid de gider. Birkac kapı gecerek guzel kadının yanına varır. Kadın, “Ya bu cocuğu oldur, ya benimle zina et veya şu şaraptan ic. Birini yapmazsan butun gucumle bağırır, seni rezil ederim” der. Abid, bunlardan birini yapmak zorunda kalınca, şaraba razı olur. Şarabı icince sarhoş olur, daha sonra kadınla zina eder, cocuğu da oldurur. Vallahi iman ile şarap bir arada olamaz. Biri diğerini uzaklaştırır.) [İbni Hibban]
(Cenab-ı Hak, zurna, gırnata, ud, def gibi butun calgı aletlerini, cahiliyet doneminde tapınılan putları kaldırmamı emredip, kendisinden korkup da ickiyi bırakan mumine Cennet nimetlerini ihsan edeceğini de bildirdi.) [İ. Ahmed]
(Şaraba değişik isimler konup icilir, calgı ve şarkıcı kadınlar coğalırsa Allahu teÂl onları yere gecirir.) [İbni Mace, İbni Hibban]
(Calgılar coğalır ve ickiler icilirse, yere batmak, başka kılığa cevrilmek gibi belalar gelir.) [Tirmizi]
(İcki icilir, kotu kadınlar coğalırsa, erkek erkekle, kadın kadınla yetindiği zaman, ceşitli belalar gelir.) [Beyheki]
(Şarap icenin namazı kırk gun kabul olmaz.) [Tirmizi, Hakim, Nesai]
(Namazı kabul olmaz) demek, namazı boşa gider demek değildir. Namaz borcundan kurtulur, namaz kılmakla kavuşacağı buyuk sevaptan mahrum kalır demektir. Namaz kılanın, gunahları bırakması kolaylaşır. İcki icen de namaza devam etmelidir.
(Kişi, mumin olduğu halde zina ve hırsızlık edemez, icki icemez. Bunları yapan İslam halkasını boynundan cıkarmış olur. Tevbe ederse, Allahu teÂl tevbesini kabul eder.) [Nesai]
(Zina eden ve şarap icenin imanı, gomleğin sırttan cıktığı gibi cıkar.) [Hakim]
(İcki ile iman, bir arada bulunmaz, biri, diğerini uzaklaştırır.) [Beyheki]
(İcki icenin kalbinden iman nuru cıkar.) [Taberani]
(Alkolik olan Cennete giremez.) [Hakim]
Her icki icene kÂfir denmez. Cunku Ehl-i sunnet itikadında buyuk gunah işleyene kÂfir denmez. [Vehhabiler, buyuk gunah işleyene, mesela icki icene, namaz kılmayana, acık gezene kÂfir derler. Vehhabiliğin bu yuzden de İslamiyet’le yani ehl-i sunnetle, alakası yoktur.] İslam Âlimleri, (Cennete giremez) hadis-i şerifini, (Gunahının cezasını cekmeden Cennete giremez) şeklinde acıklamışlardır.
Hep buyuk gunah işleyen, namaz kılamaz, haramlara onem veremez, Allah korusun imanını kaybedebilir. Bunun icin icki icenin ve diğer buyuk gunahları işleyenin bir gun iman nuru sonebilir. Atalarımız, (Su testisi su yolunda kırılır) demişlerdir. Her su testisi, su yolunda kırılmadığı gibi, her icki icen de imansız olur denemez. Fakat devamlı işlenen gunahlar, insanı kufre surukler. İcki icenler, namaza onem verip kılmaya devam ederse, ickiyi bırakmaları kolay olur. Kur’an-ı kerimde mealen, (Namaz, her kotulukten alıkoyar) buyuruluyor. (Ankebut 45)
İckicinin suali
Sual: Cok icen bir arkadaş, (Okuduğum meallere gore, Nahl sûresinin 67. Âyetinde, icki tavsiye ediliyor. Bir de, İnsan sûresinin 21. Âyetinde, “Cennette temiz şarap icilir” yazıyor. O Âyette Şaraben tahura geciyor. Şarap haram olsa temiz denmez, Cennette olmaz. Bu iki Âyete istinaden, iciyorum) diyor. İcki, şarap haram değil mi?
CEVAP
O kimse şarabın haram olduğunu bildiği hÂlde, alay etmek icin oyle soyluyordur. Alay değilse, meal okumakla oyle anlamışsa, meal okumanın zararı burada da acıkca goruluyor.
Bildirilen Âyet-i kerime, icki haram kılınmadan once Mekke'de nazil olmuştur. Daha sonra icki haram edilmiştir. O Âyet-i kerimenin meali şoyledir:
(Hurma ağaclarının meyvesinden ve uzumlerden de seker [icki, sirke, şıra] ve guzel bir rızık edinirsiniz. İşte bunda da aklını kullanacak bir kavim icin hic şuphesiz bir Âyet [ibret] vardır.) [Nahl 67]
Bu Âyetteki seker kelimesinin o zamanda da iyi bir mÂnaya gelmeyip, onun gun gelip de yasak edileceğine işaret vardır. Ondan onceki Âyet-i kerimenin meali şoyledir:
(Sut veren hayvanlarda size bir ibret vardır. Size, onların karnındaki işkembe pisliği ile kan arasından kandan meydana gelen ve kolayca icilebilen [icinde şeker, yağ ve mineral maddeler vesaire bulunan] tertemiz bir sut iciriyoruz.) (Nahl 66)
Bu Âyetteki işkembe pisliği ve kandan halis sut meydana gelmesi dikkat cekicidir. Bu bakımdan seker guzel bir nimet değildir. Bir de seker kelimesine, şıra, sirke gibi manÂlar da verilmiştir. (Beydavî Şehzade haşiyesi)
Eğer seker nimetse, şıra, sirke ve pekmez icin soylenmiştir. İbni Abbas hazretlerinin rivayetine gore, seker, Habeş dilinde sirke demektir. (İtkan – İmam-ı Suyûti)
Nahl sûresindeki 67. Âyette gecen guzel rızık icin, (Yaş ve kuru hurma, yaş ve kuru uzum, sirke, pekmez ve ceşitli tatlılar) denmiştir. (Celaleyn)
Hurma, uzum gibi gıdalardan faydalı ve zararlı rızıklar yapılabilir. İcki kesin haram edilmeden once nazil olan bir Âyet-i kerime meali şoyledir:(Sana icki ve kumarı soranlara de ki: “Onlarda hem buyuk gunah, hem insanlar icin faydalar vardır. Gunahları ise faydalarından daha buyuktur.”) [Bekara 219]
Kur'an-ı kerimde Cennet ehli icin, orada, (Tertemiz şarap icerler) buyuruluyor. (İnsan 21)
Cennet ehline verilecek, (Şeraben tahura) diye buyurulan temiz şarap’tan maksat, temiz bir icecektir. Turkcesi şurup, meşrubat demektir. Turkcede şarap alkollu ickidir. Kur'an-ı kerimde, (hamr) denilen alkollu ickilerin haram olduğu bildiriliyor. Bir Âyet-i kerime meali şoyledir:
(Ey inananlar, hamr [alkollu icki], kumar, putlar ve fal okları şuphesiz şeytan işi pisliklerdir, bunlardan kacının ki saadete eresiniz.) [Maide 90]
Meallere bakarak Âyetlere mÂna vermek yanlış olur. Peygamber efendimiz ve yetkili İslÂm Âlimleri nasıl acıklamışsa sadece onu nakletmeli, kendi anlayışını yazmaktan kacınmalıdır. Peygamber efendimizin icki hakkında bildirdiği sayısız hadis-i şeriflerden birkacı şoyledir:
(İckinin haram olduğuna dair kesin hukum indi.) [Muslim]
(İhtimar [Alkol teşekkul] etmiş her icki haramdır.) [Ebu Davud]
(Coğu sarhoş eden ickinin, azını da icmek haramdır.) [Nesai]
(Rabbim, izzeti uzerine yemin etti ki, bir kul dunyada Hamr [Alkollu ickileri] icerse, ona Kıyamette muhakkak Cennet şarabını haram kılar, bir kul da hamrı [ickiyi] terk ederse Allah da ona muhakkak, Cennet şarabından icirir.) [Ebu Nuaym]
Domuz eti yemek haramdır
ual: Domuzun herkese, ipek ve altının erkeklere haram edilişinin hikmeti nedir?
CEVAP
Dinimizde bir şey haram ise, hikmetini bilmesek de onun haram olduğuna inanmak gerekir. Muhammed aleyhisselamın peygamber olarak bildirdiği şeylere akla uygun olduğu, yahut tecrube ile anlaşıldığı icin inanmak iman olmaz. Cunku bu, aklı tasdik etmek demektir. Haramlarda muhakkak vucuda zarar veren bir şey aranmamalıdır!
Domuz, her turlu necaseti yiyen cok pis bir hayvandır. Zararlı olduğu icin yalnız Turkler değil, Avrupalılar da, bir kimseye hakaret etmek icin “Domuz” derler.
Tevrat’ta domuz eti yasak edildiği icin, bugunku Yahudiler bile domuz eti yemezler.
Bugun tıp, insana en cok zarar veren ve hastalık bulaştıran etin domuz eti olduğunu tespit etmiştir.
Domuz eti yiyenlerde [safra kesesi iltihabı, apandisit, bağırsak iltihabı, ceşitli cıbanlar, mafsal kireclenmeleri, damar sertliği, romatizma, grip, tansiyon yuksekliği, kalb anjini, enfarktus gibi] ceşitli hastalıkların gorulduğu meydana cıkmıştır.
Domuz etinde bulunan buyume hormonunun kansere sebebiyet verdiği acığa cıkmıştır. Domuz eti ile gecen trişinoz hastalığının bugun bile tedavisi yoktur.
Domuz şeridi [tenya], mide ve bağırsak yolu ile kana gecerek, goz, beyin gibi onemli organlarda ağır hastalıklara, hatta olume sebep olmaktadır.
Domuz eti yiyenlerde, kıskanclık hislerinin dumura uğradığı, namusunu kıskanmadığı tespit edilmiştir. Domuz yağı, E vitaminini birdenbire yok eder. İnsan, E vitamininden mahrum kalınca nesli soner, E vitamininin yokluğu sevgiyi, aşkı yok eder.
E vitamininin noksanlığında erkeklerde kısırlık, kadınlarda cocuk duşurme hastalığı ortaya cıkar. E vitamini yağlardaki acılaşmayı onler.
E vitamini tukenince A vitamini acılaşmayı onleyemez. A vitamininin yokluğunda da cinsiyete menfi yonde etki eder. Domuz eti ve yağı yiyenlerde karakter değişikliğinin ortaya cıktığı da tespit edilmiştir.
Domuz etinin, diğer hayvan etlerine hicbir ustunluğu yoktur. Ustelik hazmı guc, protein değeri cok duşuktur.
Domuzun daha başka zararları da tespit edilse, yine de (Mutlaka bu veya şu sebepten dolayı domuz haram edilmiştir) denilemez. Fakat hic zararı tespit edilmese de dinimiz yasak ettiği icin, domuz etini yemek haramdır.
İpek ve altının erkeklere haram ediliş sebebine de bu acıdan bakmak gerekir.
Sual: Domuz eti yerken besmele cekmenin hukmu nedir?
CEVAP
İbni Hacer-i Mekki hazretlerinin Zevacir isimli eseri ile, birkac kitaptan aldığımız, kufre duşuren soz ve işlerden bazıları şunlardır:
- Kesin haram olduğu bilinen bir şeyi yiyip icerken besmele cekmek. Mesela şarap icerken veya domuz eti yerken Besmele cekmek kufurdur.
- KÂfirlerin dini Âyinlerini, bayramlarını beğenmek. Mesela zaruretsiz bir Hıristiyanın Noelini tebrik etmek. Nevruz gunu yumurta boyamak.
- Meşhur bir harama helal, meşhur bir helale haram demek. Mesela domuz yağı helal, uzum suyu haram demek.
Domuz yağı helal diyenler
Sual: Reşat Halife denilen Mısırlı mezhepsizin kurduğu 19 culuk dinindekiler, (Allah Kur’anda domuz etini haram ediyor, yağına haram demiyor. Domuz yağı helaldir) diyorlar. Domuz eti haramsa yağı nasıl helal olur ki?
CEVAP
Bu sozde birkac hata var:
Birincisi mantık, kıyas hatası. Bir hayvan leş ise, eti pis, yağı temiz olmaz. Reşat Halifenin mantığı ile Allahu teÂl sadece etine haram dedi, yağına veya pisliğine demedi diye, domuzun pisliğine helal denir mi hic?
İkincisi, haram edilmiş hayvanların hepsini Kur’anda bulmak mumkun mu? Mesela Kur’anda kopek eti yasaklanmıyor, yılan cıyan, kartal gibi hayvanların haram olduğu yazmıyor. Kur’anda bulamadım diye Allah’ın Resulunun haram ettiği bu hayvanlara helal denir mi? İnanmadıkları Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(İhtilaflı bir işin hukmunu oğrenmek icin Kur'ana ve Sunnete bakın!) [Nisa 59]
(İhtilaflı şeyleri insanlara acıklayasın diye bu Kitabı sana indirdik.) [Nahl 44, 64]
(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80]
(O Peygamber, guzel şeyleri helal, cirkin şeyleri haram kılar.) [Araf 157]
Allahu teÂlÂ, sadece Kur’ana bakın demiyor, Sunnete de bakın, Resulume uyun diyor. Kur’anı o acıklar diyor. Allah’ın bu Âyetlerine inanmayan Kur’ana ve Allah’a inanmış olur mu? Bunun icin (Yalnız Kur’an) diyen sapıklar, kesinlikle Kur’ana ve Allah’a inanmıyorlar. Hadis-i şeriflerde hangi hayvanların yenilip yenilmeyeceği acıkca bildirilmiştir. Kur’an-ı kerimi acıklamak gerektiği gibi hadis-i şerifleri de acıklamak gerekir. Kur’anda, (Bilmiyorsanız Âlimlere sorun) da buyuruluyor. (Nahl 43)
Bu Âyetler, Resulullahın sozunun dinde delil olduğu gibi, Âlimlerin de delil olduğunu bildiriyor. Bunları delil olarak kabul etmeyen Kur’ana nasıl inanmış olur ki? (Yalnız Kur’an) diyenler Allah’a, Kur’ana ve Onun Resulune inanmayan tesettur duşmanı kimselerdir. Resulullahın sozunu kabul etmeyenlerin kÂfir oldukları yine Kur’anda bildiriliyor:
(Allah ile resullerinin emirlerini birbirinden ayırıp ikisi arasında bir yol tutmak isteyen kÂfirdir.) [Nisa 150,151]
19’cu, inat ederek diyor ki:
Domuz yağının haram olmadığını, Allah’ın elcisi Reşat Halife, 6. surenin 145 ile 146. Âyetini birbiri ile kıyaslayarak yapmıştır.
CEVAP
O Âyetler yeni mi indi? Resulullah efendimiz o Âyetleri nasıl acıkladı? 1400 senedir binlerce İslam Âlimi geldi. Hangi İslam Âlimi domuz yağı helal dedi ki? 146. Âyette Yahudilere eti yenen hayvanlardan koyun ve sığırın ic yağının haram edildiği bildiriliyor. Buradan domuz yağının helal olduğuna nasıl kıyas edilir ki? Ne diye Reşat Halife’nin kıyasına inanıyorsun da, Resulullahın bildirdiğine inanmıyorsun? Allahu teÂlÂ, Resulune vahiy ile bildirmiş O da bize bildirdi. Allah’a inanan vahye de inanır. Resulunun sozleri vahye dayanır. (Necm 4)
19’cu yine inatla diyor ki:
Bence icki gunah diye uzumu yasaklamak gibi, domuz eti gunah diye yağını, derisini ve gerisini yasaklamak anlamsızdır.
CEVAP
Dini hukum hakkında sence, bence olur mu? O zaman insan sayısınca din olur. Buna da din değil, dinsizlik denir. Dinde nakil esastır. Din bilgileri zamanla değişmez. Allah ve Resulunun sozleri senettir. Bu yuzden, bizim gibilerin Kur’an hakkında goruşleri gecersizdir. Cunku hadis-i şerifte, (Kur'anı kendi goruşune gore acıklayan kÂfir olur) buyuruluyor.
Domuzlu kedi maması
Sual: Kedi mamalarında domuz eti de oluyor. Kedinin bu mamayı yemesi gunah olur mu?
CEVAP
Hayvana hicbir şey gunah olmaz. Bunu yedirene de gunah olmaz. Domuz eti olmayanları tercih etmek iyi olur.
Domuz yağı yenmez
Sual: (Ben resulum yani peygamberim) diyecek kadar sapıtan ve bÂtıl bir din kuran Mısırlı Reşat Halife, (Domuzun eti haram, ama yağı helÂldir, cunku Kur’anda domuzun sadece etinin haram olduğu bildiriliyor, yağı ve başka yeri denmiyor) diyor. Domuzun eti haram olunca, yağı, bağırsakları ve bağırsaklarındaki pislikleri helÂl olur mu?
CEVAP
Elbette helÂl olmaz. İslam Âlimleri, (Bid’at ehli Kur'an-ı kerimi anlayamaz) buyuruyor. Kur’an-ı kerim sanki Anayasa gibidir. Anayasa kanunlarla acıklanır. Âyet-i kerimeler ve hadis-i şerifler, genelde şartsız soylenir. Şartsız soylenince, bazı şartları olur. Mesela Kur’an-ı kerimde, (Kan haramdır) buyuruluyor. Buradan her ceşit kanın haram olduğu anlaşılmaz. Resulullah efendimiz, “sallallahu aleyhi ve sellem” akan kanın haram olduğunu bildirmiştir. Karaciğer ve bir kan deposu olan dalağın icindeki kanın haram olmadığını acıklamıştır. Etlerin icinde bulunan kanlar da haram değildir. Yine aynı Âyet-i kerimede, başka hayvan tarafından oldurulen hayvanın da, yenmeyeceği bildiriliyor. Bunun şartlarını da Peygamber efendimiz şoyle acıklıyor:
(Eğitilmiş av kopeğini, Allah'ın adını anarak av uzerine gonderdiğin zaman, senin icin tuttuğu avı oldurmuş olsa bile onu ye! Ancak kopek yakaladığı avı yemişse o yenmez, cunku yakaladığı avı kendi icin tutmuş olur.) [BuhÂrî]
Bu hadis-i şerifin acıklamasını da, fıkıh Âlimleri kitaplarına yazmışlardır:
Eğitimli bir tazı, bir tavşanı oldurup getirse, bakılır, eğer kendi icin oldurmuşse, yani birazını yemişse o yenmez. Hic dokunmadan getirmişse yenir. Onun icin tazıya, alışıp da tavşanı yemesin diye, pişmiş et verirler. Bunları Âyet-i kerimeden ve hadis-i şeriften biz nasıl cıkartırız ki?
Yine Âyet-i kerimede, boğazlanmadan olen hayvanın yenmeyeceği bildiriliyor. Peygamber efendimiz bunun istisnasının olduğunu acıklayıp buyuruyor ki:
(Size iki meyte [olmuş hayvan] ve iki kan helÂl kılındı. İki meyte balık ve cekirge, iki kan da karaciğer ve dalaktır.) [İbni Mace]
Peygamber efendimiz bunu acıklamasaydı, ilmihal kitaplarından işin doğrusunu oğrenmeseydik, balık yiyemezdik. Kanı acıklamasaydı, dalağı yiyemezdik. HÂl Âyet-i kerimeyi anlamayıp dalağa haram diyenler var.
Reşat Halife, bid’at ehlinin daniskasıdır. Kur’anı anlaması asla mumkun olmaz. (Domuzun sadece eti haramdır) demesi bunu acıkca gosteriyor. Demek domuzun pisliğine de helÂl diyebiliyor. Kur’anda yazmıyor diye, kopek etine helÂl diyen zındıklar az değildir. Allahu teÂlÂ, Peygamber efendimizi niye gonderdi? O, Kur’anı acıklamasaydı, kopek etinin haram olduğunu kim nereden bilecekti? Cinliler gibi, onumuze ne haşerat cıksa yerdik. O hÂlde, Âyet-i kerimelerin ve hadis-i şeriflerin acıklamaları olan muteber ilmihÂl kitaplarıyla amel etmeliyiz.
Gayri muslimlerin yemeklerini yemek
Sual: Hıristiyan kadınları, pişirdikleri yemekten bize getiriyorlar. Biz de bu yemekleri yiyoruz. Bazıları gayrmuslimlerin pis olduklarını, hediyelerini almanın caiz olmadığını soyluyorlar. Doğru mudur?
CEVAP
Gayrimuslimlerin yemeklerini yemek, verdikleri hediyeleri alıp kullanmakta mahzur yoktur. İslam Âlimlerinin en buyuklerinden olan imam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Tevbe suresi 28. Âyet-i kerimesinde (Muşrikler elbette pistir) buyuruluyor. Hanefi Âlimleri bu Âyeti, Allahu teÂlÂnın (Muşrikler pistir) buyurması, (Muşriklerin kalblerinin, itikadlarının pis olduğu icindir) diye acıklamışlardır. Gayrimuslimler, temizliğe riayet ederlerse, bedenlerine pis denemez. Cunku Peygamber efendimiz, bir yahudi evinde yemek yedi, bir muşrikin kabı ile taharetlendi. Hazret-i Omer de bir Hıristiyan kadının kabından taharetlendi. Muşriklerin bedenleri de pis olsaydı, onların yemeklerini yemez, sularını icmezlerdi. Eğer muşriklerin bedenleri pis olsaydı, iman edince temiz olmamaları gerekirdi. O halde onlara pis denilmesi, kalblerinin pis olduğunu bildirmek icindir. İman edince kalblerindeki bu pislik gider, temiz olur. İtikadlarının, kalblerinin pis olması, bedenlerin de pis olmasını gerektirmez.
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Ehl-i kitabın [Yahudi ve Hıristiyanların] pişirdiklerini, kestiklerini yemek helaldir.) [Maide 5]
O halde, kÂfirlere karışan, alışveriş eden muslumanları pis bilmemelidir! Boyle muslumanların pis olduklarını sanarak, bunların yiyecek ve iceceklerinden sakınmamalı, muslumanlardan ayrılmak yoluna sapmamalıdır! Bu hÂl, ihtiyat değil, bu halden kurtulmak ihtiyattır.) [Mektubat c.3, m.22]
Yine İslam Âlimlerinin en buyuklerinden olan imam-ı Gazali hazretleri de buyurdu ki:
(Haram olduğu bilinmeyen şeyler yenir. Peygamber efendimiz, bir muşrikin, Hazret-i Omer de, bir Hıristiyan kadının testisinden abdest almıştır. Eshab-ı kiram, kÂfirlerin verdiği suyu icerdi. Halbuki, pis, necis olan şeyi yemek haramdır. KÂfirler ise, ekseriya pis olur. Elleri kapları şaraplı olur. Ceşitli şekilde oldurerek leş ettikleri hayvanları yerler. Eshab-ı kiram, buna rağmen, necis olduğunu kesin olarak bilmedikleri icin, onlardan et, peynir gibi gıda maddelerini alıp yerlerdi.) [Kimya-ı Seadet]
Dinimiz zimmiye [gayrı muslim vatandaşa] zekat haric, sadaka, sadaka-i fıtr, adak ve hediye verilmesinin ve onlardan cizye ve hediye almanın caiz olduğunu bildiriyor. (Mevkufat, Durer)
Dinimiz, kÂfire itikadlarından dolayı hurmet etmenin ve selam vermenin caiz olmadığını; ama ihtiyac halinde selam verip musafeha etmenin caiz olduğunu bildiriyor. (Redd-ul Muhtar)
Zimmiye zulmetmek, muslumana zulmetmekten daha buyuk gunahtır. Zimmiyi uzmemek icin selam vermek caizdir. (Durr-ul-muhtar)
Hadis-i şerifte ise, (Zimmiye eza edenin hasmı ben olurum) buyuruluyor. (Hatib)
Yine hadis-i şeriflerde (Hediyeyi reddetmeyin!) ve (İstemeden verilen şeyi alınız! Allahu teÂlÂnın gonderdiği rızıktır) buyuruluyor. (Beyheki)
Sual: KÂfirin verdiğini alıp yemekte ve ictiği bardaktan su icmekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Mahzur yoktur.
Sual: Ateist komşuların getirdiği aşure veya tatlı gibi şeyleri yemek caiz mi?
CEVAP
Necis olduğu bilinmedikce dinsizlerin yemeği yenir. Yani domuz eti ve şaraplı olduğu bilinmezse yenir.
Sual: Şimdiki Hıristiyanlar kan akıtmadan, hayvanların kafasına kurşun sıkarak ya da boğarak olduruyorlar. Bunların oldurdukleri hayvanları yemek caiz midir?
CEVAP
Boğarak veya kurşun sıkarak oldurdukleri kesin olarak biliniyorsa yenmez. Fakat zan ile olmaz.
__________________
Neleri yiyip icebiliriz [Soru-Cevap]
Dini Bilgiler0 Mesaj
●22 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Neleri yiyip icebiliriz [Soru-Cevap]