Gunumuzun Muhtemel Problemi:Irk Meselesi
Allah Rasûlu’nun o gun hallettiği nice problemler var ki bugun henuz halledilmiş sayılmazlar. Gelecek ve daha uzak gelecektekiler ise, butun butun bir problem yumağı. Mesela; uzak bir gelecekte, insanlığın başına musallat olacak en buyuk gailelerden biri zencilerdir. Şu anda gergin bir yay uzerinde duran bir ok gibi, vakt-i merhununu bekleyen bu buyuk problem, onu sezenlerin, daha şimdiden korkulu ruyası olmuştur.
Neden mi? Cunku 21. asra girerken bile zenci, hÂl insan yerine konulmuyor. Guney Afrika’da renginden dolayı insanlar mahkum ediliyor. Amerika’da zenciler hicbir muhim mevkiye getirilmiyor. Fransa ve Almanya’da zenciler tartaklanıyor ve haysiyetleriyle oynanıyor. Halbuki Allah Rasûlu, o yumuşaklardan yumuşak mesajıyla bu işin uzerine yurumuş ve onu cozmuştur. Evet, O’nun getirdiği prensiplere gore insanlar bir tarağın dişleri gibidir. Arab’ın aceme, acemin Arab’a hicbir ustunluğu yoktur107. Başa gecen Habeşli bir kole bile olsa ona itaat edilecektir.108
Ancak, Efendimiz, değişik beyannÂmelerin tumturaklı ifadelerine karşılık, bu hususa oyle bir işlerlik kazandırmıştı ki, siyahî kole BilÂl (ra), bir efendi kabul ediliyor ve halife Omer (ra) şoyle diyordu: “BilÂl (ra) bizim efendimizdir. Onu efendimiz olan Ebu Bekir Âzat etmiştir.”109
Zeyd b. HÂrise (ra) de bir siyahî idi. Allah Rasûlu’nun eline bir kole olarak gecmiş.. İki Cihan Serveri (sav), onu hurriyete kavuşturmuş ve ardından da evlat edinmişti. Bu, o gunun insanının havsalasının alamayacağı bir inkılÂp demekti. İnsanlığın En Şereflisi, bir siyahî koleyi evlat ediniyor ve kendini ona, onu da kendine mirascı yapıyordu...110 Sonra da, onun oğlunu, icinde Ebu Bekir’lerin, Omer’lerin, Ali’lerin ve daha nice asilzadelerin bulunduğu bir orduya kumandan ta’yin ediyordu111. Bundan da ote, daha sonra bir peygamber hanımı olabilecek capta soylulardan Zeynep binti Cahş’ı (r.anha) Zeyd’le evlendiriyordu112. Bundan başka, hem Zeyd’e hem de oğlu Usame’ye oyle değer veriyordu ki, bir gun halife Omer (ra)’e oğlu Abdullah: “Babacığım Usame’-den benim ne eksik yanım veya onun benden ne fazlalığı var ki, ona daha fazla maaş veriyorsun.” diye sorduğunda, Hz. Halîfe, şoyle diyecekti: “Oğlum onun senden fazla olan tarafını veya senin ondan eksik yanını bilmiyorum. Ancak bildiğim bir şey var; o da, Allah Rasûlu onun babasını senin babandan ve Usame’yi de senden daha cok seviyordu.” Yani ben de o sevginin hatırına Usame (ra)’yi senden ustun tutuyorum.”113
Evet, Kureyş’in en soylu insanı Cafer b. Ebî Talib’in bulunduğu bir yerde Zeyd b. HÂrise (ra)’nin kumandan olması ve ordunun başına gecmesi ne muthiş bir hÂdiseydi! Muhim olan mes’elenin edebiyatını yapmak değil, o mes’eleyi bilfiil yaşamaktır.
Yukarıda da bir nebze temas ettiğimiz ve gelecekte butun insanları tehdid edecek olan zenci meselesi ve onların muhtemel şiddetli saldırısına mukabil tek care, hic vakit kaybetmeden onlara İslÂmî prensipler doğrultusunda muamele etmektir. Ok yaydan fırlamadan insanlık mutlaka bu careyi denemelidir.
İnsanlar analarından hur olarak doğmuşlardır, hic kimsenin onları koleleştirmeye hak ve selahiyeti yoktur. “Ustunluk; renk, ırk, soy ve sopla değil; takva, Allah (cc)’tan korkma ve iyi bir insan olma ile değerlendirilir”(HucurÂt, 49/13).




M.Fethullah Gulen

__________________