Gec kaldın olum..!"
Bir feryattır ok olur ,fırlar dudaklarım arasından ... Yureğim , ezici bir teessurun esaretinde inleyerek ses verir:
"bu kez gec kaldın!"

sahte sevgilerin aman vermez selinde boğulur , zehirlı zevklerın cekici bataklığında cırpınır olduğum zamanlarda , her an yakalanabileceğim ecelimin karşısında utanır; Cehhenemi bakışların ateşinde eriyecek kadar zayıf ve caresiz , en kucuk bir işarette yıkılacak kadar mukavemetsiz oluşuma kızar ; kızgınlaığım kadar kahrolur ,utancım kadar uzulurum ...

Sorarım sonra :
"Pişmanlık care midir , bir tevbenın ardından bin gunah gelecekse ?Her tevbe , yeni gunahkara davetiye ouyorsa , gercek bir tevbe mıdır ?
Değil belki !...
Fakat gunahlarım sayısınca kusurluysam da , pişmanlığım derecesinde insanım ve kulum .

Ve er gec olum gelip dikilecek kapıma ...
Biliyorum..!
İşte o gun o vakit cesurca bakabiliyorsam olumun yuzune ; ne korkum ne de endişem varsa ... Bilakis kurtuluş olarak benimsemişsem onun gelişini ...Yeniden doğacağıma inanıyorsam onun kollarında , ne alÂ!....
Yok eğer , aldandığım saatlerde , kandırıldığım vakitlerde cıkarsa karşıma;
Ve ben , tıtreyerek bakacak olursam olumun gozlerine ...
Diyebilecek miyim ,"Bekle ecel"! ?...
Diyebilsem bile dınleyecek midir?????

... ... ... ...
Oyleyse şimdiden son vermeli başıboşluğa .... Başkaldırmalı butun gunah ve rezilliklere ...
Şeytanın zincirlerini kırıp ,nefsin sefil isteklerini terketmelıyım ...
Cıkarıp atmalıyım , gozume kacırdığım dunya copunu...
KURTULMALIYIM
VE KURTULMALI DUNYAM DA SONSUZLUĞUM DA!......
__________________