Bedîuzzaman Hazretleri On Dorduncu Lem’a’nın İkinci Makam’ını Besmeleye tahsis eder; Besmelenin rahmet noktasında parlak bir nûrunu altı sır icinde îzah eder. Bu sırlar uzerinde kısaca duralım:

Birinci Sır: KÂinÂt sîmÂsından, yeryuzu sîmÂsına, yeryuzunden de insan sîmÂsına; yani kÂinÂttan insana, yani arştan ferşe bir nûrÂnî satır gibi uzanan uc Rubûbiyet ve Ehadiyet disiplini vardır. Bunlar: 1-Ulûhiyet, 2-RahmÂniyet, 3-Rahîmiyet

KÂinÂtın her yanında, butun varlıkların birbirlerine karşı yardımlaşmaları, dayanışmaları, birbirine saygı, sevgi ve ilgi duymaları Ulûhiyet muhrunun tezÂhurunden başka bir şey değildir. “BismillahirrahmÂnirrahim”de bulunan Allah lafzı, boyle yuksek tezÂhurlerle bize kendisini gosteren Ulûhiyet sıfatına bakmaktadır. Yer yuzundeki bitkilerin ve hayvanların idÂresi, terbiyesi ve işlerinin duzenlenmesinde gorulen birbirine benzemeklik, uygunluk, duzgunluk, incelik, lutuf ve merhamet ise bize RahmÂniyet imzÂsını gostermektedir. Besmeledeki “RahmÂn” ismi de, RahmÂniyet sıfatına delÂlet etmektedir. İnsanın mÂnevî mÂhiyetinde ve sîmÂsında bulunan nezÂket duyarlılıkları, şefkat incelikleri ve merhamet pırıltıları ise bize Rahîmiyet sikkesini bildirmektedir. Besmeledeki ucuncu isim olan “Rahîm” ismi ise Rahîmiyet sıfatına işÃ‚ret etmektedir.

İkinci Sır: Kur’Ân, mahlûkÂtın butunune hÂkim olan VÂhidiyet icinde akılları boğmamak icin, her bir şeyde Ehadiyet cilvesini gosteriyor. Mesel butun dunyayı ihÂtası icine alan guneşi dev cussesiyle mulÂhaza etmek gÂyet geniş ve ihÂtalı bir nazar gerektirdiğinden; nazarı geniş olmayan kitlelere guneşin zÂtını unutturmamak icin, her bir parlak şeyde yansımaları vÂsıtasıyla guneşin zÂtı gosterilmelidir. Temsilde hat olmasın—Cenab-ı Hakk’ın Ehadiyet itibariyle herbir şeyde, husûsan her bir canlıda, husûsan insanın mÂhiyetinde butun isimleriyle bir cilvesi bulunduğu gibi; Vahidiyet itibariyle de her bir ismiyle butun kÂinÂtı birden ihÂta etmektedir. İşte “BismillÂhirrahmÂnirrahîm” kelimesi, Cenab-ı Hakk’ın butun kÂinÂtı kuşatan Vahidiyeti icinde akılları boğmamak ve kalplere Cenab-ı Hakk’ın ZÂtını unutturmamak icin Ehadiyet muhrunun “Allah, RahmÂn ve Rahîm” isimlerinden muteşekkil uc muhim kaynağını gostermektedir. Yani bu uc ismin her bir şeyde kolayca gorunen tezÂhurleri ısrarla nazara verilmekte ve kalplerin Cenab-ı Hakk’ı unutmaması sağlanmaktadır. Bu uc ismin, bir İslÂm nişÃ‚nı olan Besmele icerisinde hayatımıza girmiş olması ve her hayırlı işin başında dilimizden duşurmememiz bundandır.

Ucuncu Sır: “Besmele”, butun kÂinÂta hÂkim olan Rahmet hakîkatının arşına yetişmek icin mu’minin elinde bir vesîle, bir şefaatci ve bir mirac hukmundedir.

Dorduncu Sır: MahlûkÂtta sayısız vahdet muhurleri vardır; fakat coğu zaman kesret ve sebepler icinde zihni dağılan insan, Allah’ın birliğine intikÂl edemiyor. Bundan dolayı, Vahdet arkasında Ehadiyet muhrunu gostermek gerekiyor. Ta ki, doğrudan Cenab-ı Hakk’ın ZÂtına ulaşmak mumkun olsun. Varlıklara en cÂzibedÂr nakış, en parlak nûr, en şirin tatlılık, en sevimli cemÂl ve en kuvvetli hakîkat olan Rahmet ve Rahîmiyet muhru bunun icin konmuştur. Bu Rahmetin kuvveti insanı Ehadiyet muhrune ulaştırır. “Besmele”, Rahmetten Ehadiyete ulaştıran bu sırrın bir unvÂnıdır.

Beşinci Sır: “Besmele” ile insan, mÂnevî sîmÂsının işÃ‚ret ettiği RahmÂn ismine ulaşır.

Altıncı Sır: Hicbir şeye muhtac olmayan Cenab-ı Allah’ın rahmet hazînesinin en birinci anahtarı “Besmele”dir.


__________________