Beyt'ul Hikmet


Beyt'ul Hikmet (Arapca: بيت الحكمة, ceviri-yazı: Beyt ul Hikme, anlamı: Hikmetler evi), Abbasiler tarafından, 800'lu yılların başında, Bağdad şehrinde kurulan kutuphane ve ceviri merkezinden oluşan bir bilim merkezidir.
Abbasi halifesi Harun Reşid ve yerine gecen oğlu Memun tarafından kurulan bu merkezde, ozellikle Yunanca, Hintce, Farsca ve Latince eserlerin cevirileri yapılmıştır ki bu, zamanın İslam dunyasında aydınlanmanın ilk adımı olarak gorulmektedir. Sasani devleti zamanında kurulan Gundişapur Akademisi ornek alınarak kurulan bu merkezde cevirisi yapılan yazarlar arasında Pisagor, Plato, Aristo, Hipokrat, Oklid, Pluton, Galen, Sokrat, Sushruta, Charaka, Aryabhata ve Brahmagupta gibi unlu duşunur ve bilim adamları vardır. Fakat bu yazarların eserleri sadece ceviri safhasında kalmamış, bu eserlere ve yazarlarının duşunceleri de bu merkezde derinlemesine incelenmiştir. Zamanla buyuyen ve gelişen merkez, Bağdad'ın da buyumesine ve sadece İslam diyarlarında değil eski dunyanın tamamında tanınan bir merkez olmasını sağlamıştır.
Beyt'ul Hikmet'in buyumesinde ve populer olmasında Abbasi halifelerinin etkisi tartışılmazdır. Zamanın halifeleri burada calışan bilim adamlarına yuksek maaşlar bağlamışlar, hatta anlatılan o ki cevirdikleri her kitabın ağırlığınca altınla odullundirmişlerdir.
Burada yetişen unlu bilim adamlarından bazıları El Harezmi, Beni Musa Kardeşler ve El Kindidir. Ayrıca Hristiyan kokenli Musluman bilimciler Huneyn İbn İshak ve Sabit Bin Kurra da ceviri alanında adlarını duyurmuşlardır. Gundişapur Okulu'ndaki Suryaniler, Hindliler, daha sonra Harranlılar ve Nebatiler de ceviride rol oynayan bilim insanlarındandı. Bu merkezi ziyaret eden tarihci İbn Nedim burada calışan 47 cevirmen-yazar olduğunu tarihinde yazmıştır.
Zaman icinde gelen bazı halifeler ozellikle felsefi eserlerin cevirilerinin İslami duşunce uzerinde zararlı etkileri olduğu zannıyla bu turdeki eserlerin cevrilmesini kısıtlasa da merkez uzun yıllar verimli bir şekilde calıştı. Oyle ki ceviri hareketinin son zamanlarında Arapca dunyada bilim dili haline gelmiş, buradaki kutuphane de dunyanın en buyuk kutuphanesi unvanına sahip olmuştur.
Merkez, Moğollar'ın 1258'de Bağdad'a girmesi ve buradaki tum birikimi talan etmesiyle ihtişamını kaybetmiştir. Ancak etkileri ve kazanımları uzun yıllar devam etmiştir.


http://tr.wikipedia.org/wiki/Beyt%27%C3%BCl_Hikmet
__________________