Musluman bilim adamlarına ve filozoflarına ilgi bizden ziyade Batılılar tarafından gosterilmektedir. Bir bilim adamı gozlemcinin ifadesiyle, Amerika’nın ve aynı zamanda dunyanın en onemli universitelerinden birisi olan Princeton Universitesi’nin kilisesini ziyaret edecek olursanız, pencerelerin birinde, elinde 20 ciltlik tıp eseri KitÂbu’l-HÂvî’siyle2 Doğu’nun ve belki de butun Ortacağ’ın en buyuk hekimi ve klinikcisi3 Ebu Bekr Zekeriya er-RÂzî’yi [865-925] temsil eden resmi gorduğunuzde hayret icerisinde kalırsınız.


Aynı şekilde, Paris Universitesi Tıp Fakultesi’ni ziyaret ederseniz orada İbn SînÂ’nın (980-1037) bustunu gormeniz mumkundur.4

Bu noktada Musluman bilim adamlarının bilim alanındaki ozellikle de pozitif bilimlerdeki katkı ve icatlarından bir kacından bahsetmemiz, değindiğimiz eleştirilere kendimiz de duşmememiz icin bir gerekliliktir.

Peki, Muslumanlar matematik, astronomi, astroloji, tıp gibi pozitif bilimlere neden bu kadar ilgi gostermişlerdir? Bu hususu acabilmemiz icin bu bilimlerden oncelikle matematikle başlamamızda bir fayda soz konusu olacaktır.

Matematik


Muslumanların gunluk ibadetlerinde ve toplumsal ilişkilerinde matematik onemli bir yer tutmaktadır. Zira Kıble’nin tayini, namaz vakitlerinin belirlenmesi, zekatın hesaplanması ve mirasın paylaştırılması gibi konular sebebiyle İslÂm bilginlerinin ilk ve en cok uğraştıkları bilim alanı matematik olmuştur.

İslÂm dunyasında, 10.-11. yuzyıllarda, matematik ve tabiat bilimlerine ilgi zirveye ulaştı. Bunun sonucu olarak kozmolojik bilimler, İslÂm tarihi boyunca tesirini fark ettirecek bir tarzda duzenlendi.5

Matematik sahasında bilim adamları yeni teoremler, hipotezler ve sistemler ortaya koymuş ve bunları geliştirerek bilim dunyasının hizmetine sunmuşlardır.6 Orneğin, sayılar teorisinde Sabit b. Kurra, bir başka sonsuz sayılar serisinin parcası olarak bir sayılar teorisi ortaya koydu. Omer HayyÂm (1036-1130) ve Nasîruddin Tûsî (1201 1274) buyukluklerin sayılarla ifade edilebildikleri formuller oluşturdular.7

Bir diğer matematikcimiz Harezmî de dokuz rakam ifade eden sembolleri tespit edip ve herhangi birinin yokluğu icin de sıfırı keşfeden bilgin olmuştur.8 Yine matematikteki logaritma cetvelinin oluşturulması, Harezmî tarafından gercekleştirildi. Batılılar, cetvele onun ismine izafeten algorithmi adını verdiler.9

Buna ek olarak ilk donem Musluman matematikciler, Batı’daki matematiğin doğuşunu tetiklemişlerdir. Bugun butun dunyada kullanılan cebir, trigonometri ve uzay geometrisi, Musluman bilginlerin sayesinde oluşturulmuştur.10

Harezmî’nin (o. 847) eserleri başta olmak uzere, Musluman matematikcilerinin kaleme aldığı eserler, daha 9. yuzyıl sonralarında Latince’ye tercume edilerek, baskıları yapılmış, bilim cevrelerince okunmuş ve okutulmuştur.11

Muslumanların ilgilendiği matematik, modern matematikteki “madde” dunyasıyla sınırlı değildir. Vahdet’ten kesrete ulaşma, uyum ve dengeyi kavrama hususlarında zenginlikler uretmiştir. Gerceklikler İslÂm maneviyatını karakterize ederek İslÂm sanat ve mimarisine renk getirmiştir. Geometri ve Aritmetikle sanat ulvîleşmiş Bir’in Cok’ta hÂzır ve nÂzır oluşunu yansıtan bir kutsallık ortaya cıkmıştır.12 İslÂm bilginleri sadece yeryuzunu gozlememişler, bunun yanı sıra gok cisimlerinin ve uzayın gizemi uzerinde araştırmalar yapmışlar ve bilimsel mekanlar inşa etmişlerdir.

Astronomi


Muslumanlar, gerek tercume faaliyetlerinde gerekse bir bilim olarak astronomiyle oncelikli olarak ve kendilerinden beklenenden daha fazla ilgi duymuşlardır. Bunun ceşitli sebepleri vardır: Hilali gozlemlemek, namazın başlangıcını ve sonunu tespit, hac zamanını belirlemek, namaz vakitlerini tayin etmek gibi. İslÂm astronomları, gokyuzunu, ayı, guneşi, yıldızları gozlemlemek amacıyla rasathaneler kurmuşlardır. Bilim cevreleri, bu rasathanelerin benzerlerini, Batı’da gormek icin 16. yuzyılın sonlarını beklemek zorunda kalmışlardır.13 Gokteki konumları olcmede yukseklik ve azimutu kullanan yontem, ilk defa Musluman astronomlarca kullanılmıştır.14

Dokuzuncu yuzyılda “yıldızların etkisi konusunda İslÂm dunyasındaki en bilge kişi” olarak tanınan Ebû Maşer’in, (o.885) “Tanrı’dan gelen ilham” varsayımı cercevesinde yıldızların etki ettiği iddiası abartı değildi. Esas dikkat cekici olan, goklerle ilgilenen Muslumanlar icerisinde cok az kişinin astrolojiye zaman ayırmasıydı. Gorunen odur ki, Muslumanlar, Yunanlılardan aldıkları bilgiyi falcılığa uygulamaktan uzak durarak, Yunanlıların başlattığı şeyleri mukemmelleştirmeye calışmışlardır. Onların becerileri, kehanetten cok, bilimsel gerceklere yonelik olmuştur.15

Musluman bilim adamları tasarlayıp geliştirdikleri rasat aracları/aletleri ve teknikleri ile gozlemlerinde sıhhatli ve doğru sonuclar almayı başarmışlardır.

Diğer taraftan inananlar icin ibadet vakitleri ne kadar onemliyse, ibadetlerini yerine getirebilecekleri bedenlerinin sıhhati de bir o kadar onemli olmuştur. Bunun icin bilginlerimizin tıp ve tababetle alakalarının hızı hic kesilmemiştir.

Doc. Dr. Bayram Ali CETİNKAYA*


*Cumhuriyet Universitesi İlahiyat Fakultesi İslÂm Felsefesi Oğretim Uyesi.

Dipnotlar:


--------------------------------------------------------------------------------

1- M. Rıza Hakîmi, İslÂm Bilim Tarihi, cev: Huseyin Arslan, İstanbul 1999, 111 (Naklen: CevÂd Hadîdî, IslÂm ez Nazar-i Voltaire (Voltaire’e Gore İslÂm), III. baskı, Tus Yay., Tahran trz, 87, 193, 244-245).
2- Bkz. Seyyid Huseyin Nasr, İslÂm ve İlim, cev: İlhan Kutluer, İstanbul 1989, 176-177.
3- A. Adnan Adıvar, Tarih Boyunca İlim ve Din (Bilim ve Din), V. baskı, İstanbul 1994, 79, 97; ayrıca bkz. Colin A. Ronan, Bilim Tarihi, cev: E. İhsanoğlu, F. Gunergun, II. baskı, Ankara 2003, 262.
4- Mehmet Bayrakdar, İslÂm’da Bilim ve Teknoloji Tarihi, II. baskı, Ankara 1992, 6.
5- İ.R. FÂrûkî-L.L. FÂrûkî, İslÂm Kultur Atlası, cev: M. Kibaroğlu, Z. Kibaroğlu, III. baskı, İstanbul 1999, 303; ayrıca bkz. Hakîmi, İslÂm Bilim Tarihi, 151.
6- Nasr, İslÂm ve İlim, 75-77; Bayrakdar, İslÂm’da Bilim ve Teknoloji Tarihi, 6.
7- FÂrûkî-FÂrûkî, İslÂm Kultur Atlası, 361.
8- FÂrûkî-FÂrûkî, age, 361.
9- Hilmi Ziya Ulken, Uyanış Devrinde Tercumenin Rolu, III. baskı, İstanbul 1997, 171; Hakîmi, İslÂm Bilim Tarihi, 121.
10- Ronan, Bilim Tarihi, 248-252.
11- Nasr, İslÂm ve İlim, 78-86; Bayrakdar, İslÂm’da Bilim ve Teknoloji Tarihi, 33.
12- Nasr, İslÂm ve İlim, 88.
13- İsmail Yakıt-Nejdet Durak, İslÂm’da Bilim Tarihi, Isparta 2002, 78; Nasr, İslÂm ve İlim, 112-116; FÂrûkî-FÂrûkî, İslÂm Kultur Atlası, 362; M.G. S. Hodgson, İslÂm’ın Seruveni, cev: Komisyon, İstanbul 1993, I, 383.
14- Ronan, Bilim Tarihi, 230.
15- Ronan, age, 236.
__________________