Olgun yuce bir insanın en buyuk ozelliklerinden birisi, onun guvenilir olmasıdır. Surekli yalan soyleyen, verdiği sozleri yerine getirmeyen insanlar, diğerlerinin guvenlerini yitirirler; sevilmeyen, daima kuşku ile bakılan biri olurlar.
Asr-ı Saadet doneminde yaşayan insanlar Peygamberimizin guvenilirliği konusunda acaba ne duşunuyorlardı? Onu ozu sozu doğru biri olarak mı goruyorlardı yoksa yalan soyleyen, verdiği sozde durmayan yalancı biri olarak mı?
Peygamberimizin cocukluğu, gencliği, orta yaş donemi butunuyle Mekke’de gecti. Abdulmuttalip’in bu yetim torununu Mekke’de bulunan herkes tanır, nasıl biri olduğunu cok iyi bilirlerdi. Orada yaşayan hemen herkesin bir lakabı vardı. Peygamberimize de bir lakap vermişlerdi: “el-Emîn” Bu kelime “İnsana guven veren, guvenilir kişi” demektir. Peygamberimiz bu lakabı fazlasıyla hak ediyordu. Cunku ne peygamberlikle gorevlendirilmeden once ne de sonra bir kez olsun yalan soylememişti. Buna, Muslumanlığı kabul etmiş olsun olmasın herkes şahitlik ederdi. Onun peygamberliğine şiddetle karşı cıkan putperestler, insanların Hz. Muhammed’e (s.a.v.) yonelmesini onlemek amacıyla ceşitli iftiralar atmışlar, ama ona asla “O bir yalancıdır!” diyememişlerdir. Cunku herkes Hz. Muhammed’i (s.a.v.) cok iyi tanıdığından boyle bir iftiranın tutmayacağını cok iyi biliyorlardı.
Putperestlerin baskı ve eziyetlerinden kurtulmak icin bir grup Musluman Habeşistan’a (Bugunku Etiyopya) hicret ettiklerinde, o zaman henuz İslam’la şereflenmemiş olan Ebu Sufyan ve adamları Musluman muhacirlerin peşinden oralara kadar gitmiş ve Habeş kralının huzuruna cıkıp, ulkesine sığınan Muslumanları kotuleyerek, onların iadesini istemişti. Sonradan Musluman olma şerefine ulaşacak olan bu adil kral, işin gercek yuzunu anlamak icin Ebu Sufyan’a ceşitli sorular sordu. Bu sorulardan biri de şuydu:
“– Onun yalan soylediğine daha once hic şahit oldunuz mu?”
Ebu Sufyan doğruyu soylemek zorundaydı:
“–Hayır!” dedi. “Daha once onun yalan soylediğini hic gormedik.”
Peygamberimiz cok zor şartlarda dahi emaneti iade etme sorumluluğunu asla ihmal etmezdi. Evi, onu oldurmek isteyen putperestler tarafından kuşatıldığında o, Hz. Ali’ye (r.a.) şoyle diyordu:
“–Bu gece yatağımda sen yatacaksın; ben hicret ediyorum. Bende bulunan emanetleri yarın sahiplerine ver, sonra sen de yola cık!”
Hz. Peygamber’in kısa sure icinde yuzbinlerce insanın sevgisini ve bağlılığını kazanmasındaki sırlardan birisi, onun guvenilir bir insan olmasıydı. Biz de Allah’ın ve insanların sevdiği biri olmak istediğimize gore, guvenilirliğimize golge duşurecek davranışlardan uzak durmalıyız.
Anlatım: Dr. Ali Kuzudişli
__________________
Hz. Muhammed (s.a.v.) Guvenilir Bir İnsandı
Dini Bilgiler0 Mesaj
●29 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Hz. Muhammed (s.a.v.) Guvenilir Bir İnsandı