
Ulkenin ihtiyaclarını karşılama gorevini yerine getirmeye calışırken bir taraftan da surekli komşularından ‘kazık’ bekleme korkusu bir turlu coğrafyamızı terk edemedi maalesef.
Son MGK toplantılarından birinde, Turkiye'nin onumuzdeki yıllarda doğalgazda Rusya ve İran'a bağımlı hale geleceğine dikkat cekildiği ve bunun icin de acil onlemlerin alınmasının istenmesi Turk medyasına yansıdı. Ciddi stratejik bir ulusal guvenlik durumu soz konusu gibi gorunuyor ilk bakışta. Her ne kadar İran'ın 'yola getirilebiliyor' olmasına rağmen 'Rusya ne olacak?' sorusu akıllara geliyor.
Bir yandan Batı hattı uzerinden yılda 12-14 milyar metrekup, Mavi Akım uzerinden de ileride 16 milyar metrekupe varacak kadar doğalgaz satacak olan Rusya, tekel oluşturup da bunu Turkiye'ye karşı kullanmaya kalkışırsa ne olacak? Bizim milliyetci ve de ulusalcı cevreler bununla dertleniyor şimdiden, anlaşılan. Doğrusu, bu, Amerika'nın internet ya da Coca Cola'daki tekelinden soz etmeye kalkışmak gibi geliyor. Kendisinde bulunmayan bir enerji acığını, en yakın ve bunda zengin olan iki komşusunun yardımıyla gidermek ne zamandan beri 'tekel' oluyormuş?
'Gaz milliyetciliği' sık sık hortlatılıyor. Medeni şekilde ısınıp, duzgun duş alma, yaşlılarımızın uşumeden abdest alma zamanı gelmedi mi? Surekli goz ardı edilen bir gerceğe dikkat cekmek gerekiyor. Bugun de halen Turkiye'deki kamuoyu, cumhuriyetin sanayileşme hamlesinin Batı yardımıyla gercekleştirildiği yanılgısında. Cayırova'da şişecam, Karabuk'te demir-celik, İskenderun'da Sumerbank ve diğer bircok sanayi tesisi SSCB teknolojisi ve yardımıyla kurulabildi. Alınmasınlar; ama Batı'dan guzel sozler ile urettikleri eşyaları kullanma alışkanlığı pompalandı.
Cok sonraları bunları oğrenme imkanı bulabilen Turkiyeli girişimciler de ağır ağustos (1998) krizinde Rusya'yı yuzustu bırakmadı. 53 yıl sonra Vladimir bolgesinde cam fabrikası actı. Rusya enerjide tekel olup bunu Turkiye'ye karşı kullanabilir mi? Bunu zaman gosterecek; ama diyalektik mantık ile piyasa buna 'hayır' cevabını veriyor. "Kamuoyumuzun bir kısmında şupheler soz konusu. Doğalgaz konusunda gercekten bizi kandırıyor musunuz?" diye sordum Gazprom yoneticilerine. "Tum sorumluluğumuzla ifade ediyoruz ki; boyle bir durum soz konusu değil. Şirket olarak Turkiye'yi ortağımız olarak goruyoruz. Ustelik onlarca yıla varan uzun donemli projelerimizin karakteri boylesi kurnazlıklara izin veremez." cevabını verdiler.
Moskova, Turkiye ile kişilere bağlı değişmeyen ve stratejik projeler geliştirme kararlılığında. Ya enerji imparatorluğu olan bu komşumuzun piyasa ekonomisi koşullarıyla bize sağladığı enerjiyle gelişme yoluna girmeyi tercih edeceğiz ya da eski ideolojik saplantılara takılıp gariban diplomasisini surdureceğiz.
MİRZA CETİNKAYA
Zaman gazetesi
__________________