Dil, buyuk nimettir. İyi ve kotu işteki rolu, iyiliği de kotuluğu de buyuktur. Cennete de, Cehenneme de goturur. Cirmi kucuk, curmu buyuktur. İman ve kufur dildeki ifadeden anlaşılır. Dil, ya hak konuşur, ya bÂtıl. Diğer uzuvların sahası dardır. Kulak sadece işitir, goz sadece gorur. Dilin sahası geniştir. Hayır ve şer icin geniş alana sahiptir.

Atalarımız;
(Sana senden olur, her ne olursa,
başın selamet bulur, dilin durursa)
ve
(Goz iki, kulak iki, ağız tek,
cok gorup, cok dinleyip, az soylemek gerek) demiştir.

Yunus Emre de diyor ki:
Sozunu bilen kişinin, yuzunu ağ ede bir soz.
Sozu pişirip diyenin, işini sağ ede bir soz.
Soz ola kese savaşı, soz ola kestire başı,
Soz ola zehirli aşı, bal ile yağ ede bir soz.

Dil uzerine cok soz soylenmiştir. Bazıları şoyle:

* Soz gumuşse sukut altındır.
* Ağızdan cıkan soz muallakta kalmaz, ya sağ tarafa yazılır ya da sol tarafa.
* Bir soz soylerken hem kendi, hem de karşınızdakinin ahiretini duşunerek konuşun.

* Soz insanın terazisidir. Fazlası ziyan, azı vakardır.
* Az konuşan kınanmaz, ustelik itibarı cok olur.
* Şaka, alay ve boş konuşmak belaya yol acar.

* Cok konuşmak dostluğu bozar, luzumsuz konuşmak ayıpları acar, acı soyleyenden dostlar kacar.

* Eğer kalbde darlık ve uzuntu, vucutta bitkinlik ve halsizlik, rızıkta eksiklik ve bereketsizlik olursa, bunun boş ve yersiz konuşmalardan meydana geldiği bilinmelidir!

* Hikmeti konuşmakta değil, susmakta arayın!
* Susmak aklın susu ve cehaletin ortusudur.
* Sukut, Âlimin ziyneti, cahilin aybına perdedir.

* İbadet on kısımdır, dokuzu susmak, biri de kotu arkadaştan uzak durmaktır.
* Dil, irfan hazinesinin anahtarıdır, cok konuşan, gonuldeki hizmet cevherini boşaltır.
* Az soz edeptir, guzel amelleri korumaya sebeptir.

* Kişi dilinin altında gizlidir. Sır saklayan murada erer.
Bulbul şahine der ki:
İkimiz de kuş olduğumuz halde, sen padişahın sarayındasın, ben ise bahcenin dikenliğindeyim. Sen kuşları avlayıp yersin, padişahın yanında değer kazanır muradına erersin. Kuşların sultanı olursun. Ben ise gunu gune eklerim, her gece sabaha kadar gulun acılmasını beklerim. Ben uyumadan o acmaz, uyanınca acılmış gorurum. Acıldığını goremem, muradıma eremem. Diken arasında muratsız ağlarım, yureğimi dağlarım.

Şahin şoyle cevap verir:
Ben bin murat alırım ama birini soylemem. Sen bir murat almadan bin soylersin. Susan murat alır, oten muratsız kalır.

* Hayırlı soz keramet, sukut selamettir.
* Yalan zayıflatır imanı, rezil eder insanı.
* Dedikodu gıybettir, şiddetli bir afettir.

* Alay belki guldurur, ama kalbi oldurur.
* Guzel soz sadaka, mahşere nafakadır.
* Cok soz kalb katılaştırır, Haktan uzaklaştırır.

* Fazla şaka cahillik alameti, sukut et, istersen selameti.
* Az soz hikmettir, Rabbimizden nimettir.
* Dil soylerse gonul susar, gonul susunca, dil zehir kusar.

* Soz dinleyen Âlim, susan sÂlim olur.
* Kimin azsa sozu, acılır kalb gozu.
* Dil ederse istirahat, kalb eder rahat.

* Cok konuşan gaf eder, vakti israf eder.
* Dil yarası ok yarasından acıdır.
* Akıllı, bildiğini soylemez, deli soylediğini bilmez.
* Bilmem demek ilmin yarısıdır.

* Sukut, yorulmadan yapılan ibadet, masrafsız takılan bir ziynet, hukumdarlığa muhtac olmadan ele gecen bir devlet, duvara ihtiyac duyulmadan yapılan kale, calışmadan kazanılan zenginlik ve ayıpların kapatılmasıdır.

Hukumdar oğudu
Uc hukumdardan biri der ki:
(Butun pişmanlıklarım soylediğim sozlerden oldu. Soylemediğimden hic pişman olmadım.)
İkincisi der ki:
(Soylemediğim sozlerin sahibiyim. Fakat soylediğim sozlerin esiriyim.)
Ucuncusu ise şoyle der:
(Bazı sozleri soylemeye gucum yetti, fakat soylediğim sozleri geri almaya gucu yetmedi.)
__________________