Bizim genclerimizden bir suru cahiller, dinin kisvesi altında fuhuşun modern ceşidi olan mut'a nikahının helal olduğunu; ve mut'a nikahının sadece Hazreti Omer radıyallahu anhu tarafından yasaklandığını ileri surmektedir.

Dini ğayret ve salabetimizden tahammulsuz bir hale duştuğumden, bunun Hazreti Omer radıyallahu anhu tarafından değil, bizzat Hazreti Mustafa sallallahu aleyhi ve sellem tarafından yasaklandığını ve "mut'a" nın nikah olmadığını yazmaya: bir vecibe-i İslamiyyeyi bildirmeye mecbur oldum.

"Zinaya yaklaşmayın.Cunku o gercekte bir hayasızlıktır; kotu bir yoldur." ( El-İsra ayet 32) Yani zinayı irtikab etmek soyle dursun; gerek ona niyet etmek, gerekse başlangıc olabilicek sebeblere yapışmak suretiyle yaklaşmayında.. ( Hasan Basri Cantay)

İmam Malik, Buhari, Muslim ve daha bircok hadis imamlarının tahric ettikleri hadis-i şerif aynen şoyledir:
Yahya bin Yahya, Malik'ten, o da İbni Şihab'dan, o da Muhammed bin Ali bin Ebi Talib'in oğulları olan Abdullah ve Hasen'den; o ikiside babalarından yani Muhammed'den, o da babası Ali bin Ebi TAlib radıyallahu anhum'dan bize soyledi; Ali raduyallahu anhu dedi ki : " Gercekte Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem Hayber gununde, kadınların mut'asını yasakladı. Ve ehli eşeğin etinin yenmesini yasakladı."

Bazı hadislerde " Hayber gunu " yerinde "Fetih gununde" diye varid olmuştur.
İmam Malik bu hadisi senediyle kitab-un-nikah bab-u nikah-il-mut'ati c.2 s. 542 h.n 41=1123 te, Buhari kitab-ul-meğazi bab-u Ğazvet-i Haybere h.n. 216 yahud Kirmani'nin tertibi uzere h.n.244=3940'ta, Muslim kitab-un-nikah bab-u nikah-il-mut'ati.. h.n.29=1407 de tahric etmişlerdir.

Ebu DAvud'dan başka Kutub-u Sitte'nin beşi bu hadisi tahric etmiştir.
İmam Beğavi Şerh-us-Sunne c.9 s.99 h.n. 2292 de, Abdurrezzak el-Musannef c.7 s.501 h.n.14032 de tahric etmişlerdir. Yine Abdurrezzak aynı eserde 14034 no'lu şu hadisi tahric etmiştir:

" Gercekte Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem, kadınlara mut'ayı haram kılmıştır."
Bu hadisi Beyhaki de tahric etmiştir.

Butun bunlar gosteriyo ki, mut'a nikahı, bizzat Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem tarafından yasaklanmıştır.Kendilerine nehiy ulaşmayan ashabdan bazıları, mut'anın neshini bilmedikleri icin yapmışlarıdr. Hazreti Omer radıyallahu anhu, bu işi yapanların hakkında haddin tatbik edileceğini va'detmiştir.

Nitekim İmam Beğavi Şerh-us-Sunne 2292 no'lu hadisin şerhinde : " Bu hadisin sıhhati uzerine ittifak edilmiştir. ... Aynı zamanda ulema, mut'a nikahının haramlığı uzerine de ittifak ettiler.Ve gercekte Muslumanlar arasında bu, icmai ummet gibidir." demiştir.

Ahmed bin Hanbel'in hadisinde " Fetih gunu" geciyor. Ayni diyor ki : " Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem, iki sefer helal, iki sefer haram kılmıştır.Artık kıyamete kadar mut'a nikahı Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem tarafından haram kılınmıştır."

Anlaşıldı ki, mut'anın haramlığı hakkında Ehli Sunnet arasında ihhtilaf yoktur. Ve Şia dan başka ona (mut'a nikanına) cevaz veren olmamıştır.Şimdi Şianın akımına duşenler, bu fuhuşu din namına modern bir şekilde yapmak istemektedirler.

Diyorlar ki :
Alıntı:
"...O halde onlardan hangisiyle faidelendiyseniz, ucretini takdir edildiği vechile verin..." ( En- Nisa 24) mealindeki ayet-i kerimede : "onlardan hangisiyle faidelendiyseniz" ve " ucretini takdir edildiği vechile verin" buyrulmuştur. Faidelenmek mut'adır.Aksi takdirde " ucret" yerinde "mehir" denilecekti. Şubhesiz hadislerin bircoğunda da mut'a ya cevaz verilmiştir.Ebu Bekr zamanında dahi bu iş yapılırdı.Nihayet Amr bin Hureys'in hadisesi zamanında Omer radıyallahu anhu mut'a yı kaldırmıştır.İbni Abbas da buna fetva vermiştir."

Şevkani diyor ki: " Mekke'nin fethinde Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, Haccet-ul-Veda hutbesinde mut'ayı kaldırmıştır." Hattabi'den naklen de diyor ki: " Mut'anın yasaklığı uzerinde icmai ummet olmuştur.Ancak Şia'dan bazıları mut'aya cevaz verdiler. Beyhaki, Cafer bin Muhammed'den naklen diyor ki : " Muşarun ileyh mut'a dan sorulunca: " O, zinanın ta kendisidir." demiştir."

Yine Şevkani, İbnu Dakik-il-İd'den naklen diyor ki : " Hanefilerden bazılarının, Maliki mezhebinde mut'anın cevazına dair naklettikleri sozler yanlıştır.Cunku Malikiler mut'a nikahına şiddetle karşı cıkmışlar ve bu sebeble muvakkat nikahının da helal olmadığını soylemişlerdir."

Şiadan bazılarının En-Nisa' Suresi'nin 24. ayetinden aldıkları delil dort cihetle curuk ve batıldır.

1- " ... O halde onlardan hangisiyle faidelendiyseniz..." mealindeki ayeti kerimede faidelenmek'ten maksad, nikaha dayalı olan faidelenmektir. Tabii ki nikahın şartı da muebbed olmasıdır.Aksi takdirde zinanın meşruiyetine, daha doğrusu modernleşmesine ve modalığına fetva verilmiş olur.

2- Aynı ayetin başında, şer'an ma'ruf ve muayyen olan nikahtan bahsedilmiştir. Ayetin ortasında " faidelenme" yi, ma'ruf olan nikahtan başkası zannetmek, Kur'an-ı Hakim'in hukmunu değiştirmekten ibaret olur.

3- Ayet-i kerimede "mehir", "ucret"le ifade edilmiştir. Binaenaleyh "...ucretini takdir edildiği..." sozunden murad, nikah mukabilinde tayin edilen mehirdir; oynaşma, flort, ve modernleşmiş zinanın ucreti değildir. Nitekim En-Nisa' 25, yine El-Maide 5, El-Ahzab 50, El-Mumtehıne 10. ayetlerinde nikahta verilecek olan " mehir", "ucret" kelimesiyle isimlendirilmiştir.Binaenaleyh mut'anın ucreti kasdedilmemiştir. Bu takdirde, En-Nisa Suresi'nin 24. ayetinde ki "mim" harfi, şart manasındadır. Yani meşru nikahla tayin edilen mehrin, zifafa girmeden evvel, zifafa girmek murad edildiği zaman verilmesi emredilmiştir.Cunku bu şekilde veriş iki eşin arasındaki sevgiyi artırır.

4- Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, bazı ğazvelerinde zarurete mebni mut'aya cevaz verdiyse de, bilahare yani veda haccında onu kaldırdı. Nitekim " Ey insanlar, gercekte Ben kadınlardan faidelenmekten size izin vermiştim. Gercekte Allah Teala kıyamet gunune kadar bunu haram kılmıştır.Kimin yanında kadınlardan birşey olursa, peşi bırakılsın. Onceden onlara verdiğiniz bir şeyi almayınız." buyurmuştur.

Bu hadisi Muslim "kitab-un nikah bab-u nikah-il- mut'ati ve beyani ennehu ubiha summe nusiha..." başlığı altında 21=1426 no'lu hadiste tahric etmiştir.

İmam Ahmed bin Hanbek de bu hadisi tahric etmiştir.Bu hadis sahihtir.

Artık bununla beraber mut'a nikahının haramlığını, Hazreti Omer radıyallahu anhu'ya isnad etmek korkunc bir hatadır.

Mut'a nikahı: Kur'an, sunnet, icma ve akıl ile haram kılınmıştır. El-Mu'minun Suresi'nin 5 ve 6. ayetleriyle, mut'a ve muvakkat nikahı gibi zinanın her ceşidi haram kılınmıştır. İmanlı bir kimse bu işi işleyemez.

Amma hadiste ise; yukarıdaki hadislerden başka, neshe ve mut'anın haramlığına dair yuz kadar hadis vardır.

Amma icma'ise ; İmamiyye'den başka ummetin ittifakıyla; Kadı İyaz'ın da dediği gibi, Rafizi mustesna diğer alimlerin icmaı ile mut'a haram kılınmıştır.

Yukarıda Hattabi ve Beğavi'nin de, " Bu hususta icmaın vuku bulduğu" ibaresini nakletmiştik.

Amma aklen ise ; bircok faideli maksadlar ve hayat-ı ictimaiye'nin dengesini korumak icin, muebbed olan nikah meşru kılınmıştır. Tabii ki bunda neslin korunması, iki eş arasında tayyibe hayatın olması ve namusun korunması vardır.Amma mut'ada ve muvakkat nikahta, cinsel arzuların yerine getirilmesinden başka hicbir gaye yoktur.

Muslumanların mut'aya karşı cıkmaları ve bu işin kaldırılması icin ğayrete gelmeri, zamanımızda en elzem vazifedir.

Serseri insanlar, genelevini meşru gordukleri gibi, mut'a ve muvakkat nikahını da meşru gorurler.

İslam dininde zinanın her ceşidi ve her sureti haram kılınmıştır.Acaba Şia akımına girip, onların sapık fikirlerini yaymak maharet midir ?!.

Ey Musluman Turk gencleri!.. Varlığınız; namusu korumak ve zinayı kaldırmak, fuhşa karşı cıkmak icindir. Eğer Şianın modern fuhuş işlemesine ortak olursanız, Allah korusun memleketinizi, mukaddesatınızı ciğnemiş olursunuz

Kaynak: İNANCLI GENCLİK ŞUURU - DİLARA YAYINLARI

__________________