Yapılan araştırmalara gore, ulkemizde yirmi yaşına gelen her yuz kişiden 89'unun dişleri curuk.
Okul cocuklarının yuzde 67'si diş fırcası kullanmamakta ve yılda her 4 kişiye sadece bir diş fırcası duşmektedir.
O kadar reklama, tanıtıma, eğitime ve teşvike rağmen diş temizliği ve bakımı maalesef istenen duzeye gelmiş değildir.
Zaruri bir ihtiyac, bir sağlık ve bir temizlik olarak gorulmediği icin de bir alışkanlık haline gelmemiştir.
Ayrıca sigara tuketiminin ileri boyutlara varması, ozellikle gencler arasında cok yaygın olmasından dolayı da ağız ve diş bakımı hep ihmal edilmiştir.
Oysa diş temizliği ve ağız sağlığı uzerinde İslÂmın ilk yıllarında bile uzerinde cokca durulan konulardan birisidir.
***
Peygamberimizin hayatına ve sozlerine baktığımızda konuya ne kadar buyuk bir onem verildiği anlaşılmaktadır.
Sahabiler, Peygamberimizi anlatırken onun dişlerinin inci gibi parladığını, ter temiz, bembeyaz ve ışıl ışıl olduğunu soylerler.
Peygamberimizin Uhud Savaşı'nda kırılan dişinden başka hicbir dişi curumemiş ve duşmemiş, hep sağlam ve sağlıklı olarak kalmıştır.
Peygamberimiz dişini "misvak"la temizlerdi. Misvak, Arabistan'da yetişen "arak" ağacının kok ve dalından kesilerek yapılır.
Bazı rivayetlerden anlaşıldığına gore Peygamberimizin zeytin dalından da misvak yaptığı olurdu.
Peygamberimiz her vesileyle dişlerini misvaklar ve temizlerdi. Ozellikle abdest alırken ve namaza başlamadan once mutlaka misvak kullanırdı. Farz ve nafile namazlar dikkate alındığında, gunde beş-on defa misvak kullanırdı.
***
Peygamberimiz misvakı o kadar sık ve cok kullanırdı ki, bu hususta şoyle buyurmaktadır:
"Ben misvakı o kadar cok kullanırım ki, dişlerimi koklerinden oynatacağından korkuyorum."
Kendisi bu kadar uzerinde durduğu gibi, sahabileri de cok teşvik ederdi ve uzerinde ısrarla ve onemle dururdu.
Bir seferinde şoyle buyurmuştu:
"Cebrail, bana her gelişinde misvakı tavsiye etmediği zaman olmuyor. Oyle ki bana ve ummetime farz kılacağından korkuyorum. Hem de ummetime meşakkat vermekten endişe etmesem misvakı onlara farz kılardım."
İslÂm oncesi temizlik namına bir şey bilmeyen, su kullanma alışkanlığı dahi fazla olmayan bir toplumu temizliğe alıştırmak, ağız ve diş temizliği gibi bir alışkanlığı bulunmayan bir millete bunu oğretmek hic de kolay olmamıştı.
***
Peygamberimiz, "Misvak kullanın, cunku misvak ağzı temizler" derken, misvak kullanma alışkanlığını henuz edinmemiş olan ve bundan dolayı dişleri sararmış olan kişileri şu sıkı tembihiyle uyarırdı:
"Size ne oluyor da dişleriniz sararmış olduğu halde yanıma geliyorsunuz! Misvak kullanınız."
Bir başka seferinde de, "Diş etlerini yemek kırıntılarından temizleyiniz. Misvak kullanınız, sararmış dişle, kokar ağızla yanıma gelmeyiniz."
Hatta bir defasında, "Misvak kullanmak hakkındaki tavsiyelerimi sizlere cok tekrarladım" buyurarak bu konunun uzerinde cok durduğunu ve bir an once uygulamaya gecilmesini istemişti.
Bu sıkı ve ciddi eğitimin yanında, misvak hakkındaki hadisleri biraraya getirdiğimizde şu gercekleri goruyoruz:
Misvak ağzı temizler. Allah'ı razı eder. Melekleri sevindirir. Gozu cilalandırır. Ağız kokusunu ve kirini giderir. Dişleri beyazlatır. Diş etlerini kuvvetlendirir. Yemeği hazmettirir. Balgamı keser. Namazın sevabını arttırır. Konuşma kabiliyetini geliştirir. Mideyi takviye eder. Şeytanı kusturur. Sevapları coğaltır. Baş ağrısını giderir.

__________________